Hava Durumu

#Akdeniz

TOURISMJOURNAL - Akdeniz haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Akdeniz haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Mersin Açıklarında 8 Köpekbalığı Ağlara Takıldı Haber

Mersin Açıklarında 8 Köpekbalığı Ağlara Takıldı

Av yasağının serbest olduğu Akdeniz açıklarında 8 köpekbalığı Mersinli balıkçıların ağlarına takıldı. Köpek balıklarının Hexanchus (Künt burunlu altı solungaçlı boz camgöz köpekbalığı) olduğu ve koruma altına bulunan bir tür olduğu öğrenildi. Alınan bilgiye göre, Mersin'in Silifke ilçesinden tekne ile Akdeniz'in 15 mil açığına açılıp trol ağ ile avlanan balıkçılar 8 künt burunlu altı solungaçlı boz camgöz köpekbalığı yakaladı. Köpek balıklarını görünce şaşıran balıkçılar, o anları da cep telefonu ile kaydetti. O anları kaydeden balıkçılardan biri, "Bu sene kimse Akdeniz'e girmesin, bunlar adamı yer, düşmanlarımız girsin. Tarihte böyle bir şey gördün mü? 8 tane" gibi ifadeler kullandı. Balıkçıların köpek balıklarını tekrar denize bıraktığı öğrenildi. Tarihte insana saldırdığı görülmemiş Öte yandan, künt burunlu altı solungaçlı boz camgöz köpekbalığının derin denizlerde yaşadığı öğrenildi. Bu cins köpekbalıklarının tahrik edilmeden insanlara saldırmadığının yapılan araştırmalarla ortaya konulduğu belirtildi. Uluslararası Köpekbalığı Saldırısı Dosyasına göre ise bu cinsin yüz yıllardır bir insana yönelik saldırısının bir kez kayda geçtiği o olayında hayvanın tahrik edilmesi sonucu yaşandığı alınan bilgiler arasında yer aldı. Nesli tükenme tehlikesi altına olduğu için koruma altında olan künt burunlu altı solungaçlı boz camgöz köpekbalığının kıyılara gelmediği belirtildi. Önceki gece oltaya 2 Kum köpek balığı takılmıştı Önceki gün de Mersin'in önemli turizm bölgelerinden Taşucu'nda kıyıdan amatör olarak avlanan Durmuş Ali Kesikbaş'ın oltasına bir gecede 2 köpek balığı takılmıştı. Kesikbaş'ın heyecanlı anları cep telefonu kamerasına yansımıştı. Kule vinç operatörü olarak çalışan 32 yaşındaki Durmuş Ali Kesikbaş, insanlara saldırmadığı bilinen iki Kum köpekbalığını da tekrar doğal yaşam alanı olan denize bırakmıştı.

