Hava Durumu

#Tarım

TOURISMJOURNAL - Tarım haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tarım haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Konya Tarım Fuarı, Türkiye sınırlarını aştı Haber

Konya Tarım Fuarı, Türkiye sınırlarını aştı

Tarım sektörünün kalbi Konya’da attı Konya Ticaret Odası Uluslararası Fuar Merkezi’nde düzenlenen Konya Tarım Fuarı tamamlandı. 21. kez kapılarını açan fuar, 79 farklı ülkeden ve Türkiye’nin 81 ilinden gelen ziyaretçilere ve Türkiye’nin dört bir yanından katılım sağlayan sektör temsilcilerine ev sahipliği yaptı. Tarım ve tarım makineleri sektörlerinin en son teknolojilerin sergilendiği organizasyon, 251 bin 184 kişiyi aynı çatı altında buluşturarak önemli bir başarıyı gerçekleştirdi. Sektöre katkı sağlayan dev buluşma Konya Tarım Fuarı, 20 ülkeden 436 yerli ve yabancı firmanın katılımıyla düzenlendi. Toplam 100 bin metrekarelik sergi alanında gerçekleşen fuar boyunca yeni ürün lansmanları, iş birlikleri, teknolojik yenilikler ve yatırım fırsatları ön plana çıktı. Yerli üreticilerin dünya pazarlarına açılmasına katkı sağlayan fuar, aynı zamanda sektördeki son gelişmeleri takip etmek isteyen profesyoneller için önemli bir platform oldu. Katılımcı firmalar, hem ürünlerini tanıtma hem de yeni iş bağlantıları kurma fırsatı yakaladı. 12 ülkeden tarım bakanlığı düzeyinde katılım Fuar, uluslararası alanda da yüksek düzeyli ziyaretlerle dikkat çekti. Tarım ve Orman Bakanlığı, Konya Ticaret Odası ve Uluslararası Tarımsal Kalkınma Fonu (İFAD) iş birliğiyle gerçekleştirilen organizasyonla 12 farklı ülkeden tarım bakanı, bakan yardımcısı ve üst düzey bakanlık temsilcileri fuarı ziyaret ederek Türk tarım sanayisiyle temaslarda bulundu. Bu katılım, Konya Tarım Fuarı’nın diplomatik ve sektörel etkisinin ulaştığı seviyeyi açıkça ortaya koydu. Öztürk: "Konya’nın marka değeri güçlendi" Konya Ticaret Odası Başkanı Selçuk Öztürk, Konya Tarım Fuarı’nın beş gün boyunca fuar merkezinde yapılan ticaret ve kurulan iş bağlantıları ile iç ve dış talep canlılığı sağlaması açısından son derece verimli geçtiğini ifade etti. Başkan Öztürk değerlendirmesinde şu ifadelere yer verdi: "Türkiye’nin en büyük, dünyanın da sayılı tarım fuarları arasında yer alan Konya Tarım Fuarı’nın 21.’sini, Konya Ticaret Odası Uluslararası Fuar Merkezimizde başarı ile tamamladık. Fuar süresince oluşan ticaret hacmi tarım makineleri ve ekipmanlarının ihracatına önemli katkılar sundu. Konya'nın makine ihracatında gösterdiği performansa da doğrudan katkı sağlayan fuar, şehrin üretim gücünü bir kez daha göstermiştir. Yurt dışından ziyaretçilerimizle birlikte, fuara gelen profesyonel alım heyetleri, fuar boyunca üreticilerimizle birebir görüşmeler gerçekleştirdi. Bu görüşmeler, önümüzdeki dönemde yapılacak yeni ihracat anlaşmalarına zemin hazırlayacaktır. Ticaret heyetlerinin ilgisi, fuarın global bir ticaret platformuna dönüştürmüştür." Katılımcı memnuniyetinin üst seviyede olduğunu belirten Öztürk, "Katılımcı firmalardan aldığımız geri bildirimler, fuarın hem organizasyon kalitesi hem de ticari verimlilik açısından önceki yıllara göre daha başarılı geçtiğini gösterdi. Özellikle satış rakamlarındaki artış ve yeni bağlantılar, firmaların fuara olan ilgisini ve memnuniyetini artırdı. Bu olumlu tablo mutluluk vericidir" dedi. Konya Tarım Fuarı'nın sadece sektörel değil, aynı zamanda kentsel marka değerine de katkı sunduğunu ifade eden Öztürk, "Yurt dışından ve Türkiye’den gelen ziyaretçilerin kent ekonomisine sağladığı hareketlilik, turizmden konaklamaya, yeme içme sektöründen ulaşıma kadar pek çok alanda canlılık meydana getirdi. Bu çok yönlü etki, fuarımızın Konya için ne kadar stratejik bir değer taşıdığını göstermektedir. Fuarımızı ziyaret ederek firma temsilcileriyle ve ziyaretçilerimizle bir araya gelen Konya protokolümüze şükranlarımı sunuyorum. TÜYAP Fuarcılık ve TARMAKBİR başta olmak üzere fuarın düzenlenmesinde katkısı olan kurum ve kuruluşlarımıza, katılımcı firmalarımıza ve tüm ziyaretçilerimize, fuarın başarı ile gerçekleştirilmesi için fuar süresince emek harcayan Odamız Yönetim Kurulu Üyelerine ayrıca teşekkür ediyorum" diyerek sözlerini tamamladı.

