Hava Durumu

#Türkiye Otelciler Birliği

TOURISMJOURNAL - Türkiye Otelciler Birliği haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Türkiye Otelciler Birliği haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

TÜROB, Yunanistan turizm pazarını inceledi Haber

TÜROB, Yunanistan turizm pazarını inceledi

Türkiye’den giden tatilcilerin en fazla ilgi gösterdiği ülkelerin başında gelen Yunanistan ile turizm ilişkileri hareketleniyor. Türkiye Otelciler Birliği’nin (TÜROB) araştırma raporuna göre, bu yıl Türkiye’den Yunanistan’a 1,4 milyon, Yunanistan’dan Türkiye’ye ise 800 bin ziyaretçi sayısına ulaşılması öngörülürken, iki ülke turizmcileri karşılıklı turizm potansiyelini artırmak için iş birliği imkanlarını genişletiyor. Geçen yıl Türkiye’den 1,2 milyon kişi Yunanistan’a giderken, Yunanistan’dan Türkiye’ye 707 bin kişi gelmişti. TÜROB, Türkiye’nin en önemli turizm pazarlarından Yunanistan’ın Atina ve Selanik şehirlerinde kısa bir süre önce gerçekleştirilen ‘GoTurkiye Destination Promotion Event’ etkinliği sonrası, Yunanistan turizm pazarını mercek altına alan bir araştırma raporu hazırladı. Raporda görüşleri yer alan TÜROB Başkanı Müberra Eresin, iki ülke arasında toplam turizm potansiyelinin 3 milyon kişiye ulaşabileceğini, bu hedefe ancak ulaşım alternatiflerinin etkin olarak kullanılması halinde ulaşılabileceğini vurguladı. TÜROB’UN ÖNERİLERİ: ULAŞIM ÖNCELİKLİ OLMALI, HIZLI TREN İÇİN ADIM ATILMALI TÜROB raporunda iki ülke arasında turizm ilişkilerinin geliştirilmesi için şu öneriler sunuldu: • Tanıtım çalışmalarının karşılıklı olarak sürdürülmesi önemli ve gereklidir. Bu kapsamda Türkiye’nin 14-16 Kasım 2025’te Selanik’te düzenlenecek Philoxenia Turizm Fuarına katılması yararlı olacaktır. • Yunan ziyaretçiler için en popüler destinasyonlar İstanbul, Edirne, Kapadokya, Bursa, Ayvalık, İzmir ve Trabzon olarak sıralanıyor. SKYEXPRESS SEFERLERE BAŞLADI • İki ülke arasında uçak sefer sayıları artmakla birlikte özellikle Atina ve Selanik’ten AB ülkelerindeki ücret seviyelerine yakın low-cost seferlerin başlatılması her iki ülkenin turist sayısına önemli katkı yapacaktır. Son dönemde Skyexpress Havayolları’nın Türkiye ile Yunanistan arasında seferlere başlaması olumlu bir gelişmedir. • Selanik-İstanbul arasında tren yolu hattının altyapısının hızlı tren seferlerine göre düzenleneceği uzun yıllardır gündemde yerini koruyor ancak bir ilerleme sağlanamadı. Ege Denizi’ndeki feribot seferlerinin turizme katkısı dikkate alındığında, Selanik-İstanbul hızlı treninin iki ülke turizmine beklentilerin üzerinde katkı vereceği değerlendirilmektedir. • Türkiye ve Yunanistan’ın sunduğu turizm ürünü birbirinin rakibi değil tamamlayıcısıdır. Özellikle uzak destinasyonlardan turizm talebinin 2 ülkeyi kapsayacak paketlerle pazarlanmasının turizm talebinde önemli katkı yaratacağına inanıyoruz. THY ve Star Alliance’ın içerisinde yer alan havayolu şirketlerinin sunduğu geniş bağlantı imkanları dikkate alınarak, uzun yıllardır konuşulan ancak henüz hayata geçirilemeyen bu konuda artık zamanın geldiğini ve ortak adım atılması gerektiğini belirtiyoruz. Kruvaziyer turizm ile birlikte adım atılması bu çalışmada önemli bir başlangıç olabilir. 1.2 MİLYON TÜRK ZİYARETÇİ 1 MİLYAR EURO HARCADI • Özellikle Kapadokya bölgesinde dini grupların ayin için izin süreçlerinin oldukça uzun sürdüğü, izinlerin önceki dönemlerde olduğu üzere İl Kültür ve Turizm Müdürlükleri tarafından kısa süre içerisinde sonuçlandırılmasının beklendiği ifade edilmektedir. • Yunan vatandaşları başta Noel ve Paskalya dönemleri olmak üzere yıl genelinde yurtdışı tatili yapmaktadırlar. Yunan vatandaşlarının yurtdışı seyahatlerinde tercih ettiği turizm türleri kültür turizmi, şehir turizmi, inanç turizmi, yat turizmi, alışveriş ve gastronomidir. • Yunanistan 2024 yılında ağırladığı yabancı ziyaretçilerin 21.8 milyonunu AB ülkelerinden, 14.1 milyonunu ise AB dışı ülkelerden aldı. En çok ziyaretçi sıralamasında Almanya (5,4 milyon), İngiltere (4,6 milyon), İtalya (2,02 milyon), Fransa (2 milyon), ABD (1,6 milyon) ve Türkiye (1,2 milyon) yer aldı. 2024 yılında Yunanistan’ı ziyaret eden 1,2 milyon Türk yaklaşık 1 milyar Euro turizm harcaması yaptı. • Türkiye, Yunan vatandaşları arasında en çok tercih edilen ikinci ülke konumunda bulunuyor. SELANİK VE ATİNA’DA WORKSHOP Diğer yandan TÜROB raporunda, Yunanistan’ın Atina ve Selanik şehirlerinde ‘GoTurkiye Destination Promotion Event’ workshop etkinliği hakkında da bilgi verildi. Workshop, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) organizasyonu, Yunanistan Kültür ve Tanıtma Müşavirliği, TÜROB, Yunanistan Seyahat Acentaları Birliği ve Yunanistan Seyahat Acentaları Federasyonu iş birliğinde gerçekleştirildi. Atina Büyükelçisi Çağatay Erciyes, Selanik Başkonsolosu Serkan Gedik, Atina Kültür ve Tanıtma Müşaviri Prof. Dr. Veli Aydın, TGA Ülke Pazarlama Müdürü Zeynep Üçok Çelikağ, TÜROB Başkanı Müberra Eresin ile FedHATTA-Yunanistan Seyahat Acentaları Federasyonu Başkanı Lysandros Tsilidis'in de katıldığı etkinlikte Türkiye’den otel ve seyahat acentası temsilcileri ile Yunan seyahat acentesi temsilcileri görüşmeler yaptı, iş birliği olanaklarını değerlendirdiler. TÜROB Başkanı Müberra Eresin, karşılıklı tanıtım çalışmalarının devam etmesi gerektiğine işaret ederken, söz konusu etkinlikte destekleri için Kültür ve Turizm Bakanlığı ve TGA yetkililerine de teşekkürlerini sundu. Rekor pandemi öncesi 2019’da Yıl Türkiye’ye gelen Yunan ziyaretçi sayısı 2019 836 bin 882 2020 136 bin 305 2021 157 bin 723 2022 569 bin 795 2023 686 bin 480 2024 707 bin 133 2025 (ilk çeyrek) 149.616

