Hava Durumu

#Van Gölü

TOURISMJOURNAL - Van Gölü haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Van Gölü haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Van’daki Mollakasım Halk Plajı Tatilcilerin Gözdesi Oldu Haber

Van’daki Mollakasım Halk Plajı Tatilcilerin Gözdesi Oldu

Türkiye'nin göl kıyısındaki ilk ve tek mavi bayraklı plajı olan Van'daki Mollakasım Halk Plajı, yaz sıcaklarının artmasıyla birlikte tatilcilerin uğrak noktası haline geldi. Gün içerisinde hava sıcaklığının 30 ila 35 dereceye ulaştığı kentte, serinlemek isteyen vatandaşlar ve turistler Van Gölü'nün berrak sularına akın etti. Denize kıyısı olmamasına rağmen mavi bayrak almaya hak kazanan Mollakasım Plajı; temizliği, güvenliği ve doğal güzellikleriyle hem bölge halkının hem de şehir dışından gelen ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Plaj, yaz sezonunda sunduğu sakin ortam ve eşsiz manzarasıyla deniz tatiline alternatif arayanlar için cazip bir seçenek sunmaya devam ediyor. Konuya ilişkin konuşan Eyüp Han isimli vatandaş, İstanbul'dan tatil için Van'a geldiğini belirtti. Van Gölü Mollakasım Plajı'nın sakinliğine dikkat çeken Han, "İstanbul'daki plajlara göre burası daha sakin. Bu nedenle daha temiz ve girilebilir. Burası çocuklar için de oldukça ideal. Şeridin daha yakına çekilmesi güvenlik açısından iyi olmuş" dedi. "Cilt hastalıklarına iyi geliyor" Samsun'dan gelen bir başka tatilci ise Van Gölü'nün birçok denizden daha temiz olduğunu belirterek, "Burası daha bakir olduğu için tertemiz bir suya sahip. Aynı zamanda bu su cilt hastalıklarına iyi geliyor ve dermatologlar tarafından öneriliyor. Van Gölü'nün sahillerine gerekli sosyal donatıların kazandırılması gerekiyor. Buranın tam donanımlı bir şekilde turizme kazandırılmasını istiyoruz" diye konuştu.

Gezgin Hoca Yollarda: Karavanıyla Türkiye’yi ve Ötesini Geziyor Video Galeri

Gezgin Hoca Yollarda: Karavanıyla Türkiye’yi ve Ötesini Geziyor

Sosyal medyada "Gezgin Hoca Yollarda" adıyla bilinen Servet Doğan, 1 buçuk ay önce karavanıyla İstanbul’dan başladığı Türkiye turu kapsamında Van Gölü’nün Bitlis’in Tatvan ilçesindeki sahillerine ulaştı. Bitlis’e ulaşan ve Van Gölü kıyısında karavanıyla konaklayan Doğan, bölgedeki doğal güzelliklerin karavan turizmine büyük katkı sağlayabileceğini belirtti. Doğan, "Buradaki insanlara karavan hayatını tanıtmak istiyorum. Bu bölgede karavanla seyahat edilebilir mi, bunu göstermek istiyorum. Van Gölü çevresi karavanla gezmek için harika bir yer" dedi. Yolculuğu boyunca Bolu, Sakarya, Ankara, Konya, Niğde, Nevşehir, Adana, Gaziantep, Diyarbakır ve Bitlis gibi birçok şehri gezen Doğan, otostop çeken yolcuları aracına alarak onlara da bu deneyimi yaşatıyor. Kamp yaptığı alanlarda ise sohbetler edip misafirlerine çay, kahve ve bisküvi ikram eden Doğan, "Karavan sevdalılarına bu hayatı mutlaka tavsiye ediyorum. Bu yaşam tarzı, tatil anlayışı ve özgürlük hissi bambaşka. İnsanlara bunu göstermek, yaşatmak istiyorum" dedi. Sıradaki hedefinin Türkiye turunu tamamladıktan sonra Balkanlar, Avrupa, Orta Asya ve Orta Doğu'yu da karavanla keşfetmek olduğunu kaydeden Doğan, "Sosyal medyada Gezgin Hoca Yollarda diye bilinirim. Karavanla Türkiye turu hikayesi kurdum kendimce ve yaklaşık 15 şehir gezdim. Ne kadar sürede? Bir buçuk aylık sürede. Bu karavan hikayesindeki asıl amacım hem karavanla şehir şehir, ilçe ilçe gezmek, hem de özellikle Doğu ve Güneydoğu'ya karavan kültürünü aşılamak. Şu an Bitlis'teyim. Buradaki insanlara karavan hayatını, karavan kültürünü göstermek, tanıtmak istiyorum. Bir de turizme katkısının olduğunu düşünüyorum. Özellikle karavanla gezen turistlerin bu bölgede karavanla gezilebilir mi? Bunu da göstermek istiyorum. Van Gölü kenarında, Bitlis'te, Van'da, bu civarlarda muhteşem karavan gezme yerleri var. Bu şekilde insanlara bunu aşılamak istiyorum karavan hayatını. Asıl hedefim Türkiye'yi gezmek. Akabinde Balkanlara, Avrupa turuna, Orta Asya'ya, Orta Doğu'ya karavanla gezmek istiyorum. İstanbul'dan yola çıktığımdan beri Bolu, Sakarya, Ankara, Konya, Niğde, Nevşehir, Adana, Gaziantep, Diyarbakır, Bitlis gibi birçok şehirde otostop çeken insanları karavanıma aldım ve kamp yaptığım yerlerde de insanlarla karavan sohbetleri yaptım. Karavanıma gelen herkese de kahve, çay, bisküvi ikram ettim. Bu şekilde çok güzel yol hikayeleri, yol maceraları yaşadım. Çok şükür şu ana kadar hiçbir yerde bir sorun yaşamadım. Bu yüzden karavan sevdalarına, karavan hayatını herkese tavsiye ediyorum. Böyle bir hayatın, böyle bir tatil kültürünün, böyle bir eğlence alanında olduğunu göstermek istiyorum" diye konuştu.

