Hava Durumu

#Çeşme

TOURISMJOURNAL - Çeşme haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Çeşme haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Çeşme’de Su Krizi: Günlük 7 Saatlik Kesinti Başladı Haber

Çeşme’de Su Krizi: Günlük 7 Saatlik Kesinti Başladı

Turistik ilçe olan Çeşme'nin su ihtiyacını karşılayan en önemli kaynaklardan biri olan Kutlu Aktaş Barajı'nda, su seviyesi kritik seviyelere geriledi. Kurak geçen kış ve ilkbahar aylarının ardından yaz aylarında da yeterli yağışın alınmaması barajdaki doluluk oranını ciddi şekilde etkiledi. Son verilere göre, barajda su seviyesi yüzde 4'e kadar düştü. Özellikle sıcak havaların etkisiyle su tüketiminin arttığı bu dönemde, barajdaki su kaybının daha da hızlanabileceği değerlendiriliyor. Yetkililer, mevcut suyun daha uzun süre yetecek şekilde kullanılabilmesi amacıyla bazı tedbirlerin devreye alınacağını belirtti. Bu kapsamda, ilk etapta dün gece saat 23.00 ile bu sabah 06.00 arasında su kesintisi uygulanması yapıldı. Uygulamanın yeterli olmaması halinde ise kesintilerin gündüz saatlerine de kaydırılabileceği bildirildi. Susuzluk sorununun en büyük nedeninin kuraklık olduğunu belirten esnaf Recep Okumuş, "Maalesef Çeşme'de zaman zaman su kesintileri yaşanıyordu, ancak su hiçbir zaman bu kadar büyük bir sorun olmamıştı. Oysa Çeşme adı bile su bolluğundan geliyor; her yerde çeşme olduğu için bu isim verilmiş. Ancak bugün mahallemizde akan tek bir çeşme bile yok, hepsi kapatılmış durumda. Türkiye genelinde kuraklık yaşansa da Çeşme'nin bir avantajı var. Zengin yer altı su kaynakları. Bu kaynaklardan çıkan sıcak ve soğuk suların boşa akacağına, toplanıp değerlendirilmesi çok daha faydalı olur. Örneğin, eski bir yerleşim yeri olan Ildırı'da, köprünün altından tatlı su denize boşuna akıyor. Bu suyun toplanarak kullanıma sunulması mümkün. Elbette belediyenin gücü her zaman yeterli olmayabilir, ancak bu konuda Devlet Su İşleri ile iş birliği yapılırsa çözüme ulaşmak daha kolay olur" dedi. Susuzluk sorununun çözümü için yetkililerin önlem alması gerektiğini vurgulayan Okumuş, "Belediye, kaçak su kullanımı ve patlayan borular gibi konulara da daha fazla eğilmeli. Zaman zaman boru patlıyor, saatlerce hatta günlerce su akmaya devam ediyor. Ama ben Çeşme Belediyesi bunda başarısız demiyorum kesinlikle. Öte yandan belediye, inşaatlarda su deposu zorunluluğu getirebilir, yağmur suyu toplama sistemleri teşvik edilebilir. Bu sularla hem bahçeler hem de parklar sulanabilir. Çünkü su sadece yazın değil, kışın da ihtiyaçtır. Esnafın, ticarethanelerin, temizlik hizmetlerinin, herkesin suya ihtiyacı var. Özellikle yazın artan nüfusla birlikte sorun daha da büyüyor. Sonuç olarak su, hayat demektir. Çeşme'nin bu kadar zengin doğal kaynakları varken, bu kaynakların değerlendirilmemesi büyük kayıptır. Çeşme Belediyesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi bu konuda daha duyarlı olmalı. Çünkü su geleceğimizdir" şeklinde konuştu. Turizmciler için sezon ortasında su kesintilerinin işletmeleri olumsuz etkileyeceğini belirten esnaf Neşe Bayrak ise, "Çok fazla israf var. Arabalar yıkanıyor, havuzlar dolduruluyor. Diyeceksiniz ki 'bu yer altı suyu.' Yer altı suyu da sonuçta sudur, bir farkı yok. Su kaynaklarını dikkatli kullanmamız gerekiyor. Burası turistik bir bölge. Birçok otel, motel ve pansiyon var. Hepsinin duşu, banyosu var. Benim de küçük bir işletmem var. 15 odamız var ve misafirler geldiğinde bu insanlar nasıl duş alacak diye düşünüyorum. Bunca iş yerinden vergi toplanıyor. Ben de burada bir esnaf olarak sürekli vergi ödüyorum. O zaman bu vergilerle neden su yatırımları yapılmıyor? Yağmur yağıyor ama sular boşa akıp gidiyor. Bu sular nereye gidiyor? Hiçbir altyapı yok. Bu duruma artık bir çözüm üretilmeli. Esnaf olduğumuz için sesimizi çok çıkaramıyoruz ama bu sorunlar gerçek. Şimdilik duş alabiliyoruz, bulaşık ve çamaşır yıkayabiliyoruz. Ama ya yarın bunları yapamaz hale gelirsek? O zaman hastalıklar başlar, hijyen sorunu yaşanır. Çeşme gibi sıcak bölgelerde insanlar sabah akşam duş almak zorunda. Denizden geliyorlar, tuzlu suyla kaplanıyorlar, kıyafet değiştiriliyor, hepsi yıkanıyor. Su burada en temel ihtiyaç. 50 dereceye varan sıcaklıklar oluyor. Bu şartlarda her gün çamaşır yıkanıyor, duş alınıyor. Belediyenin bu konuda ciddi yatırımlar yapması şart" ifadelerini kullandı. Yaz aylarında Çeşme ilçesinde yaşanan nüfus yoğunluğundan kaynaklı su tüketiminin arttığını ifade eden berber Kadir Aydın da şöyle konuştu: "Yani bunu biraz da turizmle ilişkilendiriyorum. Sonuçta burası bir turizm bölgesi ve nüfus artıyor. Bu da doğal olarak tüketimi artırıyor. Kuraklığın da etkisiyle birlikte bazı sıkıntılar yaşanıyor. Ancak bu çözülemeyecek bir durum değil. Ben çözüleceğine inanıyorum. Tabii ki halkımızın da bu konuda daha dikkatli olması, su tasarrufu yapması gerekiyor. Biz elimizden geleni yapıyoruz, dikkatli olmaya çalışıyoruz. Herkesi de bu konuda duyarlı olmaya davet ediyoruz. Örneğin biz berber olarak müşterilerimize soruyoruz. Otele ya da evinize gidecekseniz saçınızı yıkamayın ya da denize gidecekseniz orada temizlenin. Bu şekilde biz de su tasarrufuna katkı sağlamaya çalışıyoruz. Ama elbette daha büyük işletmelerin, özellikle otellerin bu konuda çok daha dikkatli olması gerekiyor."