Bakan Ersoy: ‘‘Temel amacımız, turizmi 81 ile ve yılın 12 ayına yaymak’’ Haber

Bakan Ersoy: ‘‘Temel amacımız, turizmi 81 ile ve yılın 12 ayına yaymak’’

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, ‘‘Temel amacımız, turizmi 81 ile ve yılın 12 ayına yaymak; ürün çeşitliliğini artırarak Türkiye’yi dört mevsim deneyimlenebilen, küresel ölçekte cazibe merkezi haline getirmektir’’ dedi. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Türkiye Otelciler Birliği’nin (TÜROB) 25’inci Olağan Genel Kurul Toplantısı’na katıldı. Bakan Ersoy, burada yaptığı konuşmada mevcut turizm verilerini değerlendirirken, dijital tanıtım alanında çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi. Türkiye’yi küresel ölçekte cazibe merkezi haline getirmek istediklerinin altını çizen Ersoy, turizmi 81 ile ve 12 yılın 12 ayına yaymak istediklerini belirtti. 2024 yılı turizm verilerini değerlendirerek konuşmasına başlayan Bakan Ersoy, ‘‘2024 hem ülkemizde hem de küresel arenada rekorlara imza attığımız bir dönem oldu. Şükürler olsun ki 2024’ü yıl öncesi hedeflerimizin de üzerinde 62,3 milyon ziyaretçi ve 61,1 milyar dolar gelirle kapattık. 2017-2024 değişimi olarak tablomuza baktığımızda turist sayısında yüzde 64, gelir artışında ise yüzde 95,5’lik bir artış elde ettik. Bu da 2017’deki turizm gelirini 2024’te yaklaşık iki katına çıkardığımız anlamına geliyor. Bu sürekli olarak altını çizdiğimiz, ‘niceliğe değil niteliğe de önem vereceğiz, sadece ziyaretçi sayılarını arttırmayı hedeflemeyeceğiz, konaklama dışı harcaması fazla olan turistleri de hedefleyerek yolumuza devam edeceğiz’ ısrarımızın da güçlü bir kanıtıdır’’ şeklinde konuştu. ‘‘Türkiye ziyaretçi sayısı en yüksek destinasyonlar arasında 4’üncü sıraya yükseldi’’ 2017 yılından günümüze ziyaret edilen destinasyonlar sıralamasında Türkiye’nin üst sıralara tırmandığına dikkat çeken Bakan Ersoy, ‘‘Birleşmiş Milletler Turizm Örgütü’ne göre Türkiye, 2017 yılında ziyaretçi sayısı en yüksek olan destinasyonlar arasında dünya çapında 7’inci sırada yer alırken 2023’te 5’inci 2024’te ise 4’üncü sıraya yükselerek büyük bir başarıya imza attı. 2025 yılında 65 milyon turist 64 milyar dolar gelir hedefimize ulaşacağız’’ diye konuştu. 23 Nisan’da İstanbul’da yaşanan depremin olumsuz etkilerinin turizmde görüldüğünü ifade eden Ersoy, ‘‘Türkiye gibi dinamik ve jeopolitik açıdan hassas bir coğrafyada bulunuyor. 23 Nisan’da İstanbul’da yaşanan depremin olumsuz etkilerini gördük. Fakat bizler, Türkiye turizmini krizlere karşı daha dirençli hale getirmek amacıyla uyguladığımız sürdürülebilir politikalar sayesinde bu tür gelişmelere karşı hızlı reaksiyon gösterme kabiliyetine sahibiz’’ sözlerini ifade etti. ‘‘Temel amacımız, turizmi 81 ile ve yılın 12 ayına yaymak’’ Turizmde ürün çeşitliliğini artırmak için çalışmalar yaptıklarını ifade eden Bakan Ersoy, ‘‘Temel amacımız, turizmi 81 ile ve yılın 12 ayına yaymak; ürün çeşitliliğini artırarak Türkiye’yi dört mevsim deneyimlenebilen, küresel ölçekte cazibe merkezi haline getirmektir. Öncelikle gastronomi, sağlık, kültür, bisiklet, inanç ve M.I.C.E. turizmi gibi alanlarda yürüttüğümüz çok yönlü çalışmalarla Türkiye’yi turizmin her kulvarında öne çıkaracak güçlü adımlar atıyoruz’’ dedi. ‘‘2025 yılı, turizmde yeni rekorlar kıracağımız bir yıl olacak’’ Bakan Ersoy konuşmasını şu şekilde sürdürdü, ‘‘Anadolu toprakları üzerinde farklı inançları ve bunlarla ilgili kültürel miras değerlerini kapsayan mevcut 30 adet inanç rotamızı ayrı başlıklar altında daha yoğun şekilde tanıtıyoruz. Benzer şekilde Türkiye genelinde Troya Bisiklet ve Yürüyüş Rotası, Gelibolu Dalış Deneyimi ve Likya Yolu Yürüyüş Rotaları gibi 20 adet tematik ürün rotasına entegre edilen spor deneyimini markalaştırdık. Türkiye’de gerçekleştirilen uluslararası kongre sayılarını da daha yukarılara çekiyoruz. Ayrıca daha katma değerli bir turist profili için de arkeolojik cazibe noktalarımızın sayısını her geçen gün artırıyoruz. Bu çerçevede ‘Geleceğe Miras’ projemiz ile Arkeolojinin Altın Çağı’nı başlattık. Türkiye’nin dört bir yanında 12 ay boyunca kazı ve restorasyon çalışması sürdürüyoruz. Öte yandan yurtdışına kaçırılan eserlerimizin iadesi için de çok titiz ve özenli çalışmalar yürütüyoruz. Geliştirdiğimiz yeni turizm paradigmasıyla hedef pazarlarımızda yıldızımız her geçen gün daha da parlarken, dijital tanıtım alanında da çığır açan adımlar atıyoruz. Avrupa Festivaller Birliği üyesi olan Türkiye Kültür Yolu Festivali, 5’inci yılında 20 şehirde gerçekleştirilecek. 5 Nisan’da Adana’da başlayan ve 10 Kasım’da Antalya’da sona erecek festivallerimiz, 219 gün süresiyle dünyanın en uzun soluklu kültür-sanat festivali olma özelliğini taşıyor. İnanıyorum ki, 2025 yılı, turizmde yeni rekorlar kıracağımız ve başarılarımızın üzerine yenilerini ekleyeceğimiz bir yıl olacak.’’