Erçek Gölü’nde Flamingoların Göç Yolculuğu Görsel Şölene Dönüştü Video Galeri

Erçek Gölü’nde Flamingoların Göç Yolculuğu Görsel Şölene Dönüştü

Van Gölü havzasında yer alan Erçek Gölü, yaz aylarında flamingoların uğrak noktası haline geldi. Göç mevsimiyle birlikte bölgeye gelen yüzlerce flamingo, göl yüzeyinde sergilediği eşsiz görüntülerle izleyenleri hayran bırakıyor. Van Gölü havzasının narin misafirleri flamingolar, yaz mevsimiyle birlikte Erçek Gölü'nde yeniden boy göstermeye başladı. Gölün sığ ve tuzlu sularını tercih eden bu zarif kuşlar, sabahın erken saatlerinden itibaren sürüler halinde göl yüzeyinde süzülerek adeta görsel bir şölen sunuyor. Göç rotaları üzerindeki önemli duraklardan biri olan Erçek Gölü, bu yıl da yüzlerce flamingoya ev sahipliği yapıyor. Pembe ve beyaz tüyleriyle dikkat çeken flamingoların gölde beslenmesi, uçuşu ve bir arada oluşturduğu manzaralar, hem doğaseverlerin hem de fotoğraf tutkunlarının ilgisini çekiyor. Sessizliği ve doğal yapısıyla kuşlar için huzurlu bir ortam sunan Erçek Gölü, flamingoların hem dinlenme hem de beslenme alanı olarak dikkat çekiyor. Suyun içinde süzülen zarif siluetleri ve pembe tonlardaki tüyleriyle flamingolar, göl manzarasına ayrı bir renk katıyor. Fotoğrafçılar ve doğa tutkunları, bu görsel şöleni kaçırmamak için bölgeyi sıkça ziyaret ederken, uzmanlar flamingoların korunması ve yaşam alanlarının bozulmaması gerektiğini vurguluyor. Erçek Gölü, bu zarif kuşlar sayesinde Van'ın en etkileyici doğa sahnelerinden birine ev sahipliği yapıyor. Flamingoların bölgedeki varlığının, gölün ekosistemi açısından önemli bir gösterge olduğunu belirten Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, "Allı turnalar Van'a selam getirip, selam götürürler. Van Gölü havzasında sulak alanların çok olması nedeniyle gölün çevresindeki Gevaş'tan başlayıp, Erciş'ten dönüp Tatvan'a kadar olan sulak alanlarda Allı turnaları görmek mümkün. Bu sene havaların aşınmasına olarak bazı bölgelerdeki göllerde sular kurudu. Van Gölü havzasındaki Erçek Gölü'nde Gevaş Göründü'de, Edremit sazlıklarında, Muradiye Bendimahi sulak alanında ve Erciş Çelebibağı sulak alanlarında flamingoları görmek mümkün. Flamingolar Eylül-Ekim'e kadar bize selam getirmeye devam edecek. Eylül-Ekim'den sonra da buradan selam götürecekler. Birkaç yıldır kış mevsimi ılıman geçmesine rağmen belirli miktardaki flamingolar kışı burada geçiyor" dedi.