Kimyasalsız Tarım Mücadelesine Avrupa Desteği Haber

Kimyasalsız Tarım Mücadelesine Avrupa Desteği

Bilim ve teknoloji alanlarında araştırmaları destekleyen COST, 50 yılı aşkın süredir akademisyenleri, kamu kurumlarını ve sektör temsilcilerini bir araya getiriyor. İlk kez bir belediye bu ağda yer alarak, tarımda sürdürülebilirlik ve kimyasal kullanımını azaltmaya yönelik projelerde aktif rol üstlendi. 29 ÜLKEDEN UZMANLAR KİMYASALSIZ TARIMI TARTIŞTI Slovakya’nın başkenti Bratislava’da düzenlenen toplantıda, 29 farklı ülkeden uzmanlar kimyasal girdileri en aza indirerek sağlıklı ve sürdürülebilir bir tarım modeli geliştirmek için yeni stratejileri masaya yatırdı. Antalya Büyükşehir Belediyesi de bu süreçte gözlemci olmanın ötesine geçerek çalışmalara doğrudan katkı sundu. ÜRETİCİLERLE GÜÇLÜ İLETİŞİM AĞI KURULUYOR Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Seda Özel, toplantıya aktif katılım sağlayarak Antalya'nın tarımsal potansiyelini anlattı. Belediye, üreticilerle birebir çalışmalar yaparak Avrupa’daki çiftçilerle deneyim paylaşımında bulunuyor ve uluslararası iş birliklerini güçlendiriyor. KİMYASAL İÇERMEYEN TARIM İÇİN YOL HARİTASI Bratislava'daki toplantıda, tıbbi ve aromatik bitkilerde kimyasal kullanılmadan yapılan mücadele yöntemlerinin verimli uygulanabilmesi için bir yol haritası belirlendi. Özel, Antalya'da hem teorik hem de uygulamalı eğitimler düzenlenerek çiftçilerin bu teknikleri benimsemesinin sağlanacağını aktardı. ÇEVRE DOSTU TARIM ÜRETİCİ VE TÜKETİCİ İÇİN KRİTİK Seda Özel, kimyasalsız üretimin hem çevreye duyarlı hem de ihracata uygun tarım uygulamalarını yaygınlaştıracağını vurguladı. Bu yeni yöntemler, üreticilerin ekonomik verimliliğini artırırken tüketicilere de daha sağlıklı ürünler sunulması için kritik öneme sahip olacak.