Otel doluluklarında Türkiye yükseldi Haber

Otel doluluklarında Türkiye yükseldi

Dolulukların yaz döneminde aylık bazda gerileme kaydettiğini belirten Eresin, “Yıllık bazda ise Türkiye genelinde 2023’ün yüzde 5 üzerindeyiz. İstanbul’da ise aynı düzeydeyiz. İşler elbette beklediğimiz düzeyde değil. Fiyatlarımızda Euro bazında yüzde 15 civarında gerileme söz konusu. Ancak ‘diplerdeyiz’ şeklinde yaklaşımları da çok doğru bulmuyoruz. Turizmin en büyük yatırımcıları olarak, maliyet artışları ve kurlar bizi zorluyor” dedi. Konaklama sektörünün Ocak-Ağustos 2024 dönemini kapsayan ilk 8 aylık dönemdeki dolululuk performansı belli oldu. Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Müberra Eresin, 8 aylık dönemde Türkiye genelinde otel doluluklarının yüzde 61, İstanbul’da ise yüzde 64 olarak gerçekleştiğini açıkladı. Ocak-Ağustos 2023’te Türkiye genelinde otel dolulukları yüzde 58, İstanbul’da yüzde 64 olmuştu. Fiyatlardaki düşüş önemli Konaklama sektörünün ilk 8 aylık sonuçlarını değerlendiren TÜROB Başkanı Eresin, “Türkiye’ye yabancı ülkelerden gelişlerde herhangi bir sorun görünmüyor, düşüş yok, aksine yükselme var. Otel doluluklarında ve fiyatlarda ise özellikle yüksek sezon olarak adlandırdığımız yaz döneminde düşüş söz konusu. Yıllık bazda 8 aylık dönem itibariyle doluluklarda 2023’ün yüzde 5 üzerindeyiz. İstanbul’da ise 2023 ile aynı orandayız. İşler elbette beklediğimiz düzeyde değil. Fiyatlarımızda Euro bazında yüzde 15 civarında gerileme söz konusu. Ancak ‘diplerdeyiz’ şeklinde yaklaşımları da çok doğru bulmuyoruz” dedi. Yüksek sezondaki gerilemenin çeşitli nedenleri olduğunu dile getiren Eresin, şunları söyledi: “Savaşların konuşulduğu bir ortamda turizm hareketliliğinden bahsetmek çok zor. Ukrayna-Rusya ile İsrail-Filistin savaşının bir an önce sonlanması ve barışla sonlanmasını diliyoruz. Dünyadaki savaşların sona ermesi turizm hareketlerini ve bizim doluluklarımızı olumlu yönde etkileyecektir. Dolayısıyla en büyük beklentimiz dünyada barışın sağlanması. Öte yandan UEFA Avrupa Futbol Şampiyonası ve Paris Olimpiyat Oyunları kaynaklı olarak, sadece Türkiye değil, dünya genelinde rezervasyon akışında bir yavaşlama olduğunu da biliyoruz. Tabii ki bu nedenler, yaz döneminde, tüm dünyayı olduğu gibi bizi de olumsuz etkiledi.” Turizmin en güçlü yatırımcısı otelciler Konaklama sektöründe yatırımların devam ettiğine işaret eden Eresin, şu ifadeleri kullandı: “Konaklama olarak, turizm sektörünün en önemli yatırım ayağını temsil ediyoruz. Yatırımlar pandemi döneminde bile kesintiye uğramadı. Yerli ve yabancı yatırımcılar ülkenin turizm potansiyeline inanıyor. Sürekli kötümser söylemlerle sektörü demoralize etmek ve yabancı rakiplerimize avantaj sağlamak bize dogru gelmiyor açıkcası. Türk turizmi yıllar öncesinden her türlü zorluğu test ederek bugünlere geldi. Her sektörde iniş ve çıkışlar olması normaldir. Sıkıntılar halının altına süpürülmemeli elbette, ama geçici bazı sıkıntıların kalıcıymış gibi dile getirilmesinin, çok karamsar yaklaşımların hem içeride hem dışarıda sektöre zarar verdiğini düşünüyoruz. Çok sayıda otelin konkordato ilan ettiği ve iflas ettiği yönündeki söylentilerin de teyid edilmemiş verilerle ortaya atılmış, tamamen hayal mahsulü ve spekülatif amaçlı olduğunu düşünüyoruz zira bize ulaşan bu konuya dair hiçbir bilgi yok.”   Maliyet artışı ve kur zorluyor “Hizmet ihracatcısı olarak, döviz cinsi kazancımız var ve döviz kurunun çok uzun zamandır sabit kalması, TL cinsinden artan maliyetlerin önüne geçilememesi büyük bir sorun olarak karşımıza çıkıyor” diyen Eresin, “Maalesef otellerin maliyetleri artarken kazançları artmıyor ve önceden imzalanmış sözleşmeler nedeniyle eski fiyatların kullanımına devam ediliyor. Düşen oda fiyatlarının nedenlerini anlattım, ama fiyatlar düşmese de bugün döviz cinsinden verilen fiyatların geçen yıl ile aynı TL rakamlar olduğu gayet net izleniyor” diye konuştu. 90 milyar dolarlık sektör Eresin, şu görüşleri dile getirdi: “Sektör olarak yıllık belirlediğimiz hedefimizi yakalamaya odaklandık. Bu hedefe ulaşmak ve turizm sektörünün sürdürülebilirliğini sağlamak üzere başta Kültür ve Turizm Bakanlığımız olmak üzere kamu ve özel sektörden tüm paydaşlarımızla uyum içerisinde, sektörün sorunlarına kalıcı çözümler bulmak üzere çalışmalarımızı durmaksızın sürdürüyoruz. Her yıl hedefimiz, bir önceki yılı geçebilmek. Bu yıl, Kültür ve Turizm Bakanlığımızla aynı doğrultuda 60 milyar dolar turizm geliri, 60 milyon ziyaretçi sayısına ulaşmak öncelikli hedefimiz. Turizm sektörünün hedeflerine ulaşarak cari açığın kapatılmasına, ülke ekonomisi, istihdamı ve kalkınmasına güçlü desteğini vermeye devam edeceğine inanıyoruz. Bir defa daha altını çizmek isterim ki, Türk turizmi toplam 2 milyon turist sayısından 50 milyona, 85 bin yatak kapasitesinden 1.5 milyon yatak kapasitesine ulaştı. Konaklama sektöründe yatırımların günümüzde toplam maliyeti yaklaşık 90 milyar dolara, istihdamdaki kişi sayısı da tarihi rekora ulaşarak yaklaşık 1.5 milyona çıktı. Turizmde her üç çalışandan biri konaklamada istihdam ediliyor. İşletme başına 8.36 çalışan ile diğer sektörlere göre turizmin açık ara önde olmasının yanında ülke genelindeki toplam istihdamın yüzde 9’una ulaşılmıştır. Direkt olarak 54 sektörü etkileyen turizm bu özelliğiyle, ülkemizdeki her haneden en az bir kişiye doğrudan gelir yaratmaktadır. Turizm sektörümüz yılda yaklaşık 30 milyar doların üzerinde yaptığı satın almanın yüzde 95’ini Türkiye’den yapan, ekonominin lokomotif sektörleri arasındadır. Turizm vekonaklama ile ilgili yorumlar ve çalışmalar yapılırken tüm bu verilerin de göz ardı edilmemesi önemlidir.”