Mersin Sahillerinde Köpek Balığı Tedirginliği Haber

Mersin Sahillerinde Köpek Balığı Tedirginliği

Akdeniz'e 321 kilometre kıyısı bulunan Mersin'de havaların ısınmasıyla birlikte deniz sezonu da başladı. Bayram tatilini fırsat olarak değerlendirmeye gelenler, güneş ve denizin tadını çıkartı. Denizde beliren canlılar nedeniyle zaman zaman köpek balığı tedirginliği de yaşandı. Önceki gün Erdemli ilçesi Kocahasanlı sahilinde tatilcilerin fark ettiği karartının köpek balığı olduğu düşüncesiyle deniz boşaltılmıştı. Sahil Güvenlik Komutanlığı ekiplerinin de bölgede keşif yaptığı ancak köpek balığı olmadığı belirlenmişti. Son günlerde üreme için Akdeniz kıyılarına yoğun olarak gelen İribaş Deniz Kaplumbağası olarak bilinen Caretta carettaların bölgede olduğu, 50 yaşlarında olanların iri yapısı ile dikkat çektiği bildirildi. Diğer yandan, sosyal medyada 'Mersin'de köpekbalığı görüldü' diye paylaşılan görüntülerin, aslında Kıbrıs Girne Alsancak Bölgesi'nde çekildiği ortaya çıktı. Por.Dr.Ayas:"Ülkemizin sahilleri, dünyanın en güvenilir deniz alanlarına sahip" Mersin Üniversitesi'nden (MEÜ) Prof. Dr. Deniz Ayas, başta Akdeniz olmak üzere birçok ülke kıyılarında köpek balıklarının gözlenmesinde artış yaşandığını belirterek, "Ülkemizin sahilleri, dünyanın en güvenilir deniz alanlarına sahip" dedi. Akdeniz'de çalışmalar yapan Mersin Üniversitesi (MEÜ) Su Ürünleri Fakültesi'nden Prof. Dr. Deniz Ayas, Türkiye karasularında kısa yüzgeçli mako, esmer köpek balığı, camgöz, mavi köpek balığı gibi birçok türün bulunduğunu söyledi. Bu türlerin kıyılara yakın noktalarda görülmesine değinen Ayas, bu durumun sadece Türkiye'ye özgü olmadığını, başta Akdeniz olmak üzere birçok ülke kıyılarında köpek balıklarının gözlenmesinde artış yaşandığına dikkat çekti. Ayas, "Sadece Mersin Körfezi'nde değil, tüm denizlerde daha fazla büyük köpek balıkları türlerini kıyılara yakın alanlarda görmeye başladık. Bunun temel sebeplerinden biri, denizde faaliyeti olan hemen herkesin yüksek çözünürlüklü kameralar kullanması ve artık sosyal medyada dünyanın bir yerinde çekilen fotoğraf veya videolarının aynı anda tüm dünyada görüntülenebiliyor olmasıdır. Artık teknolojinin hayatımıza girmesiyle; denizdeki türlerin hayatımıza çok kolay bir şekilde anında yansımasıyla alakalı bir boyutu var bunun" diye konuştu. "Kıyıdaki insanlar için bir tehdit oluşturmuyor" Korkulacak bir durum olmadığı konusunda da uyaran Ayas, "Ülkemizin sahilleri, turizm açısından ve köpek balıkları açısından dünyanın en güvenilir deniz alanlarına sahip. Tabii belli dönemlerde köpek balıkları belli noktaları üreme ve yavru bakım alanı olarak kullanmak için gelebiliyorlar ama bunların turizm bölgeleri dışındaki alanlar olduğunu kolaylıkla söyleyebilirim. Onun dışında köpek balıkları özellikle Akdeniz'in orta kısımlarını kullandığı için özellikle de turizm sezonu içerisinde insan ile karşılaşmalarının çok nadir olabileceğini söyleyebilirim" ifadelerini kullandı. Kıyıya yakın bölgelerde görülen köpek balıklarının, balıkçıların olta ile yakaladıkları türler olduğunu ifade eden Ayas, "Bunların aslında çok yoğun bir şekilde kıyı bölgelerinde değil, özellikle kıyıdan 1,5 kilometre açıkta yakalanan bireyler olduğunu görüyoruz. Bu bölgelerde köpek balıkları bulunabiliyor, özellikle 'Juvenil' dediğimiz daha küçük boydaki köpek balıkları bu bölgelerde bulunabiliyor ve bunlar kıyıdaki insanlar için bir tehdit oluşturmuyor. Turizm faaliyetleri genelde sahil, kumul alanlarda gerçekleştiği için bu gözlenen kum ve Mako köpek balığı türlerinin bu alanları turizm sezonu içerisinde kullanması neredeyse imkansıza yakın. O anlamda da 'Türkiye'deki denizler, köpek balığı riski açısından çok güvenlidir' diyebiliriz" diyerek herkesin içini rahatlatmıştı.