İzmir Ve Çeşme Mavi Bayraklı Plaj Sayısını Artırdı Haber

İzmir Ve Çeşme Mavi Bayraklı Plaj Sayısını Artırdı

Uluslararası Mavi Bayrak Jürisi, 2025 yılı Mavi Bayrak ödüllerini açıkladı. İzmir genelinde 64 plaj ve 5 marina, uluslararası kriterleri karşılayarak Mavi Bayrak almaya hak kazandı. Çeşme ise bu yıl 3’ü belediyeye ait halk plajı olmak üzere toplam 14 plaj ve 2 marina, çevreye duyarlılık ve yüksek standartlarıyla Mavi Bayrak aldı. 2025 yılı Mavi Bayrak ödüllerini Türkiye genelinde bu yıl 577 plaj, 29 marina, 18 turizm teknesi ve 8 bireysel yat almaya hak kazandı. İzmir genelinde 64 plaj ve 5 marina, uluslararası kriterleri karşılayarak Mavi Bayrak almaya hak kazandı. Çeşme ise bu başarıya önemli bir katkı sundu. İlçede bu yıl 3’ü belediyeye ait halk plajı olmak üzere toplam 14 plaj ve 2 marina, çevreye duyarlılık ve yüksek standartlarıyla Mavi Bayrak aldı. Çeşme Belediyesi tarafından işletilen ve ücretsiz olarak hizmet veren Ilıca Plajı, Tekke Plajı ve Dalyan Kocakarı Plajı, geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da Mavi Bayrak ile taçlandırıldı. Ayrıca ilçedeki 11 turistik otel plajı da uluslararası çevre standartlarını karşılayarak Mavi Bayrak ödülünü almaya hak kazandı. Denizcilik alanında da önemli bir başarıya imza atılan Çeşme’de, IC Çeşme Marina ve Marin Alaçatı, bu yıl da Mavi Bayrak’ı dalgalandıracak. Mavi Bayrak nedir, neyi temsil eder? Mavi Bayrak Programı, Avrupa Birliği’nin 1987 yılını "Çevre Yılı" ilan etmesiyle başlatılmış bir çevre ödüllendirme sistemidir. Türkiye’de ise 1993 yılından bu yana, Türkiye Çevre Eğitim Vakfı (TÜRÇEV) koordinasyonunda yürütülüyor. Program, dünyada 50’den fazla ülkede, Uluslararası Çevre Eğitim Vakfı (FEE) tarafından uygulanmaktadır. Mavi Bayrak almak isteyen plajlar 33, marinalar 38, turizm tekneleri 51, bireysel yatlar ise 4 kriter ve 16 davranış kuralı ile değerlendiriliyor. Bu kriterler arasında: yüzme suyu kalitesinin sürekli analiz edilmesi, atıksu arıtma altyapısının uygunluğu, doğal alanların korunması, cankurtaran ve ilk yardım imkanları, engelli erişimi, atık ayrıştırma sistemleri, evcil hayvanlara yönelik düzenlemeler, çevre eğitimi ve bilgilendirme faaliyetleri gibi hem çevresel hem de toplumsal sorumluluklar yer alıyor. Marinalar ve turizm tekneleri için ayrıca kurumsal sosyal sorumluluk ve halkın katılımı gibi önemli kriterler de değerlendiriliyor. Çevre dostu turizmde Çeşme öncü olmaya devam ediyor Doğal güzellikleri, temiz sahilleri ve çevreci politikalarıyla dikkat çeken Çeşme, Mavi Bayraklı plaj ve marinalarıyla çevre dostu turizmde örnek kentler arasında yer alıyor. Çeşme Belediyesi’nin halk plajlarında sürdürdüğü sürdürülebilirlik çalışmaları ve özel sektörün çevreye duyarlı işletmecilik anlayışı, bu başarıda önemli rol oynuyor.