Turizm istihdamında tarihi rekor Haber

Turizm istihdamında tarihi rekor

Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Müberra Eresin, turizm sektöründe çalışan sayısının tarihi bir rekor kırarak 1.5 milyonu geçtiğini söyledi. TÜROB’un; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Grup Başkanlığı, İŞKUR ve SGK işbirliğiyle Çırağan Palace Hotel Kempinski’de düzenlediği ‘Çalışma Hayatına Yönelik Mevzuat, Denetim, Teşvikler Bilgilendirme Toplantısı’ gerçekleştirildi. İŞKUR ve SGK’nın yanı sıra TÜROB üyesi otellerin üst düzey yetkililerinin de katıldığı toplantının açılışında konuşan TÜROB Başkanı Müberra Eresin, SGK tarafından Haziran 2024 ayı verilerine dayanılarak yayınlanan son raporda; 532 bini konaklama, 850 bini yiyecek-içecek, 78 bini seyahat acentesi ve 41 bini de havayolunda olmak üzere turizm sektöründe çalışan sayısının 1.5 milyon rakamını geçtiğini söyledi. Eresin, “İşletme başına 8.36 çalışan ile diğer sektörlere göre turizm açık ara önde olmasının yanında ülke genelindeki toplam istihdamın yüzde 9’una ulaşılmıştır” dedi. Ağustos ayının turizm istihdamında zirve ayı olduğuna işaret eden Eresin, Ağustos ayı istatistiklerinde sektörde çalışan sayısının 1.7 milyonu aşmasını beklediklerine dikkat çekti. Esnek çalışma modeli daha fazla istihdam sağlar Mevcut İş Kanunu’nun özellikle sanayi/imalat sektörlerinin çalışma koşulları öne alınarak hazırlandığına dikkat çeken Eresin, şu görüşleri dile getirdi: “Mevcut İş Kanunu ve mevzuatı, denetimlerdeki yorum farklılıkları; sektörümüzün özellik ve gereksinimlerine uygun esnek çalışma uygulamasını önlerken, başta gençler ve kadınlar olmak üzere daha fazla istihdamın önüne geçmektedir. Ayrıca sektörün dünyada genel kabul görmüş uygulamaları ile çelişen çok sayıda düzenlemeyi barındırmaktadır. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Grup Başkanlığı ile İŞKUR nezdinde temaslar başlattık. Sektör işletmelerimizde ‘kamu-çalışan-işveren’ birlikteliğinde var olan çalışma barışının daha fazla güçlendirilmesi amacıyla turizmde çalışan sayısının artırılması ve sürdürülebilir istihdam için mevzuat düzenlemesi gerektiren; başta sektörün en büyük gereksinimi olarak karşımızda duran esnek çalışma modelleri ile bu meyanda geçici iş ilişkileri, haftalık izin, yıllık izin, fazla çalışma, özel istihdam büroları gibi pek çok konunun, konaklama işletmelerimiz öncelikli olmak üzere, sektörümüzün özellikleri ve gereksinimleri ile uyumlu hale dönüştürülerek güncellenmesi için girişimlerimiz sürüyor.” Sektörde insan faktörü önemini sürdürüyor Dünyanın her alanda yaşadığı makineleşme ve dijitalleşmenin, üretimde emek faktörünün nicel olarak azalmasına sebep olduğunu ifade eden Eresin, şöyle devam etti: “Turizm işletmeleri belirli ölçüde bu otomasyondan etkilenmiş olsa da hâlâ insan faktörünün hizmet üretiminde en önemli unsur olduğu işletmelerdir. Günümüzde istihdam yaratıcı sektörlerin başında turizm işletmeleri en önemli yeri oluşturmaktadır. Müşteri memnuniyeti ve sadakatinin çalışan performansıyla doğrudan ilişki içinde olduğu turizm işletmelerinde insan kaynağı planlaması bu işletmelerin verimliliği açısından hayati önem taşımaktadır. Zira turizm işletmeleri sundukları hizmet nedeniyle 7/24 faaliyetlerini sürdürmek zorunda olduklarından belli gün ve saatlerde kapatılmaları veya hizmete ara vermeleri mümkün değildir.” İŞKUR, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Grup Başkanlığı ve SGK’dan önemli destek… Toplantıya katılan İŞKUR, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Grup Başkanlığı ve SGK temsilcileri yürürlükteki çalışma hayatına yönelik mevzuat, turizm sektöründe devam eden denetimler ile mevcut ve yeni getirilen istihdam teşvikleri hakkında toplantıya katılanlara sunumlar eşliğinde güncel ve ayrıntılı bilgileri aktardılar, katılımcıların sorularını yanıtladılar. TÜROB Başkanı Eresin, toplantının düzenlenmesi konusunda destekleri nedeniyle İŞKUR Genel Müdürü Samet Güneş, İŞKUR İstanbul Müdürü Uğur Oto, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Grup Başkanı Bekir Aktürk, İstanbul Rehberlik ve Teftiş Grup Başkanı Yılmaz Şahan ile SGK İstanbul İl Müdürü Harun Sertbaş’a, toplantıya ev sahipliği yapan TÜROB Çalışma Hayatı ve İnsan Kaynakları Komite Başkanı ve Çırağan Palace Hotel Kempinski İnsan Kaynakları Direktörü Haluk Ertan’a teşekkürlerini sundu.