Pompeipolis’te 1.800 Yıl Öncesinin Beslenme İzleri Aranıyor Haber

Pompeipolis’te 1.800 Yıl Öncesinin Beslenme İzleri Aranıyor

KASTAMONU (İHA) - Kastamonu’nun Taşköprü ilçesinde bulunan Pompeipolis Antik Kenti, Zımbıllı Tepe mevkiinde yer alan antik Paflogonya Bölgesi'nin başkenti olarak biliniyor. Bölgedeki kazılarda, Roma dönemine ait bir villada yaşayan insanların beslenme şekilleri ile o dönemde var olan böcek çeşitleri araştırılıyor. Karabük Üniversitesi’nden Doç. Dr. Mevlüt Eliüşük’ün başkanlığında yürütülen kazılarda, yaklaşık bin 600 metrekarelik Roma villasında bulunan tuvalet kanalı ve mutfak alanındaki kalıntılar detaylı bir şekilde inceleniyor. Bartın Üniversitesi’nden Dr. Mustafa Nuri Tatbul’un yürüttüğü arkeobotanik çalışmalar kapsamında, toprak örnekleri laboratuvar ortamında analiz edilerek bin 800 yıl önce tüketilen tahıllar, baklagiller ve meyve türleri belirlenmeye çalışılıyor. Tatbul, "Bu çalışmanın kapsamında yerleşimdeki villada bulunan çöp çukuru, yanık alanlar, mutfak alanı, depolama alanı, su sistemi, kanalizasyon gibi ortamlardan örnekler alıyorum ve toprak örneklerine suda yüzdürme yöntemini uyguluyorum ve bitki kalıntılarını ayırıyorum. Bu ayırdığım bitki kalıntıları aracılığı ile yerleşimin beslenme alışkanlıklarını anlamaya çalışıyorum. Bu birinci amacım. Bu çalışmanın sonucunda da yerleşkedeki insanların kullandıkları tahıllar, baklagiller, meyve türleri gibi bitkileri, yani ekonomik önemi olan bitkileri değerlendirerek yerleşimin ekonomisini anlamaya çalışıyorum. Aynı zamanda üretim, tüketim, atık gibi davranışları da gözlemleyebiliyoruz, tanımlayabiliyoruz" açıklamasında bulundu. Şimdiye kadar yaklaşık 50 farklı bitki türü tespit edilirken, kazılarda bin 800 yıl öncesine ait olduğu düşünülen bir arı fosiline de rastlandı. Ayrıca, çevresel koşulları anlamak amacıyla geçmiş dönemden günümüze kadar ulaşan böcek türleri de inceleniyor. Bu araştırmalar sayesinde, antik dönemin beslenme kültürü ve iklim şartları hakkında önemli verilere ulaşılması hedefleniyor.

