Hava Durumu

#Tga

TOURISMJOURNAL - Tga haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tga haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Wyndham, Büyüme ve İnovasyon Stratejilerini İstanbul’daki EMEA Yönetici Zirvesi’nde Paylaştı Haber

Wyndham, Büyüme ve İnovasyon Stratejilerini İstanbul’daki EMEA Yönetici Zirvesi’nde Paylaştı

Wyndham Hotels & Resorts, 2025 EMEA yönetici zirveleri serisinin Türkiye ayağını Wyndham Grand İstanbul Europe'da gerçekleştirdi. "Going Places: Navigating the Future of Travel" temasıyla düzenlenen etkinliğin 150'den fazla katılımcısı arasında franchise ortakları, kurumsal ekip üyeleri ve konuk konuşmacılar yer aldı. Türkiye’nin 40’tan fazla ilinde bulunan 130’un üzerinde oteliyle ülkedeki en büyük uluslararası otel şirketi konumuna sahip olan Wyndham, zirve kapsamında düzenlenen paneller, interaktif toplantılar ve diğer oturumlarda uzmanları bir araya getirdi. Sektör liderleri, Türkiye’de konaklama sektörünün dönüşümünü, yurt içi ve yurt dışı seyahat trendlerini, konaklama sektörünün geleceğini, insan kaynaklarının gelişimini ve misafir deneyiminde en iyi uygulamaları masaya yatırdı. Wyndham Hotels & Resorts EMEA Başkanı Dimitris Manikis, zirvede yaptığı açılış konuşmasında EMEA bölgesinin şirketin büyümesi açısından taşıdığı büyük önemin altını çizerek, Wyndham’ın zengin marka portföyüne daima güven duyan franchise ortaklarına teşekkür etti. Etkinliğin konuk konuşmacıları arasında Pegasus Hava Yolları CEO’su Güliz Öztürk, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) Destinasyon Direktörü Alican Demir ve ünlü şef Vedat Başaran da yer aldı. Wyndham Hotels & Resorts EMEA Başkanı Dimitris Manikis, "Her yıl 20 milyondan fazla ziyaretçi ağırlayan İstanbul, dünya genelindeki yeni seyahat trendlerini en iyi gözlemleyeceğiniz şehirlerden biri. Bu etkinliği 11 farklı marka altında 130’dan fazla otele sahip olduğumuz Türkiye’de düzenlememiz de ülkedeki portföyümüzün çeşitliliğini ve buradaki güçlü varlığımızı yansıtıyor. Dünyanın franchise veren en büyük otel şirketi olarak ortaklarımızın pusulası olmaya ve sunduğumuz teknolojiler, pazar analizleri ve inovasyonlarla onların sektördeki değişimlere uyum sağlamalarına yardımcı olmaya devam ediyoruz. Dünyaca ünlü markalarımız, globaldeki erişimimiz ve uzman bölge ekiplerimizle ortaklarımızın başarısının itici gücü olmaya devam edeceğiz" dedi. Etkinlikte Wyndham'ın EMEA bölgesinde imza attığı yenilikler ve şirketten haberler de katılımcılarla paylaşıldı. 2025 yılının ilk yarısında toplamda 4 bin 700’den fazla odayı kapsayan 60 yeni otelin açılışıyla bölge genelindeki otel sayısını 720'nin üzerine çıkaran Wyndham, bu dönemde 27 yeni otelin geliştirilmesi için de anlaşma imzaladı. Wyndham yöneticileri, yüksek potansiyel taşıyan pazarlarda büyümeye, kaliteli ve markalı konaklama seçeneklerini genişletmeye odaklanmaya devam edeceklerini vurgulayarak, bir yandan orta ve üst segmentlerdeki büyümelerine hız kazandırırken markalı rezidanslar gibi yeni konseptlerle de sektördeki konumlarını güçlendirdiklerini aktardı. Yılın Genel Müdürü, Yılın Oteli, Ticari Performans, Yılın Sürdürülebilir Oteli ve EMEA Başkanlığı Topluluk, İnsan ve Büyüme Ödülü gibi çeşitli kategorilerde mükemmeliyet sağlayanlar, etkinliğin sonunda düzenlenen törende ödüllendirildi.