Turizmde ‘enflasyon düzeltmesi’ endişesi Haber

Turizmde ‘enflasyon düzeltmesi’ endişesi

TÜROB Başkanı Müberra Eresin, enflasyon düzeltmesinin birçok mükellefi ilave vergi yüküyle karşı karşıya bırakacağını belirtti. Eresin, “Enflasyon düzeltmesi uygulamasına karşı değiliz, ancak mevcut haliyle işletmeler için dezavantajlı bir durum ortaya çıkmaktadır. Maliye’nin ortaya çıkabilecek vergilerin terkini konusunda düzenleme yapmasını bekliyor ve talep ediyoruz” dedi. Enflasyon düzeltmesi uygulaması turizm sektöründe endişeye neden oldu. 2023 yılı sonunda vergi sistemine dahil edilen enflasyon muhasebesi uygulaması kapsamında yapılması gerekli olan enflasyon düzeltmesi, işletmelere ilave vergi olarak yansıyabilecek. Konuyla ilgili bir değerlendirme yapan Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Müberra Eresin, enflasyon muhasebesine karşı olmadıklarını, ancak düzeltmenin ilave bir vergisel etkisinin olmaması gerektiğini söyledi. Eresin, şu görüşleri dile getirdi: “Turizm yatırımları, ülkesine güvenen başarılı turizm yatırımcılarının aldıkları büyük risklerle önemli oranda kaynak sarf edilerek kısa sürede tamamlanmakta, ancak yatırımın geri dönmesi ise sektörün temel özelliği gereği uzun vadede gerçekleşmektedir. Yani turizm yatırımları öz sermaye ve büyük ölçekli banka kredileri ile gerçekleşmekte, işletmenin faaliyete geçmesi sonucunda borçlar uzunca süre planlı bir şekilde ödenmektedir. Buradaki temel soru henüz para kazanmayan ve satış geliri oluşmayan bu işletmelerden ilave olarak getirilen vergi nasıl tahsil edilecek? Enflasyon düzeltmesinin birçok mükellefi ilave vergi yüküyle karşı karşıya bırakacağı görülüyor. İşletmeler için dezavantajlı bir durum ortaya çıkmaktadır. Uygulamanın sadece bir muhasebe işlemi olarak ele alınması gerekir. 2023 dönemine ilişkin düzeltmeyle birlikte 2024 yılından itibaren yapılacak düzeltme işleminde enflasyon düzeltme farkları gelir tablosu ile ilişkilendirilerek vergi matrahını doğrudan etkileyecektir. Düzeltmenin vergisel etkisi olacaktır. Yani şirketler ödemesi gerekenden daha fazla vergi ödeyecektir. Özellikle yatırım sürecinde olan işletmelere büyük tutarlarda ilave vergi çıkabilecek. Bu uygulamasın vergisel bir sonuç doğurması arzu edilen bir durum değildir. Temel beklentimiz bu uygulama ile işletmelere ilave bir vergi çıkmaması ve Maliye’nin her hâlükârda oluşabilecek ilave vergilerin terki yönünde adım atmasıdır. Aksi halde birçok işletmemizin finansal yapılarında önemli oranda zorluklar çıkacağını bekliyoruz.” Henüz kazanılmayan paranın vergisi Hükümetin Orta Vadeli Programı uygulama kararlığında olduğunu, buna da TÜROB olarak sonuna kadar destek verdiklerini belirten Eresin, şunları söyledi: “Enflasyon düzeltmesi uygulamasının ana amacı işletmelerin enflasyon karşısında mağdur olmasının engellenmesiydi. Ancak şirketler bugünkü durumda kazanmadıkları paranın vergisini ödemekle karşı karşıya. Vergi bir vatandaşlık görevidir. Verginin adil dağılımı da çok önemlidir. Enflasyon düzeltmesi hesaplamalarıyla ortaya çıkacak farklardan dolayı ilave vergi çıkması pek adil bir durum olmayacaktır. Ödemesi gerekenden daha fazla vergi ödemek durumunda kalan işletmelerde ciddi sıkıntılar yaşanabilir. Maliyenin çıkabilecek vergilerin terkini yönünde bir düzenleme yapmasını bekliyor ve talep ediyoruz.” 54 sektörden binlerce satın alma yapıyoruz Turizmin direkt olarak 54 sektörü etkilediğine dikkat çeken Eresin, “Bununla birlikte bu 54 sektörden binlerce kalem irili ufaklı satın almalarla işlem yapan otellerin enflasyon muhasebesi işlemlerinin, üstelik tam da sezon olarak adlandırdığımız sektörün en yoğun dönemini yaşadığımız bugünlerde, mali müşavir ve muhasebe kadrolarının sağlıklı bir değerlendirme yapmalarını da mümkün kılmamaktadır. Günümüzün zorlu piyasa ve rekabet koşullarının yanında özellikle nitelikli hizmet sunumuna yönelik istihdam alanında zorlu süreçlerle karşı karşıya bulunan turizm, Türk ekonomisinin can damarlarından biridir. Bu itibarla 2024 yılı hedefimiz 60 milyon ziyaretçi ve 60 milyar dolar turizm geliri hedefine ulaşmak üzere canla başla mücadele ettiğimiz bugünlerde çalışmalarımıza sekte vurmamak üzere Hükümetimizin gelişmelerden sektörümüzü rahatlatacak bir adım atmasını beklediğimizi ifade etmek istiyorum” ifadelerini kullandı.