Saros Körfezi’nde Kaçak Yapılara Geçit Yok Haber

Saros Körfezi’nde Kaçak Yapılara Geçit Yok

EDİRNE (İHA) - Edirne Valisi Yunus Sezer, Saros Körfezi’nde kaçak yapılaşma ve ruhsatsız turizm işletmelerine kesinlikle izin verilmeyeceğini vurguladı. Devecihan Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen toplantıda konuşan Sezer, "Dünyada az bulunan bir bölgeye sahibiz. Saros Körfezi'nin kıyı şeridi ve köylerindeki yapılaşma faaliyetlerinde ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. Birinci meselemiz kaçak yapılaşmadır. Gelecek nesillere güzel bir doğa, çevre ve tabiat bırakmamız gerekiyor. Kaçak yapılaşma, tarım arazilerinin ve doğal güzelliklerin geri döndürülemez şekilde yok olmasına neden oluyor" ifadelerini kullandı. "TARIM ARAZİLERİ BÜYÜK TEHDİT ALTINDA" Plansız yapılaşmanın tarım alanlarına verdiği zarara dikkat çeken Sezer, "Hazreti Adem'den beri tarım arazisi olan bir alan, birkaç kişi tarafından plansız şekilde yapılandırılıyor ve tarım arazisi olmaktan çıkıyor. Bu sadece yasal değil, aynı zamanda vicdani bir sorumluluk. Herkesin bu konuda duyarlı olması gerekiyor" dedi. KAÇAK YAPILAR YIKILIYOR Sezer, geçen yıl çok sayıda kaçak yapının yıkıldığını hatırlatarak, vatandaşları doğru bilgilendirmenin önemine dikkat çekti. "Doğayla iç içe yaşama hayaliyle yer satın alan insanlar, yanlış yönlendirmeler sonucu mağdur oluyor. Binlerce insan cezai yaptırımlarla karşılaşıyor ve yapılar yıkılıyor. Bu sürecin önüne geçmek için hep birlikte çalışmalıyız" diye konuştu. DENETİMLER SIKILAŞACAK Kaçak yapılaşmayla mücadele için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve diğer ilgili kurumlarla birlikte çalıştıklarını belirten Sezer, 2024 yılında denetimlerin artarak devam edeceğini söyledi. Amaçlarının hem doğayı korumak hem de vatandaşların mağdur olmasını engellemek olduğunu ekledi. RUHSATSIZ İŞLETMELERE TAVİZ YOK Vali Sezer, ruhsatsız turizm işletmelerinin hem güvenlik hem de kalite açısından ciddi riskler taşıdığını belirtti. "İlçe kaymakamlıkları ve İl Kültür ve Turizm Müdürlüğümüz aracılığıyla tespitlerimizi yapıyoruz. İşletme sahipleri ya ruhsat alacaklar ya da işletmelerini kapatacaklar. Kaçak işletmelerle ilgili mahkeme kararları doğrultusunda kaldırma işlemlerini gerçekleştireceğiz" dedi. YEREL İŞ BİRLİĞİYLE KAÇAK YAPILARA ENGEL Kaçak yapılaşmayı önlemek için muhtarlar ve yerel yönetimlerle iş birliği yapacaklarını söyleyen Sezer, "Yapılaşma daha başlamadan önce muhtarlar ve belediyelerden bilgi alınacak, izinsiz yapıların inşasına müsaade edilmeyecek. TREDAŞ elektrik bağlarken kaymakamlık onayı alacak, DSİ de aynı hassasiyeti gösterecek. İnsanlarımızı meşru ve yasal alanlara yönlendirerek destek olmalıyız" dedi. Doğal güzellikleri korumak için herkesi duyarlı olmaya davet etti.

Antalya Gelir ve Gecelemede Turizmin Lideri Haber

Antalya Gelir ve Gecelemede Turizmin Lideri

ANTALYA (İHA) - Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Yusuf Hacısüleyman, "2024 Yılı Değerlendirmesi ve 2025 Yılı Öngörüleri" başlıklı toplantıda Antalya’nın turizmdeki güçlü konumuna dikkat çekerek, kişi başı turizm gelirinin 979 dolar olduğunu belirtti. Türkiye’nin toplam turizm gelirinin 50 milyar dolar olduğunu vurgulayan Hacısüleyman, bu gelirin 17,5 milyar dolarının Antalya’dan sağlandığını açıkladı. GECELEME ORANLARINDA TÜRKİYE’NİN ZİRVESİ Türkiye genelindeki 203 milyon gecelemenin yüzde 46’sının Antalya’da gerçekleştiğini ifade eden Hacısüleyman, "Rusya, Ukrayna savaşı Trump'ın gelişiyle ateşkesle sonuçlanırsa turizm sayıları açısından büyük bir artışa sebep olabileceğini biliyoruz. Çünkü Karadeniz hava sahası açılacak. Rusya ve Ukrayna hava sahası açılacak. Tahminimiz, ateşkes durumunda turist sayısının 20 milyona ulaşacağı yönünde. Ateşkes olmazsa turist sayısı bir miktar artacaktır, yüzde altıyla sekiz arasında artacağını öngörüyoruz" dedi. Turist başına harcama miktarının ve geceleme oranlarının kentin turizm gücünü gösterdiğini ekledi. TARIM VE SANAYİDE ANTALYA’NIN KONUMU Antalya’nın tarım sektöründeki payına değinen Hacısüleyman, sebze üretiminde yüzde 6, meyve üretiminde yüzde 2,3, süs bitkilerinde yüzde 13,6 ve sera alanlarında yüzde 41’lik bir paya sahip olduklarını hatırlattı. Sanayideki payın ise yüzde 10 civarında olduğuna işaret ederek, bu alanda gelişime ihtiyaç olduğunu söyledi. KONUT PİYASASI VE GÖÇ Antalya’da konut satışlarının yüzde 35’inin yabancılara yapıldığını ve metrekare fiyatlarının 39 bin lira ile Türkiye ortalamasının üzerinde olduğunu belirtti. Yıllık 60 bin kişilik nüfus artışının altyapı sorunlarına neden olduğunu ifade etti. DEMİRYOLU VE ULAŞIMDA 2025 ÖNGÖRÜLERİ Antalya’ya demiryolu projesinin önemine dikkat çeken Hacısüleyman, hem ihracat hem de yolcu taşımacılığı açısından bu projenin kritik olduğunu söyledi. 2025 yılı için iç talep büyümesinde yavaşlama ve ihracatta toparlanma öngörülüyor. EXPO ALANI İÇİN YENİLİKÇİ PROJELER EXPO 2016 alanının verimli şekilde değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Hacısüleyman, bu alanın fuar, kongre, bilim parkı veya kültür merkezi gibi projelerle turizme kazandırılması gerektiğini belirtti. "Antalya’nın önde gelen kuruluşlarının, büyük sivil toplum kuruluşlarının ve belediyelerimizin birlikte hareket ederek bu alanı değerlendirmesi gerekiyor. Şehrin yararını düşünelim. Amacımız kâr gütmek olmamalı. Antalya'ya hizmet için yapılacak projelerle bu alan çok büyük bir değer haline gelebilir. İlla bir yerden para kazanmak zorunda değilsiniz, bizim Antalya Kültür Sanat’ta yaptığımız gibi kültür ve sanatı da finanse etmemiz doğru bir yaklaşım olur diye düşünüyorum" dedi.