Birgi’de Gençler, Sürdürülebilir Turizm İçin El Ele Verdi Haber

Birgi’de Gençler, Sürdürülebilir Turizm İçin El Ele Verdi

İzmir'in Ödemiş ilçesine bağlı tarihi Birgi köyü, genç gönüllülerin enerjisiyle sürdürülebilir turizme örnek olacak unutulmaz bir buluşmaya sahne oldu. SENTRUM Projesi kapsamında lise ve üniversitelerden gelen 250'den fazla genç, "Genç Gönüllü Buluşması" ile doğa, kültür ve topluma katkı sağlayan etkinliklerde bir araya geldi. Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü'nün açıkladığı ‘'2022 Dünya'nın En İyi Köyleri'' listesine giren ve sürdürülebilir turizmin önde gelen destinasyonlarından biri olan Birgi'de, Enerjisa Enerji, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) iş birliğiyle düzenlenen "Genç Gönüllü Buluşması" gençlerin çevre ve topluma değer kattığı faaliyetlere ev sahipliği yaptı. Etkinliğe, Enerjisa Enerji CEO'su Murat Pınar, UNDP Türkiye Mukim Temsilci Yardımcısı Miodrag Dragisic, Ödemiş Kaymakamı Hakan Yavuz Erdoğan, İzmir İl Kültür Turizm Müdürü Sadık Doğruer, Ödemiş Belediye Başkan Yardımcısı M. Cumhur Şener ve Turizm Geliştirme Ajansı (TGA) Ege Bölge Koordinatörü ve Destinasyon Müdürü Elif Köseoğlu ile çok sayıda genç gönüllü katıldı. Proje kapsamında 16-22 yaş aralığındaki lise ve üniversitelilerden oluşan 250'den fazla genç, Enerjisa gönüllüleri ve Birgi halkı, SENTRUM (Sürdürülebilir Enerji Temelli Turizm Uygulama Merkezi) Projesi ev sahipliğinde bir araya gelerek doğaya, tarihe ve topluma değer katacak etkinliklere katıldı. Buluşmada genç gönüllüler; fidan dikimi, çevre temizliği, ihtiyaç sahibi çocuklar için bisiklet yapım atölyesi, okul duvarı ve çocuk parkı boyama gibi etkinliklerle çevresel ve toplumsal katkı sağladı. Tarihi sokaklar ve doğal güzellikler arasında gerçekleşen bu çalışmalar, gençlerin dayanışma ruhunu ve gönüllülük bilincini gözler önüne serdi. Etkinlikler kapsamında yapılan çalışmalar ile sosyal sorumluluk becerilerini geliştiren gençler, projeye dahil olarak hem topluma katkı sağladı hem de Birgi'nin tarihine iz bıraktı. Pınar: "Geleceğin dönüşümü gençlerin elinde şekilleniyor" Genç gönüllü buluşmasında konuşan Enerjisa Enerji CEO'su Murat Pınar, "Enerjisa Enerji olarak ‘Daha İyi Bir Gelecek' vizyonumuzu yalnızca enerji yatırımlarıyla değil, toplumun her kesimine yayılan sürdürülebilirlik projeleriyle güçlendiriyoruz. Bugün de gerçekleştirdiğimiz genç gönüllü buluşmasıyla önemli bir etkinliğe imza attık. Genç gönüllülerimizin kıymetli emekleri ve bitmez tükenmez enerjileriyle Birgi'nin doğasına ve tarihine kattıkları değer, birlikte inşa ettiğimiz en önemli eser oldu. Bu eser sayesinde yalnızca sürdürülebilir bir turizm modeli geliştirmediğimizi, aynı zamanda gönüllülük ruhunu destekleyerek toplumsal faydayı büyüttüğümüzü gördük. SENTRUM Projemiz ile daha önce Ayvalık Küçükköy'de ektiğimiz tohumun, İzmir'in tarihi Birgi köyünde gönüllülerimizin çabalarıyla filizlendiğini görmek büyük bir gurur kaynağımız oldu. Enerjisa Enerji olarak gönüllülerle birlikte attığımız her adımda sadece bugünü değil, geleceğimizi de dönüştürmeye devam edeceğiz. Biliyoruz ki geleceğin dönüşümü gençlerin ellerinde şekilleniyor" dedi. Dragisic: "Gerçek değişim insanlarla başlar, özellikle de amaç odaklı gençlerle" UNDP Türkiye Mukim Temsilci Yardımcısı Miodrag Dragisic, "UNDP olarak biliyoruz ki gerçek değişim insanlarla başlar, özellikle de amaç odaklı gençlerle. Bugün Birgi'de gönüllülerimizin çevreyi koruyan, topluma değer katan ve kültürel mirası sahiplenen çalışmaları, sürdürülebilir turizmin sahada nasıl inşa edildiğini gösterdi. Enerjisa, Kültür ve Turizm Bakanlığı, TGA ve yerel yönetimler ile yürüttüğümüz SENTRUM Projesi sayesinde Birgi, sürdürülebilir turizm için ilham verici bir örnek haline geliyor" ifadelerini kullandı. Sürdürülebilir Enerji Temelli Turizm Uygulama Merkezi (SENTRUM) hakkında bilgi için: www.sentrum.com.tr