Türkiye’deki Denizler Köpek Balığı Riski Açısından Güvenli Haber

Türkiye’deki Denizler Köpek Balığı Riski Açısından Güvenli

Türkiye kıyılarında nadir de olsa köpek balıklarına rastlanırken, uzmanlar bunun korkulacak bir durum oluşturmadığını, bazı sebeplere bağlı olarak görünürlüklerinin arttığını kaydetti. Mersin Üniversitesi'nden (MEÜ) Prof. Dr. Deniz Ayas, başta Akdeniz olmak üzere birçok ülke kıyılarında köpek balıklarının gözlenmesinde artış yaşandığını belirterek, "Ülkemizin sahilleri, dünyanın en güvenilir deniz alanlarına sahip" dedi. Son dönemde Akdeniz sahillerinde kıyıya oldukça yakın noktalarda görülen köpek balıkları, deniz keyfi yapmak isteyen tatilcilerde tedirginliğe yol açtı. Sezon öncesi ortaya çıkan bu görüntüler, vatandaşları tedirgin etse de uzmanlar, köpek balıklarının kıyılara yaklaşmasını normal olarak değerlendiriyor. Son dönemlerde köpek balıklarının nadir de olsa kıyılara yakın noktalarda görülmesini uzmanlar birkaç sebebe bağlayarak, pek de korkulacak bir durum olmadığını dile getirdi. Sosyal medyanın etkisi Bu konuda Akdeniz'de çalışmalar yapan Mersin Üniversitesi (MEÜ) Su Ürünleri Fakültesi'nden Prof. Dr. Deniz Ayas, Türkiye karasularında kısa yüzgeçli mako, esmer köpek balığı, camgöz, mavi köpek balığı gibi birçok türün bulunduğunu söyledi. Bu türlerin kıyılara yakın noktalarda görülmesine değinen Ayas, bu durumun sadece Türkiye'ye özgü olmadığını, başta Akdeniz olmak üzere birçok ülke kıyılarında köpek balıklarının gözlenmesinde artış yaşandığına dikkat çekti. Köpek balıklarının bu davranışlarını birçok etkenin şekillendirdiğini vurgulayan Ayas, "Sadece Mersin Körfezi'nde değil, tüm denizlerde daha fazla büyük köpek balıkları türlerini kıyılara yakın alanlarda görmeye başladık. Bunun temel sebeplerinden biri, denizde faaliyeti olan hemen herkesin yüksek çözünürlüklü kameralar kullanması ve artık sosyal medyada dünyanın bir yerinde çekilen fotoğraf veya videolarının aynı anda tüm dünyada görüntülenebiliyor olmasıdır. Artık teknolojinin hayatımıza girmesiyle; denizdeki türlerin hayatımıza çok kolay bir şekilde anında yansımasıyla alakalı bir boyutu var bunun" diye konuştu. "Avların peşinden gelen köpek balığı türleri var" Denizlerde aşırı avcılık olduğunu vurgulayan Ayas, "Bundan kaynaklı besinlerini denizlerin farklı alanlarında avlayan ya da avlarının peşinde gezen köpek balığı türleri besin kıtlığına bağlı sahillere yönelmiş olabilirler. Bununla ilgili çok sayıda örnek var. Özellikle kıyı ekosistemlerindeki yaşayan avların peşinden gelen köpek balığı türleri var. Yoğun olarak görünen köpek balıkları aslında kum köpek balıkları ve Mako köpek balıkları. Mersin Körfezi'nde de Antalya'da da aslında bu iki tür köpek balıklarının çok yoğun olarak bireyleri görülüyor" diye konuştu. İklim değişikliğinden kaynaklı deniz yüzey suyu sıcaklıklarının artmasının, köpek balıklarının avlarının göç desenlerinde de değişiklik yaptığını ifade eden Ayas, "Türler, artık daha sıcak alanlardan kaçarak daha farklı