Çeşme’de Kuraklık Alarmı: Su Seviyesi %10’a Düştü Haber

Çeşme’de Kuraklık Alarmı: Su Seviyesi %10’a Düştü

Yaşanan kuraklık sebebiyle Ege'nin gözde turizm merkezlerinden Çeşme'nin içme suyu ihtiyacını karşılayan Kutlu Aktaş Barajı'nda su seviyesi yüzde 10'a kadar düştü. Su tasarrufuna dikkat çeken Prof. Dr. Doğan Yaşar, "Suyun bittiği gün her şey biter. Su olmazsa turist de olmaz. Gerektiğinde suyu keseceksiniz ya da günde 3 saat su vereceksiniz. Mümkünse 2 gün suyu keseceksiniz'' dedi. İklim değişikliği, küresel ısınma ve yağış rejimlerinde yaşanan olumsuzluklar doğal kaynakları eritmeye devam ediyor. Hayati önemdeki su kaynakları her geçen yıl daha da azalıyor. Geçen yılın Haziran ayına göre bu sene İzmir barajlarındaki su doluluk oranları ciddi oranda geriledi. İzmir'in ana su kaynağı Tahtalı Barajı'nda geçen yıl bu aylarda su seviyesi yüzde 41 iken, son ölçümlere göre yüzde 13'e düştü. Kurban bayramında nüfus yoğunluğu 1 milyona dayanan turizm kenti Çeşme'de durum daha ciddi boyutlara ulaştı. Gözde turizm kenti Çeşme'nin içme suyu ihtiyacını karşılayan Kutlu Aktaş Barajı'nda su seviyesi yüzde 35'lerden yüzde 10'a kadar geriledi. Yaklaşık 30 günlük suyu kalan Çeşme'de, susuz yaz tehlikesine karşı belediye tarafından alınan bazı tasarruf tedbirleri uygulanmaya devam ediyor. ''Suyun bittiği gün her şey biter'' Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, kurak döneme gelindiğinde suyun çok dikkatli kullanılması gerektiği konusunda uyarıda bulundu. Asıl tehlikenin kuraklık değil, yanlış su yönetimi olduğunu vurgulayan Yaşar, ‘'Yağışlı dönemlerde, baraj doluyken, su varken istediğinizi yapın. Ama kurak döneme gelindiğinde her şey bir kenara konulmalı. Bahçe sulama, hobi bahçeleri, her şey ama her şey bir kenara bırakılmalı. Örneğin, İzmir'de kış aylarında kişi başına günde 130 litre su verilir ama yazın bu miktar 200 litrelere çıkar. Çünkü herkes bahçe suluyor, araba yıkıyor, balkon yıkıyor. Özellikle bahçe sulamaları burada çok önemli. Bir anda su tüketimi 130 litreden 200 litreye çıkıyor. Böyle bir kurak dönemde bahçe sulamayalım, araba yıkamayalım, halı yıkamayalım. Bu yıl yapmayalım bunları. Ya da çok su isteyen çimleri ekmeyelim, sulamayalım. Suyun bittiği gün her şey biter. Gerektiğinde suyu keseceksiniz ya da günde 3 saat su vereceksiniz. Mümkünse 2 gün suyu keseceksiniz'' dedi. Yeni 10 su kuyusu açılıyor Urla, Seferihisar ve Karaburun'da yeni 10 su kuyusu açılması için çalışma yürütüldüğünü hatırlatan Doğan Yaşar, "Tüm bu çalışmalar, yarımadaya su sağlanabilmesi içindir. Çeşme'de kış nüfusu 40 bindir. Yazın ise bu sayı 300 bin yerleşik nüfusa dönüşüyor. Ama günübirliklerle beraber bu 1 milyonlara