Bitlis’in Gizli Doğa Harikaları Doğaseverlere Yeni Rotalar Sunuyor Video Galeri

Bitlis’in Gizli Doğa Harikaları Doğaseverlere Yeni Rotalar Sunuyor

Bitlis'in gizli kalmış doğa harikaları, şehir yaşamının stresinden uzaklaşmak isteyen doğaseverlere adeta bir sığınak sunuyor. Yüksek dağları, berrak gölleri ve serin su kaynaklarıyla dikkat çeken Bitlis, alternatif bir doğa turizmi rotası olarak öne çıkıyor. Bitlis'te yıllardır doğa gözlemi yapan Dr. Cihan Önen, ilin yalnızca tarihi yapılarıyla değil, aynı zamanda doğal zenginlikleriyle de dikkat çektiğini belirtti. Önen, "Nemrut Kalderası ve Süphan Dağı gibi volkanik dağlara ev sahipliği yapan Bitlis, dağlık yapısıyla öne çıkıyor. Van Gölü, Aygır Gölü ve Nazik Gölü gibi sulak alanlarıyla da oldukça zengin bir coğrafyaya sahip" dedi. Bitlis'in su kaynaklarıyla da doğaseverlerin ilgisini çektiğini ifade eden Önen, "Uzun yıllardan beri doğa gözlemi yapıyorum ve gözlemlerimi kayıt altına alıyorum. Bitlis yüzlerce yıllık tarihinin yanında pek çok doğal güzelliğe sahiptir. Nemrut Kalderası ve Süphan Dağı gibi volkanik dağların yanı sıra Van Gölü, Aygır Gölü ve Nazik Gölü gibi büyük göller var. Bunun yanında dağlık bölge olması münasebeti ile pek çok akarsu ve şelaleye sahiptir. Bunlardan biri olan Gümüşkanat Şelalesi, Türkiye'nin en yüksek şelalelerinden biri. Duav Yaylası'ndaki şelaleler, Mutki Beyazsu ve Budaklı kaplıcaları da bu zenginliğin önemli parçaları. Bu alanlar, yılın her mevsiminde farklı bir güzelliğe bürünüyor. Temiz havası ve berrak sularıyla ziyaretçilerini cezbediyor" diye konuştu. Dr. Önen, Bitlis'in henüz geniş kitleler tarafından keşfedilmemiş olsa da, sakinliği ve doğallığıyla doğa turizmi açısından büyük bir potansiyel taşıdığını vurguladı. Doğal alanları ziyaret edenler, su sesi eşliğinde yürüyüş yaparak ve tırmanışlarla vakit geçirerek hem fiziksel hem de ruhsal olarak yenilendiklerini dile getiriyor.

Van Gölü’nde Mikrobiyalit Tehlikesi Video Galeri

Van Gölü’nde Mikrobiyalit Tehlikesi

Van Gölü'nde her geçen yıl etkisini artıran su çekilmesi, Bitlis'in Tatvan ilçesinin kıyı şeridini adeta mikrobiyalit tarlasına çevirdi. Dünyanın en büyük sodalı gölü olan Van Gölü, küresel iklim değişikliğine bağlı olarak kuraklık nedeniyle alan kaybetmeye devam ediyor. Geçen yıl bölge, önceki yıllara oranla daha fazla yağış almasına rağmen Van Gölü'nde suyun yükselmesi istenen seviyede olmadı. Göl suyunun çekilmesiyle, göl tabanındaki mikrobiyalitler de gün yüzüne çıkıyor. Bilimsel olarak "biyojenik karbonat yapılar" olarak tanımlanan mikrobiyalitler, suyun dibinde oluşan ve sadece çok az sayıda gölde görülebilen doğal yapılar olarak biliniyor. Van Gölü, bu açıdan dünyada eşine az rastlanır zenginliğe sahip. Ancak göl suyunun gerilemesiyle birlikte daha önce su altında kalan bu yapılar, artık kıyılarda açık şekilde gözlemlenebiliyor. Bitlis'in Tatvan, Ahlat ve Adilcevaz ilçelerinin kıyılarında farklı boyut ve şekillerde ortaya çıkan yüzlerce mikrobiyalit, hem görsel bir şölen sunuyor hem de göldeki değişimin somut bir göstergesi oluyor. Özellikle Tatvan ilçesine bağlı İncekaya köyü kıyılarında, farklı boyut ve şekillerde yüzlerce mikrobiyalit gün yüzüne çıktı. Mikrobiyalitlerin bazıları ise 1 metreyi aşan boylarıyla dikkat çekiyor. İncekaya köyünü ziyaret eden vatandaşlardan Mihriban Sancak, geçen yıl daha az olan mikrobiyalitlerin bu yıl ciddi şekilde çoğaldığını belirterek, "Manzara çok güzel ama gölün bu şekilde çekilmeye devam etmesi bizleri endişelendiriyor" dedi. Mikrobiyalitlerin manzarayı da değiştirdiğini aktaran Mehmet Okay isimli vatandaş da, "Her geçen yıl göl daha da geri çekiliyor. Mikrobiyalitler ortaya çıktıkça manzara değişiyor ama bu değişim, Van Gölü için iyiye işaret değil" ifadelerini kullandı. Bilim insanları tarafından gölün ekolojik dengesinin bozulduğuna işaret edilen bu durum, dalış turizmi açısından yeni alanlar sunarken, bölge halkı için ise kaygı verici bir gelişme olarak değerlendiriliyor.