bölgelere yer değiştirebiliyor. Köpek balıkları da avlarının peşinden alan değiştirebiliyor. Daha kuzeye çekilebiliyorlar, açık kıyı arasında gidip gelebiliyorlar. Bazı köpek balığı türleri ise özellikle kum köpek balığı türleri, Doğu Akdeniz'deki nehir girdilerinin olduğu bölgeleri hem yavrulama hem yavru bakım alanı olarak kullanıyorlar. Biz de onları belir"Yüzey suyu sıcaklıklarının artması, avların göç desenlerinde değişiklik yaptı"li mevsimlerde bu bölgelerde görebiliyoruz" şeklinde konuştu. "Kıyıdaki insanlar için bir tehdit oluşturmuyor" Tüm bunlara rağmen korkulacak bir durum olmadığına işaret eden Ayas, "Ülkemizin sahilleri, turizm açısından ve köpek balıkları açısından dünyanın en güvenilir deniz alanlarına sahip. Tabii belli dönemlerde köpek balıkları belli noktaları üreme ve yavru bakım alanı olarak kullanmak için gelebiliyorlar ama bunların turizm bölgeleri dışındaki alanlar olduğunu kolaylıkla söyleyebilirim. Onun dışında köpek balıkları özellikle Akdeniz'in orta kısımlarını kullandığı için özellikle de turizm sezonu içerisinde insan ile karşılaşmalarının çok nadir olabileceğini söyleyebilirim" ifadelerini kullandı. Kıyıya yakın bölgelerde görülen köpek balıklarının, balıkçıların olta ile yakaladıkları türler olduğunu ifade eden Ayas, "Bunların aslında çok yoğun bir şekilde kıyı bölgelerinde değil, özellikle kıyıdan 1,5 kilometre açıkta yakalanan bireyler olduğunu görüyoruz. Bu bölgelerde köpek balıkları bulunabiliyor, özellikle 'Juvenil' dediğimiz daha küçük boydaki köpek balıkları bu bölgelerde bulunabiliyor ve bunlar kıyıdaki insanlar için bir tehdit oluşturmuyor. Turizm faaliyetleri genelde sahil, kumul alanlarda gerçekleştiği için bu gözlenen kum ve Mako köpek balığı türlerinin bu alanları turizm sezonu içerisinde kullanması neredeyse imkansıza yakın. O anlamda da 'Türkiye'deki denizler, köpek balığı riski açısından çok güvenlidir' diyebiliriz" ifadelerini kullandı. "Ekosistemin sağlığı açısından bu türlerin hayatta kalması gerekiyor" Olta avcılığı yapanların nadir de olsa köpek balıkları ile karşılaştığını belirten Ayas, şöyle devam etti: "Köpek balıklarının birçok türünün nesli kritik derecede tükenme noktasında. Bu nedenle oltayı uygun bir şekilde çıkartarak, bu hayvanları denize tekrar canlı olarak göndermek, türlerinin korunması açısından önemli. Bu noktada özellikle amatör balıkçılar ve olta balıkçıları açısından bir farkındalık olması gerekir. Çünkü çok yemli olta sistemleri kullandıkları için köpek balıklarını çok daha fazla yakalıyorlar. Köpek balıklarının hepsinin doğada ekolojik bir rolünün olduğunu, özellikle ekosistemde biyoçeşitliliğin regülasyonunu gerçekleştiren türler olduğunu düşünürsek, ekosistemin sağlığı açısından bu türlerin hayatta kalması gerekiyor." Mersin'de hobi olarak balık avlayan Çınar Küçük, geçen ay oltasına takılan yaklaşık 120 santimetre boyundaki Mako cinsi köpek balığını, yüzgecine takılan olta iğnesini çıkarıp bir süre eliyle tutarak yüzdürdükten sonra denize geri bırakmıştı.