Çin Pazarına Yönelik Turizm Atağı Haber

Çin Pazarına Yönelik Turizm Atağı

Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA), Türk Hava Yolları iş birliğiyle Uzak Doğu Projeleri kapsamında, Çin pazarına yönelik tanıtım faaliyetleri kapsamında önemli bir tanıtım programını daha duyurdu. Önceki haftalarda gerçekleşen programda Çin’in önde gelen 29 dijital içerik üreticisi, İstanbul ve Kapadokya’nın simge destinasyonlarında konuk edildi. TGA’DAN ÇİN DİJİTAL MECRALARINA GÜÇLÜ TANITIM HAMLESİ Kapadokya’daki konaklamalar bölgedeki oteller tarafından ücretsiz olarak sağlanırken, içerik üreticileri seyahat boyunca deneyimlerini Çin’in popüler dijital platformları olan Douyin, Bilibili, RED, Weibo ve WeChat’te paylaştı. Elde edilen erişim ve etkileşim verileri TGA tarafından raporlanacak. BOĞAZ’DA IŞIKLAR, ATÖLYEDEDE MOZAİKLER İstanbul ayağında; Ayasofya Camii, Sultanahmet Camii, Yerebatan Sarnıcı ve Topkapı Sarayı gibi tarihi noktalar gezildi. İstiklal Caddesi boyunca St. Antuan Kilisesi, Çiçek Pasajı ve Narmanlı Han gibi ikonik yapılar ziyaret edildi. Katılımcılar ayrıca Galataport’ta tur yaptı, Boğaz hattında özel bir tekne turuyla şehri denizden keşfetti ve mozaik lamba atölyesinde üretici bir deneyim yaşadı. BALONLAR VE KÜLTÜREL BULUŞMALAR Kapadokya’da Kaymaklı Yer Altı Şehri ve Göreme Açık Hava Müzesi ziyaretleri gerçekleştirilirken, çömlek yapımı atölyesi gibi bölgeye özgü deneyimler sunuldu. Aşk Vadisi’nde gün batımında at binme, sıcak hava balonuyla gün doğumu uçuşu ve eşsiz bir kahvaltı deneyimi, programın öne çıkan anları arasında yer aldı. Katılımcılar ayrıca Nevşehir Kültür Yolu Festivali kapsamında düzenlenen Çin Halk Sanatları Sergisi açılışına katılarak, Çin’in Ankara Büyükelçisi ile de bir araya geldi. ÇİN’E 31 SEFER DÜZENLENECEK Türkiye’nin kültürel ve turistik zenginliklerini dünya kamuoyuna tanıtmayı sürdüren TGA, bu tür stratejik ağırlama programlarıyla Çin pazarındaki görünürlüğünü ve etkisini daha da artırmayı hedefliyor. THY’den yapılan açıklamaya göre ise Çin’de üç destinasyona uçuş düzenleyen Türk Hava Yolları, ilave 10 sefer ile birlikte Çin’e yaptığı uçuş sayısını haftada 31 sefere çıkaracak. Türkiye ile Çin arasında sivil havacılık alanında imzalanan mutabakat zaptı kapsamında iki ülke arasındaki haftalık yolcu seferi hakkı 21’den 49’a yükseltilmişti. Karar üzerine frekans yükseltme çalışmalarını sürdüren THY, 26 Ekim 2025 itibarıyla Pekin’e 10, Şanghay’a 11 ve Guangzhou’ya 10 olmak üzere haftalık toplam 31 sefer düzenleyeceğini açıkladı.