kadar çıkıyor. Tabi bütün bu insanlara su lazım. Burası da turizmle ilgili olduğu için su gerekiyor. Ama günden güne maalesef artık su yetmiyor. Yeni şeyler yapılması gerekli. Yeni çözüm aramaları lazım ki şöyle çözümler; bu tür yerlerde kurak dönemlerde bireysel yüzme havuzlarına izin verilmeyecek. Çeşme Belediyesi de bu konuyla ilgili birçok yasak getirdi; böyle de olması gerekiyor'' dedi. ''Su yoksa turist de yok'' Çeşme Belediyesi'nin su riskinin farkında olduğunun altını çizen Doğan Yaşar, ‘'Burası bir turizm kenti, su yoksa turist de yoktur. Turist yoksa bütün esnaf mağdur olur, işler durur. Yani tasarruf uygulamasının öncelikle Çeşme'de başlaması sürpriz değil bu bilinçli bir tercih. Gerçekten de su sorunu, bu tür turizm yerleri için çok önemlidir. Turisti susuz bırakamazsınız. Bir gün bile su vermezseniz, kimse Çeşme'de kalmaz. Hatta bir daha da gelmeyebilir. Bu nedenle, Çeşme Belediyesi'nin yaptığı gerçekten güzel bir şey. Bu uygulamayı bütün belediyelerin yapması gerekir. Özellikle de su sıkıntısı çeken tüm belediyelerin bunu artık hayata geçirmesi lazım'' sözlerine yer verdi.

The Pour Alaçatı Gastronomi ve Ege Ruhunu Buluşturuyor Haber

The Pour Alaçatı Gastronomi ve Ege Ruhunu Buluşturuyor

İş dünyasının tanınan ismi Soner Varhan, Alaçatı’da sezona merhaba diyen 'The Pour Alaçatı' adlı yeni mekanında misafirlerini ağırlıyor. Gayrimenkul ve inşaat sektöründe uzun yıllara dayanan tecrübeye sahip olan iş insanı Soner Varhan, yeni mekanı The Pour Alaçatı ile Ege ruhunu ve gastronomiyi buluşturarak keyifli saatler sunuyor. Yıllardır Çeşme ve Alaçatı’da sayısız projeye imza atan; aynı zamanda Momo Beach’in de ortakları arasında Soner Varhan toplum adına da önemli görevler üstleniyor. Yatırımlarıyla bölge ekonomisine katkıda bulunan Varhan, Çeşme Belediyesi Meclis Üyeliği yapmış ve Alaçatıspor’da üç dönem başkanlık görevini de yürütmüştü. KAPILAR 12 AY AÇIK KALACAK Yıllardır iş hayatında edindiği deneyimi ve vizyonuyla Alaçatı’da yeni bir yaşam alanı yarattıklarını belirten İş insanı Soner Varhan, “The Pour Alaçatı, gas tronomi, ambiyans ve kaliteli zaman anlayışını bir araya getirmeyi hedefliyor. Mekanın işletmesi, sektördeki başarısı ve vizyoner yaklaşımıyla tanınan tecrübeli işletmeci Kadir Karataş ve profesyonel ekibi tarafından yürütülüyor. Bu güçlü iş birliği sayesinde The Pour Alaçatı, sadece yaz sezonuna hitap eden geçici bir mekan olmayacak. Yılın 12 ayı boyunca açık kalarak Alaçatı’ya dört mevsim hareket katmayı hedefliyoruz. Gastronomi, ambiyans ve kaliteli zaman anlayışını bir araya getiren The Pour Alaçatı, hem yerli hem de yabancı ziyaretçilerin yeni gözdesi olmaya aday” diye konuştu