İstanbul, Global Gurme Destinasyonları Listesinde Zirvede Haber

İstanbul, Global Gurme Destinasyonları Listesinde Zirvede

Ödeme sistemleri alanında faaliyet gösteren global teknoloji şirketi Mastercard, pazar analizleri ve veriye dayalı içgörüler aracılığıyla global turizm sektörünün büyümesine yardımcı olmaya devam ediyor. Mastercard’ın birleştirilmiş ve anonimleştirilmiş verilerini kullanan Mastercard Ekonomi Enstitüsü, günümüzde tüketicilerin seyahat harcamalarını belirleyen içgörü ve motivasyonların ele alındığı Seyahat Trendleri 2025 Raporu’nu yayınladı. Rapora göre, döviz kurları ve jeopolitik dinamikler tüketici davranışlarını etkilerken, bireysel tercihler ve amaç odaklı motivasyonlar da seyahat sektörünü şekillendiren itici güçler olmaya devam etti. Raporda, geçen yıl 67 ülkeden turist ağırlayan İstanbul, global gurme destinasyonları listesinin başında yer aldı. Şehirdeki restoranlar, Asya, Orta Doğu, Akdeniz ve Doğu Avrupa mutfaklarını harmanlayan ve her zevke hitap eden yemek seçenekleriyle övgü topladı. Mastercard Ekonomi Enstitüsü Doğu Avrupa, Orta Doğu ve Afrika bölgesi (EEMEA) Baş Ekonomisti Khatija Haque: “Bölgemizde turizm, büyüme ve çeşitlilik için önemli bir itici güç olmaya devam ediyor. Doğal güzelliklerin, mutfak çeşitliliğinin ve özel deneyimlerin gezginler tarafından bu kadar büyük saygı gördüğünü görmek harika. Ekonomik ve jeopolitik faktörler nereye gidileceği kararını etkilese de, anlamlı deneyimlere duyulan arzu seyahat kararlarımızın büyük bir bölümünü yönlendirmeye devam ediyor. EEMEA bölgesindeki turizm manzarası, yatırımları çeken ve harcamaları artıran gelişmekte olan destinasyonlarla birlikte değişiyor. Yeni Mastercard Ekonomi Enstitüsü raporumuz, ülkelerin, bir seyahatten daha fazlasını arayan kaşiflerin dikkatini nasıl çektiğine dair ilginç bilgiler sunuyor.” açıklamalarını yaptı. İstanbul 43 şehir arasında birinci sırada Mastercard Ekonomi Enstitüsü, globalde en çok tercih edilen gurme şehirleri belirlemek için yeme-içme mekanlarında yapılan sınır ötesi harcamaları analiz etti. Bu kapsamda, şehir genelinde medyan sayı hesaplanarak her restoranda turistler tarafından temsil edilen ülke sayısı ölçüldü. Böylece, belirli bir şehirdeki restoranlar arasında turist çeşitliliği medyan bir ölçüyle belirlendi. Yeme-içme listesini oluşturan 43 ülkenin her biri için en iyi şehir listelendi. 2024 yılında 67 ülkeden turist ağırlayan İstanbul, listedeki 43 şehri geride bırakarak birinci oldu. Listenin ilk 10’unda Avrupa’dan 7, Asya’dan 2 destinasyon daha yer aldı: Cannes (Fransa), Interlaken (İsviçre), Barselona (İspanya), Dubrovnik (Hırvatistan), Mikonos (Yunanistan), İtalya, Malta, Tayland ve Endonezya. Bu destinasyonların her biri, canlı mutfak kültürleriyle dünya çapındaki ziyaretçileri kendine çekiyor. Araştırmada ayrıca Pekin (Çin), Cannes ve Mikonos, yemek fiyatları açısından listenin en üstünde; Ayia Napa (Kıbrıs), Varna (Bulgaristan) ve Braşov (Romanya) ise en altta yer aldı. Japon turistler Türkiye’yi sevdi Rapora göre, 2019-2024 arasında Japonya’dan Kayseri’ye gelen turist sayısı neredeyse 6 kat artarak listede başı çekti. Japonların tercih ettikleri şehirler 3 kat fazla artışla Nevşehir ve 2 kattan fazla artışla İzmir olarak sıralandı. Birleşik Krallık’tan Antalya’ya, ABD’den ve Kanada’dan İstanbul’a gelen turist sayısı ise 2 katından fazla artış gösterdi.