Kapadokya, MICHELIN Rehberi 2026 Seçkisine Dâhil Edildi Haber

Kapadokya, MICHELIN Rehberi 2026 Seçkisine Dâhil Edildi

MICHELIN Rehberi, İstanbul, İzmir ve Muğla'nın ardından Türkiye'deki kapsamına Kapadokya'yı da ekledi. Kapadokya, 2026 MICHELIN restoran seçkisine dâhil edilen en yeni destinasyon oldu. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, gelişmeye yönelik sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı: "Kapadokya'nın eşsiz mutfağı artık MICHELIN Rehberi'nde! Orta Anadolu'nun binlerce yıllık lezzet mirasını bugüne taşıyan Kapadokya, İstanbul, İzmir ve Muğla'nın ardından MICHELIN Rehberi 2026 seçkisine dâhil edildi. Bu gurur verici gelişme, gastronomi turizminde Türkiye'nin ulaştığı yüksek seviyeyi bir kez daha gözler önüne seriyor. Bu kıymetli süreçte emeği olan Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı ile Kapadokya'mızı koruyarak geleceğe taşıyan Kapadokya Alan Başkanlığı'mız başta olmak üzere sürece katkı sunan herkese teşekkür ediyor; Kapadokya'mıza ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum." Kapadokya MICHELIN müfettişlerini mest etti MICHELIN Rehberi Uluslararası Direktörü Gwendal Poullennec ise Kapadokya'nın seçkiye dâhil edilmesinden dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirerek bölgenin kültürel ve gastronomik çeşitliliğinin müfettişler üzerinde derin bir etki bıraktığını belirtti. Poullennec, "Kapadokya'nın mutfak geleneği bölgeyle derin bir bağ içinde; şefler yerel ürünler ve tarımı ustalıklarının her aşamasında temel birer unsur olarak kullanıyor. Bu bölgeyi tercih etmek için bir neden daha sunmak istiyoruz; Kapadokya'nın eşsiz gastronomi dünyasını deneyimlemek" dedi. MICHELIN Rehberi'nin dikkatini çeken Kapadokya restoranları, tandır yemeklerinden güveçlere, fermente lezzetlerden yöresel mezelere kadar geniş bir yelpazede unutulmaz tatlar sunuyor. Tören 4 Aralık'ta İstanbul'da Kapadokya'daki ilk MICHELIN Rehberi restoran seçkisi, İstanbul, İzmir ve Muğla'daki seçkilerle birlikte 4 Aralık 2025'te İstanbul'daki Four Seasons Hotel Bosphorus'ta düzenlenecek törenle açıklanacak. Tüm seçki MICHELIN Rehberi'nin internet sitesinden ve mobil uygulamalarından erişilebilir olacak.

“Turkish Riviera” Filmi Ve “Antalya Gambit” Dizisiyle Dijital Tanıtımda Rekor Haber

“Turkish Riviera” Filmi Ve “Antalya Gambit” Dizisiyle Dijital Tanıtımda Rekor

Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA), 2025 yılı dijital iletişim kampanyası kapsamında büyük bir başarıya imza attı. Ocak ayından bu yana başta Almanya, İngiltere, Rusya, ABD, Fransa, Körfez ülkeleri, Hollanda, Polonya, Çin ve Belçika olmak üzere 60’tan fazla ülkede aktif tanıtım faaliyetleri gerçekleştiren TGA, reklam filmlerini 200’den fazla ülkede yayınlayarak küresel erişimini genişletti. Öne çıkan projelerden biri olan “Turkish Riviera” temalı film, dijital platformlarda 828 milyon gösterim ve 430 milyon izlenme sayısına ulaştı. Türk Rivierası’nın turkuaz denizleri, tarihi zenginlikleri ve doğal mirasını vurgulayan bu film; Türkiye'nin sahil destinasyonlarını evrensel bir izleyici kitlesine etkileyici bir görsellikle tanıttı. Antalya Kaleiçi, Fethiye Ölüdeniz, Bodrum Plajları’nın tanıtıldığı Turkish Riviera filmi, YouTube’daki 4K/8K içeriklerle güçlü biçimde vurgulandı. 2025 yılı boyunca bugüne kadar toplamda 26 farklı tanıtım filmi hazırlayan TGA, bu filmleri global dijital platformlarda yayınlayarak toplamda 4,4 milyar gösterim ve 2,2 milyar tıklanma ve izlenme sayısına ulaştı. Böylece Türkiye, dijital turizm tanıtımında küresel rekabette öne çıkan ülkelerden biri haline geldi. Buna ek olarak, “Antalya Gambit” mini dizisi de büyük ilgi gördü. GoTürkiye YouTube kanalında yayınlanan 10 bölümlük seri; Meryem Uzerli’nin Lara, Kaan Urgancıoğlu’nun ise Deniz karakteriyle yer aldığı, Antalya’nın gizemli koylarından tarihi mekanlarına kadar uzanan romantik-gerilim temalı bir yapım olarak öne çıkıyor. Dizinin güçlü hikâyesiyle birlikte Antalya; kültür, sanat, gece hayatı ve doğal güzellikleriyle izleyiciye etkileyici bir şekilde sunuluyor. Yapım, yalnızca bir tanıtım aracı değil; aynı zamanda Antalya’yı uluslararası izleyici kitlesine yönelik hikâye anlatımının odak noktası haline getiren yaratıcı bir içerik olarak öne çıkıyor. Yayınlandığı ilk 1 ay içinde 39,3 milyon kişiye ulaşarak bu yaklaşımın ne denli etkili olduğunu kanıtladı. Böylece Antalya, yalnızca bir tatil destinasyonu olarak değil, aynı zamanda bir “hikâye markası” olarak da konumlandırıldı.