Türkiye'deki zincir oteller: 2024'ün EN İYİ listesi Haber

Türkiye'deki zincir oteller: 2024'ün EN İYİ listesi

2024 YILINDA TÜRKİYE'DE KAÇ OTEL VAR Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın Ocak 2024 verilerine göre ülkede toplam 1.790.976 yatak kapasitesiyle 21.013 sertifikalı otel faaliyet gösteriyor. Turizmdatabank.com'un haberine göre, 2024 yılında toplam 159.612 yatak kapasiteli çok sayıda otel projesi yatırım aşamasında. Son altı ayda (Ağustos 2023'ten bu yana) Türkiye'nin oda stoku yatak hacminde %0,5, tesis sayısında ise %4,2 arttı. Türkiye'nin tüm illeri arasında en fazla oda ve yatak sayısı Antalya'dadır. Şu anda 615 bin yataklı 2.492 otel var (2023 yazına göre %0,5 daha fazla, 3.000 yatak eklendi). İstanbul'da daha fazla otel var (2.931), ancak bunlar kentsel ve Antalya tatil beldesindeki kadar geniş değil. İstanbul'un Ocak 2024'teki toplam yatak kapasitesi 244 bin yer (Ağustos 2023'te 239 bin, altı ay +%2). Türkiye'nin Ege kıyısındaki ana tatil beldesi Muğla'da 2.642 sertifikalı otel bulunmaktadır (Ağustos 2023 itibarıyla +%1). Burada Antalya'dakinden daha fazla otel var, ancak otellerin kendisi daha küçük - toplamda 217 bin yatak var (altı ayda 1.000 yatak eklendi). Türkiye'nin otel sıralamasında dördüncü sırada bir diğer “Ege” ili olan İzmir yer alıyor. Yatak sayısı 81 bini aşan (Ağustos 2023'e göre +%1,2) 1.703 otel mülkü bulunmaktadır. 2024 YILINDA TÜRKİYE'DE KAÇ ZİNCİR OTEL VAR VE PAZAR PAYI Ocak ayında, Türkiye Otelciler Birliği'nin (TÜROB) Türkiye'deki zincir otellere (hem uluslararası hem de Türk zincir markalarına) ilişkin verileri içeren yeni bir araştırması yayınlandı. Bu belgeye göre Türkiye'de faaliyet gösteren 67 zincir otel markasının toplam 722 otel ve 157.495 odası bulunuyor. Bunlara, bazı nedenlerden dolayı çalışmada atlanan 68. zincir olan Swandor Hotels & Resorts'u da ekleyebiliriz. Türkiye'de 1.385 odalı iki oteli var. Toplam 724 otel ve 158.880 oda Buna göre Türkiye genelinde zincir otellerin payı %3,44 (21.013 otelden 724'ü) düşüktür. Ancak toplam yatak kapasitesindeki payları çok daha fazladır. Bir odada ortalama 2 yatak olduğunu varsayarsak, Türkiye'deki zincir otellerde yaklaşık 318 bin yatak bulunmaktadır ve bu oran halihazırda ,7'dir (ülkedeki her altıncı yatak). İlginçtir ki TÜROB'a göre 2019'a göre Türkiye'deki zincir otel sayısında yüzde 15, oda sayısında ise yüzde 8 artış yaşandı. RESORT ZİNCİRİ ODA ODA HACMİ PREMİUM OTELLER Türkiye'deki zincir oteller arasında niceliksel olarak şehir otelleri çoğunluktadır: 470'i “resort” oteli iken 251'i bulunmaktadır. Ancak tatil otellerinde daha fazla oda var; şehir mülklerinde 74.343 odaya karşılık 84.537 oda. Zincir otellerin coğrafyası genel olarak Türkiye'deki otellerin genel dağılımına karşılık gelmektedir: 221 zincir otel İstanbul'da, 157'si Antalya'da ve 73'ü Muğla'da bulunmaktadır. Bu sektörde en yaygın iş modeli, tanınmış bir otel markasının (321 mülk) franchise'ının satın alınmasıdır. Diğer 257 zincir otel ise sahibine ait ve doğrudan sahibi tarafından yönetiliyor, 79'u şu veya bu zincirin yönetimi altında ve 65'i kiralanıyor veya kiralanıyor. TÜRK OTEL ZİNCİRİ MARKALAR ANTALYA'DA, ULUSLARARASI MARKALAR İSTANBUL'DA GÜÇLÜ Aşağıdaki tablodan Türkiye'nin en büyük otel zincirleri listesinde ilk 10 sıradaki yedi hattın uluslararası otel markalarının (Wyndham, Hilton, Accor vb.) yer aldığı görülmektedir. Ancak yerel zincirler gelişme hızını artırıyor: örneğin, Crystal Hotels (ev sahibi Kilit Global'e ait) zaten dördüncü sırada, Marriott'un önünde, tanınmış Türk zinciri Delphin Hotels TOP'un 9. sırasında yer alıyor. 