Tarsus, ‘Golden Apple’ ödülünün sahibi oldu Haber

Tarsus, ‘Golden Apple’ ödülünün sahibi oldu

Uluslararası Turizm Yazarları ve Gazetecileri Federasyonu (FIJET) tarafından verilen ve turizmin oscarı olarak anılan 'Golden Apple' ödülü, düzenlenen törenle Tarsus Belediye Başkanına takdim edildi. Tarih boyunca doğu ile batının buluştuğu noktada yer alan, medeniyetlerin kesişim merkezi Tarsus, uluslararası arenada önemli bir başarıya imza attı. FIJET tarafından turizm alanında katkı sunan şehir ve kurumlara verilen 'Golden Apple', bu yıl Tarsus’a layık görüldü. Saint Paul Meydanında gerçekleştirilen törende, Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç’a 'Altın Elma' ödülünü, FİJET Başkanı Ticani Haddad verdi. Pek çok misafirin de katıldığı ödül töreni sonrası gala yemeğinde keman sanatçısı Anna Mıadzvedzeva ile kanun virtüözü Ahmet Baran ve orkestrası sahne aldı. Programda, Tarsus Belediyesi ile İtalya’nın Palazzolo Acreide kenti arasında kardeş şehir protokolü imzalandı. Tarsus’u bir dünya kenti olarak tanımlayan Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç, "Tarsus, 10 bin yıllık geçmişiyle kadim bir şehir. Birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, Saint Paul gibi önemli şahsiyetlerin izlerini taşıyan bir kenttir. Sizlerle birlikte gezdiğimiz tarihi sokaklarda bu zengin mirası bir kez daha hissettik. Burada Müslümanların Eshab-ı Kehf’i, Hristiyanların St. Paul’u, Musevilerin Danyal Peygamber’i bir arada bulunuyor. Tarihsel dokusunun yanı sıra eşsiz mutfağı ve Akdeniz’in sıcakkanlı, misafirperver insanlarıyla Tarsus, gerçekten fark oluşturan bir kent. İşte bu kültürel zenginlik ve ortak değerler doğrultusunda, bugün Palazzolo Acreide ile kardeş şehir protokolünü imzalamaktan büyük mutluluk duyuyoruz" dedi.. "Turizm destinasyonu Tarsus" 'Altın Elma' ödülünün Tarsus’a uğur getireceğine inandığını dile getirerek konuşmalarına devam eden Başkan Boltaç, "Bu ödül ile birlikte emlak sektörü güçlenecek, sanayi faaliyetleri artacak, gastronomi sektörümüz canlanacak. Birlikte turizm destinasyonu Tarsus’u inşa edeceğiz. Geçmişte sadece geçiş güzergahı olan şehrimiz, artık durak noktası, keşif noktası olacak. Şehrimizin en güzel noktasında, Altın Elma ödülünü sergileyeceğiz" ifadelerine yer verdi. "Bu kente ihanet edenin önünde set olurum" Tarsus için her daim çabalayacağını kaydeden Boltaç, "Ben, Tarsus’ta her canlının belediye başkanıyım. Bu şehri birlikte yönetmek, geleceğe birlikte taşımak boynumuzun borcudur. Bu kente ihanet edenin önünde set olurum. Tarsus’u, gelecek nesillere daha güçlü şekilde bırakmak bizim ortak sorumluluğumuzdur. Belediye bünyesindeki tüm ekip arkadaşlarıma, bu işin bir ekip işi olduğunu, tek elin neler yapabileceğini, iki elin neler başarabileceğini gösterdikleri için teşekkür ederim. Birlik ve beraberliğimizle önümüzde hiçbir engel duramaz" diye konuştu. Dünya Turizm Yazarları ve Gazetecileri Federasyonu (FIJET) İcra Kurulu Başkanı Tijani Haddad, Başkan Boltaç'a teşekkür ederek, "Kendisi bu anlamda sıkı bir şekilde çalıştı. Aktif bir şekilde hareket ederek FİJET’in Altın Elma ödülünü kazandılar. Bu ödül her yıl turizm dalında çalışan derneklere, şehirlere veriliyor. Biz özellikle bu ödülü doğaya saygı duyan, kültüre saygı duyan ve eski medeniyetlerden miras kalmış, eserlere saygı duymuş şehirlere veriyoruz." şeklinde konuştu. Tarsus Kaymakamı Mehmet Ali Akyüz ise "Golden Apple ödülünün şehrimize verilmesinden dolayı mutluluk duyuyorum. Derneğimize çok teşekkür ediyorum. 10 bin yıllık kadim şehrimizin turizmde hak ettiği değere kavuşmasını diliyorum" dedi.