Koray Kocabalkan: Sürdürülebilirlik Dijitalleşmeyle Güçlenmeli Haber

Koray Kocabalkan: Sürdürülebilirlik Dijitalleşmeyle Güçlenmeli

Koray Kocabalkan: "Sürdürülebilirlik Belgelerle Sınırlı Kalmamalı" Turizm sektöründe çevreci belgeler, sürdürülebilirlik sertifikaları ve yeşil tanıtım materyalleri giderek yaygınlaşırken, işletmelerin temel operasyonel süreçlerinde büyük ölçüde kâğıt kullanımına devam edildiği görülüyor. Yapılan analizlere göre, Türkiye’de orta ve büyük ölçekli her otel, aylık ortalama 30.000 sayfa kâğıt tüketiyor. Bu da yıllık yaklaşık 360.000 sayfa, yani yalnızca bir otel için 4 yetişkin ağaç ve 15.000 litre su kaybı anlamına geliyor. Bilişim Uzmanı ve Kolaytik Kurucu Ortağı Koray Kocabalkan, turizm sektöründe sürdürülebilirlik ve dijitalleşme konusunda yaptığı değerlendirmede, “Sürdürülebilirlik yalnızca sertifikalar almakla sınırlı kalmamalı. İşletmelerin kağıt tüketimini azaltarak dijital dönüşümü hızlandırması, hem çevresel fayda sağlayacak hem de operasyonel verimliliği artıracaktır.” dedi. Çevresel Etkiler ve İşletmelere Yansıyan Maliyetler Kâğıt tüketiminin yalnızca çevresel etkilerle sınırlı kalmadığını belirten Kocabalkan, otel işletmelerinin zaman, iş gücü ve maliyet kaybına uğradığını vurguladı. “Kağıda dayalı form, kayıt ve raporlama süreçleri, çalışanlara ciddi bir operasyonel yük getiriyor. Dijital sistemlerle bu işlemler saniyeler içinde tamamlanabilirken, hâlâ geleneksel yöntemlerin tercih edilmesi sürdürülebilirlik hedefleriyle çelişiyor.” dedi. Sürdürülebilirlik Belgelerle Değil, Gerçek Uygulamalarla Ölçülmeli Turizmde sürdürülebilirlik sertifikasyon süreçlerini yöneten Turizm Geliştirme Ajansı (TGA) başta olmak üzere, birçok resmi prosedür hâlâ kâğıt tabanlı olarak yürütülüyor. Kocabalkan, “Sürdürülebilirlik ancak süreçlerin ölçülebilir, raporlanabilir ve optimize edilebilir hale gelmesiyle sağlanabilir. Belgeler almak tek başına yeterli değil, günlük operasyonlarda da çevresel etkileri azaltacak adımlar atılmalı.” şeklinde konuştu. Turquality Programı Dijitalleşmeye Önem Veriyor Devletin işletmeleri desteklediği markalaşma ve ihracat programı Turquality, dijital dönüşüm ve sürdürülebilir altyapıların kurulmasını öncelikli hedefler arasında görüyor. Turizm sektörünün bu desteklerden maksimum fayda sağlaması için, fiziksel evrak yükünü dijitale taşımaya yönelik yatırımların kritik önem taşıdığı vurgulanıyor.