10 ve Coral Travel tur operatörüne bağlı Coral Group Hotels (eski adıyla OTI Hotels & Resorts). Bir tuhaflık daha var: İstanbul'da uluslararası otel markaları ağırlıkta. Antalya tatil beldelerinde lider zincir markalar Türk'tür ve burada kesinlikle hakimdirler. TÜRKİYE’DEKİ TUR OPERATÖR ZİNCİRİ OTEL MARKALARI KONUMUNU GÜÇLENDİRİYOR Tur operatörü markalarının otel zinciri işinde giderek daha önemli bir rol oynadığı dikkat çekiyor. Böylece Coral Grup Otelleri oda kapasitesi açısından halihazırda 10'uncu sırada (3867 oda) Türkiye'nin en büyük 10 otel zinciri arasında yer alıyor. Anex Group'un (Anex ve Intourist tur operatörlerini de içeren) sahibi olduğu zincir markası Selectum, biraz geride kalıyor (11. sırada, 3.719 oda). PEGAS Touristik'e bağlı Swandor Hotels & Resorts'ta daha az (ama aynı zamanda çok sayıda - 2 otelde 1.385 oda) oda bulunmaktadır. Tur operatörü ağlarının geliştirme modelleri farklıdır: Bazı oyuncular için genişleme, hizmet kalitesi üzerinde kontrolü korurken franchise satışı yoluyla hakim olur; diğerleri için temel, nesnelerin yönetim altına alınmasıdır. ODA HACMİNE GÖRE TÜRKİYE’NİN (OCAK 2024 İTİBARIYLA) EN BÜYÜK OTEL ZİNCİRLERİ Yer Zincir Otel sayısı Oda sayısı 1 WYNDHAM HOTELS 105 15368 2 HILTON WORLDWIDE 77 13873 3 ACCOR HOTELS  62 13233 4 CRYSTAL HOTELS 16 8139 5 MARRIOTT 44 7674 6 TUI HOTELS & RESORTS 16 6801 7 IHG (InterContinental Hotels Group) 30 5383 8 RADISSON HOTEL GROUP 33 4876 9 DELPHIN HOTELS 7 4060 10 CORAL GROUP HOTELS 20 3867 11 SELECTUM HOTELS & RESORTS 8 3719 12 TITANIC HOTELS 10 3306 13 DEDEMAN INTERNATIONAL 25 3241 14 KAYA HOTELS 10 2848 15 EFTALIA HOTELS 6 2628 16 PALOMA HOTELS 8 2548 17 KİRMAN HOTELS 6 2456 18 BARUT HOTELS 8 2375 19 ANEMON HOTELS 24 2355 20 LİMAK HOTELS 7 2305 21 THE GREEN PARK 10 2179 22 ELITE WORLD HOTELS 9 2141 23 CLUB MED 3 1735 24 VOYAGE HOTELS 4 1528 25 PRINCE GROUP 3 1525 26 LIBERTY HOTELS 3 1523 27 NG HOTELS 4 1469 28 MAXX ROYAL RESORTS 3 1462 29 SWANDOR HOTELS 2 1385 30 MP HOTELS 3 1382 31 ROBINSON CLUB 4 1354 32 PALM WINGS HOTELS 5 1345 33 DİVAN GRUBU 10 1338 34 POINT HOTELS 5 1311 35 JURA HOTELS 6 1284 36 CORENDON HOTELS & RESORT 2 1256 37 ORKA HOTELS 9 1250 38 SÜRAL HOTELS 4 1236 39 LARISSA HOTELS 6 1214 40 PAPILLON HOTELS 3 1214 41 GLORIA HOTELS 3 1177 42 IC HOTELS 4 1159 43 THE MARMARA HOTELS 6 1138 44 SENTIDO HOTELS 4 1130 45 AKKA HOTELS 6 1118 46 MARTI HOTELS 5 1067 47 CACTUS HOTELS 6 1061 48 HYATT HOTELS 5 1023 49 GRAND YAZICI 3 1020 50 IP HOTELS 3 1018 51 ASKA HOTELS 3 966 52 RICHMOND HOTELS 4 813 53 KEMPINSKI HOTELS 3 673 54 ROTANA HOTELS & RESORTS 3 564 55 D. HOTELIER (Doğuş Group) 6 533 56 BARCELO HOTELS 3 515 57 TAKSİM INTERNATIONAL GROUP HOTELS 3 508 58 DOSSO DOSSI HOTELS 5 500 59 BEST WESTERN HOTELS & RESORTS 5 409 60 ERESİN HOTELS 3 349 61 AVANTGARDE COLLECTION 4 336 62 ARTS HOTELS 3 331 63 G HOSPITALITY 3 311 64 YAŞMAK HOTELS COLLECTION 5 246 65 FOUR SEASONS 2 236 66 MANDARIN ORIENTAL 2 220 67 SHANGRI LA 1 186 68 SOHO HOUSE 1 87