Dünyanın en eğlenceli bisiklet yarışı ‘Sky To Sea’ Antalya’da düzenlenecek Haber

Dünyanın en eğlenceli bisiklet yarışı ‘Sky To Sea’ Antalya’da düzenlenecek

Türkiye’nin gözde bisiklet turizmi destinasyonu Kemer, 18-20 Nisan tarihlerinde sıra dışı bir etkinliğe ev sahipliği yapacak. Tahtalı Dağı’nın 2 bin 365 metre karlı zirvesinden Akdeniz’e uzanan dünyanın en benzersiz coğrafyasında gerçekleşecek eşsiz dağ bisikleti yarışı Sky To Sea, birbirinden önemli isimler ağırlayacak. 18-20 Nisan 2025 tarihinde 3’üncüsü düzenlenecek organizasyon için kayıtlar ise sürüyor. Dünyanın en ekstrem bisiklet yarışları arasında yer alan Sky To Sea’de yer alan sporcular, Tahtalı Dağı’nın zirvesinden alacakları start ile mücadeleye başlayacaklar. 2 bin 365 metre yüksekliğe teleferikle çıktıktan sonra plaja ulaşacak sporcular, yarışı bisikletleri ile denize atlayarak noktalayacak. Türkiye’nin yanı sıra birçok ülkeden sporcuyu ağırlayacak yarış; kadınlar, erkekler ve özel olmak üzere 3 ayrı kategoride gerçekleşecek. Enduro Organizasyon & Sky Events tarafından düzenlenen ve özellikle yurt dışından katılımcıların dikkatini çeken Sky To Sea MTB Enduro’da 13 ülkeden 150 sporcu yer alacak. Türkiye’nin en ekstrem bisiklet yarışı olma özelliğini de elinde bulunduran organizasyona Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı’nın (TGA) destekleri ile bu yıl Türkiye’nin yanı sıra İngiltere, Kosta Rika, Kanada, Polonya, Çek Cumhuriyeti, Ukrayna, Rusya, Almanya, İran, Gürcistan, Yunanistan ve İspanya’da dünyaca ünlü profesyonel sporcular etkinliğe katılacak. Dünyada karlı dağ zirvesinden başlayarak denizde biten tek yarış olmasıyla beğenileri toplayan Sky To Sea MTB Enduro’da pedal basmak isteyen sporcular, 34 kilometrelik zorlu parkurda mücadele edecek. Dayanıklılığın test edileceği organizasyonda, Olympos Dağı’nın kayalıkları, dere yatakları, orman içerisindeki zorlu patika geçişlerinin ardından sporcular Kemer plajında kurulacak rampa sayesinde Akdeniz ile buluşacak. Kemer Belediyesi ana sponsorluğundaki organizasyon; Gençlik ve Spor Bakanlığı, Turizm Bakanlığı, Antalya Valiliği, Kemer Kaymakamlığı, Beydağları Sahil Milli Park Müdürlüğü, Kemer Tanıtım Vakfı, Kemer Otelciler Birliği destekleri, Olimpos Teleferik, Red Bull Türkiye, Cazador, Yaşam Hastaneleri sponsorluğunda düzenlenecek. Ömer Nizam: Dünyanın en eğlenceli bisiklet yarışı Sky To Sea Dağ Bisikleti Yarışı Organizatörü Ömer Nizam, etkinliğin 2025 yılında üçüncüsünü gerçekleştireceklerini ifade ederek, “Dünyada dağ zirvesinde kar üzerinde başlayıp da denizde biten başka bir yarış bulunmuyor. Bu sebeple de çok kısa bir zamanda yarışımız dünyada tanınır hale geldi ve bu yıl uluslararası üst düzey sporcuları Kemer’de ağırlayacağız. Ülkemizdeki bisiklet turizmi potansiyeli açısından da ayrı bir öneme sahip olan yarış dünya arenası için fırsat. Antalya ve Toros Dağları, bisiklet sporu için çok büyük potansiyele sahip. Birçok ülkeden sporcu hatta ülkemize daha önce hiç gelmemiş yarışçılar bu yarışla Antalya’ya geliyor. Bölgemizin tanıtımı ve bisiklet turizmi açısından çok değerli bir organizasyon olacak” dedi.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
TOURISMJOURNAL En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.