Yangına dayanıklı kapı krizi: Antalya’da 1600 otelden %90’ı risk altında Haber

Yangına dayanıklı kapı krizi: Antalya’da 1600 otelden %90’ı risk altında

Kartalkaya'da 78 kişinin hayatını kaybettiği otel yangınının ardından başlatılan denetimlerde, Antalya'daki bin 600 basit konaklama işletmesinin büyük kısmında yangına dayanıklı kapı olmadığı belirlendi. Antalya Otelciler Pansiyoncular Odası Başkanı Özcan Sucu, "Bu işletmelerin yüzde 90'ında kapı eksikliği var. Kapı üretimi yetersiz, süre yok, bazı yerlerde fiziki engel var. Yangına dayanıklı kapı fiyatları iki katına çıktı geçen yıl 15 bin lira olan kapı bugün 25-30 bin lira .Turizm sezonunun bitimine kadar süre talep ediyoruz" dedi. Bolu Kartalkaya'daki Grand Kartal Otel'de çıkan ve 78 kişinin hayatını kaybettiği yangının ardından, Türkiye genelinde başlatılan denetimlerle konaklama tesislerindeki yangın güvenliği uygulamaları mercek altına alındı. Bu kapsamda Antalya'da da başlatılan denetimlerde, çok sayıda otel ve pansiyonda ‘yangına 30 dakika dayanıklı kapı' bulunmadığı tespit edildi. Antalya Otelciler Pansiyoncular Odası Başkanı Özcan Sucu, mevcut şartlarda bu kapıların kısa sürede temin edilemeyeceğini belirterek, çözüm için sezon sonuna kadar süre verilmesini istedi. İki ayrı sistem, binlerce işletme Sucu, Antalya'da turizm konaklama sistemi içerisinde iki ayrı yapı olduğunu belirterek, "Biri 2021 yılında çıkan basit konaklama turizm işletmeleri, diğeri ise Turizm Bakanlığı'na bağlı işletme belgeli oteller. Kaş'tan Gazipaşa'ya kadar uzanan sahil hattı boyunca yaklaşık 1600 basit konaklama işletmesi, 1300 kadar da turizm işletme belgeli tesis var" dedi. "Yüzde 90'ında yangına dayanıklı kapı bulunmuyor" Denetimlerde ortaya çıkan eksikliklerin yeni olmadığını, ancak daha önce ruhsat süreçlerinde gündeme gelmediğini belirten Sucu,"2007'de güncellenen İtfaiye Yönetmeliği'ne göre, bu kapılar istenmesi gerekiyordu. Ancak 2014 sonuna kadar alınan itfaiye raporlarında bin 600 basit konaklama ve bin 300 turizm işletme belgeli işletmenin yüzde 90'ında yangına dayanıklı kapı yok. Bu eksiklik ya görünmemiş ya da o zamanki mevzuata göre uygun bulunmuş" ifadelerini kullandı. "Bu kapı meselesi ilk kez karşımıza çıktı" Başkan Sucu, sektör temsilcilerinin bu durumdan uzun süre haberdar olmadığını belirterek, "Biz de bilmiyorduk. Yani ben de bir oda başkanıyım veya bizim üyelerimiz de. Bizim karşımıza hiç böyle bir şey çıkmadı şu ana kadar. Çünkü neden? İnsanlar iş yerini açarken önce mevcut ilçe belediyesine başvuruyor. İlçe belediyesinden ruhsat almasına yönelik denetimler yapılıyor ve itfaiye raporu alınarak ruhsatını alıyor. O zamanki mevzuata göre itfaiye raporu ve belediye ruhsatı verilmiş" dedi. Denetimler genişletildi, raporlar belediyelere iletildi Kartalkaya'daki yangının ardından Antalya'da valilik, kaymakamlıklar ve itfaiye üzerinden eş zamanlı denetimlerin başladığını ifade eden Sucu, "İtfaiye ekipleri işletmelere giderek, yangın merdiveni, kapı, sensör gibi unsurları kontrol etti. Eksikleri olan işletmeler için raporlar hazırlandı ve ilçe belediyelerine gönderildi" dedi. Muratpaşa'da uygulama başladı Özcan Sucu, ilk uygulamanın Muratpaşa Belediyesi'nde