Çeşme Damla Sakızı İçin Ziyaret Merkezi Açıldı Haber

Çeşme Damla Sakızı İçin Ziyaret Merkezi Açıldı

Coğrafi işaretli Çeşme Damla Sakızı’nın tarihini, üretim sürecini ve kullanım alanlarını anlatan Park Sakız Alaçatı & Sakız Yolculuğu Sergi Salonu, törenle ziyaretçilere açıldı. İzmir’in turizmde öncü ilçesi Çeşme, sadece denizi ve rüzgarıyla değil, artık kendine özgü tarımsal zenginlikleriyle de öne çıkıyor. Bu kapsamda, Alaçatı Sakızlar Mevkii’nde kurulan Park Sakız Alaçatı & Sakız Yolculuğu Sergi Salonu, bölgenin en önemli doğal ve kültürel varlıklarından biri olan Çeşme Damla Sakızı’na adanmış ilk ziyaret merkezi olarak hizmet vermeye başladı. Sergi salonu, yalnızca doğrudan üreticiler ve akademisyenler için değil turizm amaçlı gelen yerli ve yabancı ziyaretçiler için de büyük ilgi çekiyor. Alanda oluşturulan özel anlatım alanları, görsel içerikler, bilgilendirme panoları ve videolar eşliğinde ziyaretçiler, sakız ağacının doğal formundan başlayarak çizilmesi, salgının toplanması, temizlenmesi ve sonrasında başta gastronomi ve kozmetik olmak üzere farklı sektörlerde kullanımına kadar olan süreci adım adım izleyebiliyor. 90 tescilli anıt ağaç da sergileniyor Park alanı aynı zamanda 150 yaşın üzerinde 90 adet sakız ağacını da barındırıyor. Bu ağaçlar, Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından tescillenmiş olup, doğrudan sergi konseptine entegre edilerek canlı bir açık hava müzesi deneyimi sunuyor. Açılış törenine yoğun katılım Tarihi sakız bahçeleri içinde gerçekleştirilen açılış törenine Çeşme Kaymakamı Mehmet Maraşlı, Çeşme Belediye Başkanı Lal Denizli, Çeşme Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Osman Köfüncü, Çeşme Ziraat Odası Başkanı Süleyman Özer, ÇEŞTOB Başkanı Orhan Belge, Çeşmeköy Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Kazım Beyaz, 'Sakız Ağacım Çeşme' Projesi Koordinatörü Hasan Ege Tütüncüoğlu, sakız üreticisi İbrahim Topal, belediye meclis üyeleri, mahalle muhtarları, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve vatandaşlar katıldı. Kaymakam Maraşlı: "Bu alan artık bir destinasyon" Açılışta konuşan Çeşme Kaymakamı Mehmet Maraşlı, Çeşme Damla Sakızı’nın yerel bir ürün olmaktan çıkıp ulusal ve uluslararası ölçekte değer kazandığını vurgulayarak, "Burası artık yalnızca ağaçların olduğu bir park değil; tam anlamıyla bir turizm destinasyonu haline geldi. Bu alanın gelecekte bir Sakız Müzesi’nin temelini oluşturmasını umut ediyorum" ifadelerini kullandı. Başkan Lal Denizli: "Hem toprağımızı hem kültürümüzü koruyoruz" Çeşme Belediye Başkanı Lal Denizli ise projenin yalnızca tarım ya da turizm değil, aynı zamanda kültürel koruma boyutu olduğuna da dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı: "Burası hem geçmişle bağ kurduğumuz hem de geleceğe yatırım yaptığımız bir proje. Ziyaretçiler bilgilendirme tabelaları aracılığıyla hem sakızın tarihini hem de bu alanın hikâyesini öğrenebilecek. Burayı yeniden düşündük, yeniden tasarladık. Sakız Adası damla sakızını nasıl bir ekonomik modele dönüştürdüyse, biz de Çeşme olarak bu zincirde yer almak istiyoruz. Sakızın gastronomiden kozmetiğe kadar birçok alandaki kullanım potansiyelini dünyaya tanıtmayı hedefliyoruz." 40 bin sakız ağacına ulaşıldı ‘Sakız Ağacım Çeşme’ projesi kapsamında, 2021 yılında başlatılan çalışmaların bugün geldiği nokta da törende öne çıkan konular arasındaydı. Proje Koordinatörü Hasan Ege Tütüncüoğlu, 40 bin sakız ağacına ulaşıldığını, bunlardan 26 bininin saksılarda, 14 bininin ise doğrudan toprakla buluşturulduğunu belirtti. Tütüncüoğlu, "Bu doğa projesi artık gerçeğe dönüştü. Bugün burada Çeşme'nin geleceği için çok değerli bir adım attık," diyerek projeye destek veren Çeşme Belediyesi başta olmak üzere tüm kurum ve gönüllülere teşekkür etti.