Akdamar Adası Badem Çiçeği Festivali’yle şenlendi Haber

Akdamar Adası Badem Çiçeği Festivali’yle şenlendi

Van'ın Gevaş ilçesi sınırlarındaki Akdamar Adası, bu yıl 3'üncüsü düzenlenen Badem Çiçeği Festivali'ne ev sahipliği yaptı. İlkbaharda badem ağaçlarının çiçek açmasıyla birlikte Akdamar Adası, doğaseverlerin ve fotoğraf tutkunlarının vazgeçilmez adresi haline geliyor. Bir yanda Van Gölü'nün turkuaz mavisi, diğer yanda badem çiçeklerinin beyaz ve pembe tonlarına bürünmüş ağaçları, arkada ise karlı Artos Dağı'nın doğaya kattığı ihtişamyla ada adeta bir renk cümbüşüne dönüşüyor. Van Valiliği, Büyükşehir Belediyesi, Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü ile Van Ticaret ve Sanayi Odası organizasyonuyla düzenlenen festivalde gün boyunca halk oyunları gösterileri, yerel sanatçıların performansları ve geleneksel lezzetlerin sunulduğu stantlar büyük ilgi gördü. Programda konuşan Van Vali Yardımcısı İbrahim Gültekin, şehirlerin doğal güzelliklerini ve kültürel değerlerini tanıtmak açısından festivallerin önemine dikkat çekti. Dört bir yanı karlı dağlarla çevrili Akdamar Adası'nda etkinliğin gerçekleştirilmesinin ayrı bir anlam taşıdığını belirten Gültekin, "Festivallerin çok kıymetli olduğunu düşünüyorum. Burada olmaktan mutluluk duyuyorum. Hep birlikte bu güzel günün keyfini yaşayacağız. Önümüzdeki yıllarda da ilimiz bu tür etkinliklere ev sahipliği yaparak, sahip olduğu kültürel değerleri ve doğal zenginlikleri tanıtmayı hedefliyor. Bu etkinlikte emeği geçen herkese teşekkür ederim" dedi. Anadolu'da baharda ilk açan çiçeklerin bu coğrafyada bulunduğuna dikkat çeken Gevaş Kaymakamı Bayram Yıldız ise, "Van'ımız farklılıklarıyla ön plana çıkmaktadır. Baharın ilk aylarında çiçek açan badem ağaçlarının, Akdamar Adası ile birleşerek festivale dönüştürülmesinin ayrı bir önemi var. Bu adada badem çiçekleri, yılın belirli dönemlerinde renkleriyle dünyaya görsel bir şölen sunuyor. Bizler de Valiliğimiz öncülüğünde düzenlenen Badem Çiçeği Festivali'ne ev sahipliği yapmaktan memnuniyet duyuyoruz" diye konuştu. Van Gölü'nün eşsiz güzelliğiyle çevrili Akdamar Adası'nda festival düzenlemenin mutluluğunu yaşadıklarını belirten Kültür ve Turizm İl Müdürü Abdurrahman Şahin de, "Bizler de müdürlük olarak hem bu büyüleyici atmosferi hem de ülkenin dört bir yanından Van'a gelen misafirlerimizle paylaşmak için bu görsel şöleni bir festivale dönüştürmek istedik" ifadelerini kullandı. Çeşitli illerden gelerek festivale katılan vatandaşlar ise bir yanda karlı Artos Dağı, diğer yanda Van Gölü'nün turkuaz mavisi ve çiçek açan badem ağaçlarının sunduğu eşsiz manzaranın keyfini çıkardıklarını dile getirdiler. Programa, Gençlik ve Spor İl Müdürü Yalçın Özdemir, Edremit Sahil Güvenlik Karakol Komutanı Kıdemli Başçavuş Taner Cavaklı ve vatandaşlar katıldı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.