başladığını belirtti. Sucu, "İtfaiyenin eksikleri tespit etmesi sonrası, rapor ilçe belediyesine gönderildi. Belediye de ruhsat birimi üzerinden işletmelere tebligat yaptı. Eksiklerinizi çözün, bu süreçte ticari faaliyetinizi pasife alıyoruz denildi. Çünkü belediyenin mevzuatına göre konaklamaya devam edilmemesi gerekiyor" diye konuştu. Sucu, sürecin devamını ise şöyle anlattı: "Bu tebligata istinaden belediye, Turizm Bakanlığı, Turizm İl Müdürlüğü'ne de gelen tebligatların cevabını bildirdi. İşletmelere bildirdik diye oraya bilgi gönderdi. Burada şöyle bir sorun ortaya çıktı. Pasif olan işletmelerin o sürede işletmesini çözemediği için ruhsatı iptal edildi, mühürlendi. Belediye ruhsatı iptal etmedi. Mühürleme yapıldı. Ama pasif yazısına istinaden Turizm Müdürlüğü tarafından o işletmelerin bakanlık ruhsatı iptal edilmiş oldu. Böyle bir sorun çıktı. Biz de belediye ile hukukçularla görüşmemize istinaden de yürütmeyi durdurma kararı aldırdık." "Kapı üretilmiyor, tedariği yok" Yangına dayanıklı kapıların temininde ciddi sıkıntı yaşandığını vurgulayan Sucu, "Bu kapıları üretebilen firma sayısı çok az. Antalya'da üretim yapan yok. Konya, Kayseri gibi şehirlerdeki sınırlı sayıda üretici ise taleplere yetişemiyor" dedi. Kapı fiyatlarının da iki katına çıktığını ifade eden Sucu, "Geçen yıl 15 bin liraydı, şu an 25-30 bin lira. Özel üretim yapılamıyor, sektör kilitlenmiş durumda" şeklinde konuştu. Sit alanlarında yasal engeller Kapı değişimi yapmak isteyen bazı işletmelerin ise kültürel ve mevzuat engellerle karşılaştığını belirten Sucu, "Kaleiçi, Side, Adrasan gibi yerlerdeki otellerin büyük kısmı ahşap ve sit alanı. Bu binalarda Anıtlar Kurulu izni olmadan değişiklik yapılamıyor. Zaten çoğu yerde çatıdan merdivenine kadar her yer ahşap. Bu nedenle bu tür yapılar için ayrı bir düzenleme gerekiyor" ifadelerini kullandı. 182 işletme yargıya başvurdu Sucu, Antalya'da şu ana kadar 182 işletmenin bu süreçten doğrudan etkilendiğini ve bazılarının yargıya başvurduğunu belirtti. Sucu, "Mahkemeler, belediyeler ve Anıtlar Kurulu'ndan görüş alarak karar verecek. 30-45 günlük süreçlerde yazışmalar sürüyor. Bakanlık bu sürece müdahil olursa sorun kendiliğinden çözülür. Ortada açık bir mağduriyet var" dedi. Sezon bitimine kadar süre talebi Antalya Otelciler Pansiyoncular Odası Başkanı Özcan Sucu, sürecin çözümü için net bir talepte bulundu: "Bu sezon içinde işletmelere, ‘sorumluluk sizdedir' denilerek süre verilmeli. Sezon sonunda herkes kapılarını değiştirir. Küçük otel, büyük otel fark etmeden herkes bu kurala uymalı. Ama şimdi elimiz kolumuz bağlı. Zaman yok, üretici yok, sit alanında müdahale edilemiyor." Sucu, turizm sezonunun ortasında uygulamaya giren bu sürecin şehir ekonomisini tehdit ettiğini de şu şekilde vurguladı: "1600 işletme 40 bin yatak kapasitesi demek. Bu oteller vergi veriyor, TGA'ya katkı payı ödüyor, şehir ekonomisini ayakta tutuyor. Gelen turist sabah kahvaltısını otelde yapıp sonra restorana, berbere, manava, kafeye gidiyor. Aslında biz lokomotif bir alanda kilit vurmuş oluyoruz şu an, turizm gelirlerini etkiliyor. Şehir içi otelciliğinde şu an günden güne sayı atmaya başladı ama insanlar korkuyor."