Çeşme’de Sezonluk Kiralar Rekor Seviyeye Ulaştı Haber

Çeşme’de Sezonluk Kiralar Rekor Seviyeye Ulaştı

Deniz ve tatil sezonunun başlaması ile birlikte Türkiye’nin turizm cennetleri arasında yer alan İzmir’de gözler popüler tatil merkezlerine çevrilmiş durumda. Bu kapsamda her yıl yerli ve yabancı on binlerce turisti ağırlayan Çeşme’de Kurban Bayramı öncesi otellerde doluluk yaşanmaya başlarken, en dikkat çekici konuların başında sezonluk kira fiyatları geliyor. Sarı site olarak adlandırılan satış sitesinde yaz sezonu için kiralık yapılar yer alırken ortalama 4 aylık kiralık olan yapıların fiyatlarının 2 milyon 600 bin TL ila 1 milyon TL arasında değişmesi dikkat çekti. İzmir’in kent merkezinde satılık konut fiyatları ile neredeyse eşdeğer olan sezonluk fiyatlar bazı vatandaşlar tarafından tepkiyle karşılanırken, İzmir Emlak Komisyoncuları Odası Başkanı Mesut Güleroğlu konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. %100’ÜN ÜZERİNDE ARTIŞ VAR Fiyat artışlarını değerlendiren Mesut Güleroğlu, “Çeşme özellikli bir yer. Bu konuda çok tercih edilen bir yer. Büyük oteller orada çok az. Arzın talebi karşılayamamasından kaynaklı ev fiyatları inanılmaz yüksek. Mülk sahipleri tarafından yüzde 100’ün üzerinde kira artışları yapılıyor. Geçen sene kira bedeli 600 bin TL iken bu sene 1,5 milyon TL’lere çıkarılmış durumda” dedi. GAYET NORMAL Çeşme’deki kiralık fiyatlar ile İzmir’in merkezindeki satılık ev fiyatlarının kafa kafaya geldiğinin sorulmasına yanıt veren Güleroğlu, “Gayet normal. Buradaki 1 artı 1 veya 2 artı 1 daire 3 milyon ise orada 9 ile 12 milyon TL civarında. Bölgedeki ev fiyatlarının değeri çok yüksek” ifadelerini kullandı. HAREKETLİLİK GÖRÜYORUZ Çeşme’deki fiyat artışının bazı bölgelerde kiralama süreçlerinde hareketliliğe neden olduğunu belirten Güleroğlu, “Güzelbahçe, Urla Zeytin Alanı gibi bölgelerde Çeşme’deki yüksek fiyatlardan kaynaklı olarak kira hareketliliği görüyoruz” diye konuştu. FAİZLERİN DÜŞMESİ, LİMİTLERİN YÜKSELMESİ GEREKİYOR İzmir’de yıl ortası ve sonrası için kira fiyatlarındaki yükselişin devam edip etmeyeceğinin sorulmasına yanıt veren Güleroğlu, “İzmir’de hala konut açığımız mevcut. Bu açık olduğu sürece kiralarda yükselir. 1 yıldır müteahhitler yeni bina üretmiyor. Çünkü satacak birini bulamıyorlar. Kredi faizleri yüksek, mevduat faizleri yüksek ve kredi limitleri düşük. Bugün sıfır bir bina yapıp 6 milyona satacak olan müteahhit evini satmak istediğinde alıcı 1,5 maksimum 2 milyon TL kredi çekebiliyor. Bu nedenle insanların alım güçleri, kredilerin yüksek faizli limitinin düşük olmasından kaynaklı yeni konut üretilmiyor. Hal böyle olunca fiyatlarda yükselmeye devam ediyor. Konut kredi faiz oranlarının düşmesi limitlerin yükselmesi gerekiyor” dedi.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
TOURISMJOURNAL En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.