Oda fiyatları bir yılda yüzde 43 arttı Haber

Oda fiyatları bir yılda yüzde 43 arttı

Konaklama sektöründe 2022’nin bilançosu belli oldu. Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) verilerine göre, ülke genelinde doluluk oranları Aralık 2022’de gerilerken, yıl genelinde ise dikkati çeken bir artışa ulaştı. Buna göre, Aralık 2022’de ülke genelinde doluluklar yüzde 4,6 düşerek yüzde 57,9’a gerilerken, 2022’nin tamamında ise doluluklar bir önceki yıla göre yüzde 28 artışla yüzde 66,7’ye çıktı. ODA BAŞI GELİRDE YÜZDE 84 ARTIŞ İstanbul’un doluluklarda, Antalya’nın ise oda fiyatlarında genel ortalamayı yükselttiğini belirlendi. 2022’de ülke genelinde günlük satılan oda bedeli ortalaması bir önceki yıla göre yüzde 43 artışla 117,6 Euro, oteller açısından en önemli gelir kriteri olarak kabul edilen oda başı elde edilen gelirler ise yüzde 84 artışla 78,4 Euro oldu. İSTANBUL DOLULUKTA PANDEMİ ÖNCESİ DÖNEMİ GEÇTİ İl bazında bakıldığında, İstanbul’un Aralık 2022’de aylık bazdaki doluluklarının Aralık 2021’e göre yüzde 3,5 düşüşle yüzde 65,9’a gerilediği görüldü. Buna karşılık Ocak-Aralık 2022 döneminde doluluk oranları bir önceki yıla göre yüzde 36,5 artışla yüzde 74,7’ye yükseldi. Salgın öncesi yıl olan 2019 yılında bu oran yüzde 73,7 olmuştu. Yani İstanbul’da salgın öncesi doluluk oranı geçilmiş oldu. İSTANBUL’DA GÜNLÜK ODA BEDELİ 136,8 EURO’YA ÇIKTI İstanbul’da günlük satılan oda bedeli ortalaması 2021’e göre yüzde 49 artışla 136,8 Euro oldu. 2021’de bu tutar 91,8 Euro olmuştu. Oteller açısından en önemli gelir kriteri olarak kabul edilen oda başı elde edilen gelirler ise 102,2 Euro’ya ulaştı. 2021 yılında bu tutar 50,2 Euro olarak gerçekleşmişti. ANTALYA’DA ODA FİYATLARI 144,1 EURO Antalya’da Ocak-Aralık 2022 döneminde doluluklar yüzde 22 artışla yüzde 62,3’e, ortalama günlük satılan oda bedeli yüzde 20 artışla 144,1 Euro’ya, oda başı elde edilen gelir yüzde 46 artışla 89,7 Euro’ya yükseldi. Aynı dönemde İstanbul ve Antalya dışındaki Anadolu otelleri ortalaması ise doluluklarda yüzde 53,8, günlük satılan oda bedelinde 47,3 Euro, oda başı elde edilen gelirlerde 25,4 Euro olarak gerçekleşti. 2022 yılında Avrupa destinasyonları doluluk ortalaması ise yüzde 64,6, oda bedeli 132,3 Euro, oda başı gelirler ise 85,4 Euro olarak tespit edildi.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
TOURISMJOURNAL En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.