Antalya’da Dağ Bisikleti Macerası Başlıyor Haber

Antalya’da Dağ Bisikleti Macerası Başlıyor

Bisiklet turizminin önemli destinasyonlarından Antalya, 10-13 Nisan tarihlerinde Trans Taurus Dağ Bisikleti Etap Yarışları’na ev sahipliği yapacak. Antalya’nın Kemer ilçesi dağ, gravel ve e-bike bisikleti tutkunlarını bir araya getirecek. ‘Bisikletin Kalbi Kemer’de Atıyor’ sloganı ile bu yıl üçüncüsü düzenlenecek organizasyonda sporcular, Toros Dağları’nın benzersiz doğasında sporcular pedal basacak. 4 gün 4 etaptaki yarışlar, 200 kilometrelik parkurda gerçekleşecek. Trans Taurus Dağ Bisikleti Etap Yarışları’na Türkiye’nin yanı sıra Rusya, Kolombiya, Belarus ve Polonya’dan 140 sporcu katılacak. Dağ bisikleti şehre iniyor Organizasyonda start, 10 Nisan Perşembe günü Kemer şehir merkezinden verilecek. 20 kilometrelik sıralama etabında sporcular, Olbia Parkı’ndan başlayarak Kemer’in eşsiz sahili boyunca pedal çevirecek. Şehir içi, orman, Ayışığı Koyu ve Kemer Marina’nın içinden geçecek sporcular, şehre bisiklet heyecanını yaşatacaklar. Akdeniz sahilinden Toroslara tırmanış Yarışın ikinci gününde Kemer merkezden başlayacak organizasyonda sırasıyla Kuzdere Kesme Boğazı Kanyonu, Gedelme, Ovacık, Gölcük Yaylaları geçilerek yörüklere konuk olunacak. Sporcular ikinci gün, Toros Dağları manzaraları eşliğinde 60 kilometre yol kat edecek. Gedelme Yaylasından sedir ormanlarına Bisikletçiler üçüncü gün Gedelme Yaylasından yarışa başlayıp, Ovacık, Örencik, Yarbaşçandır, Kökez, Katranbaşı ve Söğütcuması yaylalarından geçilecek. Sedir ormanları içerisinden Ovacık Yaylasına ulaşacak sporcular, 60 kilometrelik etapta birbiriyle kıyasıya mücadele verecek. Finişe Tahtalı Dağı manzarası eşlik edecek Yarışın son gününde 13 Nisan Pazar günü bisikletliler Ovacık Yaylasından start alacak. Kemer’in eşsiz güzelliğe sahip Tahtalı Dağı manzarası eşliğinde, Çukur Yayla, Üçoluk ve Belenyayla’dan geçecek sporcular, Kuzdere’de 60 kilometre sonunda bitiş çizgisine ulaşacak. Ömer Nizam: "Antalya, dağ ve gravel bisikletçileri için benzersiz rotalar sunan bir destinasyon" Trans Taurus Etap Yarışları Koordinatörü Ömer Nizam, Antalya’nın doğası ve coğrafi özellikleri ile bisiklet turizminin dünyada önde gelen merkezler arasında yer aldığını ifade etti. Nizam, "Antalya sahil şeridi yolları, Akdeniz manzarası eşliğinde yol bisikletçileri için eşsiz bir rota sunarken, sırtını yasladığı Toros Dağlarındaki dağ ve yayla yolları ile dağ ve gravel bisikletçileri için benzersiz rotalar sunan bir destinasyon. Antalya'nın dağ bisikleti potansiyelin tüm dünyaya gösterilebilmesi için 2016 yılında ilkini gerçekleştirdiğimiz Trans Taurus etkinliğimiz Türkiye’nin tek etaplı bisiklet yarışı olma özelliğinde. 4 gün 4 ayrı etapta 200 kilometre Kemer bölgesindeki parkurlarda gerçekleştirilecek etkinlik, bölgenin bisiklet potansiyelini ön plana çıkarırken, ülkemizin tanıtımına da önemli katkı sunuyor. Bu bağlamda Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı’nın (TGA) destekleri ile kendi alanında uzman ve sosyal medya üzerinde etkili olan sporcuları bu yıl etkinliğimizde ağırlayarak bölgenin bilinirliğine arttırmayı hedefliyoruz" dedi. "Tüm bisikletseverleri Kemer’e bekliyoruz" Yarışların Kemer sahilinden başlayacağını hatırlatan Ömer Nizam, "Toros Dağlarındaki sedir ormanlarını ve yaylaları bisiklet sporu ile tüm dünyaya göstermiş olacağız. 4 gün sonunda dereceye giren sporcularımız Kemer Mustafa Ertuğrul Aker Parkı’nda düzenlenecek ödül töreninde kupalarına kavuşacaklar, tüm bisikletseverleri 10-13 Nisan tarihlerinde Kemer’e bekliyoruz" ifadelerini kullandı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.