Başkan Aras: Haber

Başkan Aras: "Muğla'nın Artan Nüfus Yükü İçin Kent Vergisi Şart"

MUĞLA (İHA) - Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, Ankara’da düzenlenen Türkiye Belediyeler Birliği’nin (TBB) 6. Uluslararası Dirençlilik Kongresi’nde konuştu. "Sürdürülebilir Güçlü Gelecek" temasıyla düzenlenen kongrede, Muğla’nın yaz aylarında artan nüfusuyla yaşadığı sorunları ve çözüm önerilerini paylaştı. Başkan Aras, turizm sezonunda Muğla'nın nüfusunun yerli ve yabancı turistlerle 7-8 milyona ulaştığını ifade ederek, bu yoğunluğun altyapı, su ve trafik gibi hizmetlere ciddi bir yük bindirdiğini vurguladı. Bu yükü hafifletmek için "Kent vergisi çıkarılmalı" önerisinde bulunan Aras, belediyelerin bu konudaki çalışmaları sunduğunu belirtti. KENT VERGİSİ ÇIKARILMALI Aras, hızlı kentleşmenin birçok sorunu beraberinde getirdiğini söyleyerek, Birleşmiş Milletler’in 2050 yılında dünya nüfusunun yüzde 68’inin kentlerde yaşayacağını öngördüğünü hatırlattı. Aras, "Gerekli önlemleri alıp dirençli kent oluşturma konusunda çalışma yapmamız gerekmektedir. Dirençli kent sadece günümüzdeki sorunları çözmek anlamında değil, aynı zamanda kentleri geleceğe hazırlamak anlamında da kullanılıyor. Muğla’nın yüzde 68’ine maden arama ruhsatı verilmiş durumda. Doğamızı korumak için doğal afetlerin yanı sıra maden sahalarına karşı da mücadele ediyoruz. Dirençli kentler oluştururken, sosyal eşitsizliklerin giderilmesi de büyük önem taşıyor. Belediyelerimiz, bu eşitsizlikleri azaltmak için çeşitli projeler üzerinde çalışıyor" dedi. MUPA: VERİ TABANLI PLANLAMA VE POLİTİKA GELİŞTİRME Muğla Planlama Ajansı (MUPA) aracılığıyla ilin tarım, turizm ve doğal güzelliklerini korumaya yönelik planlama çalışmalarına devam ettiklerini belirten Aras, her şeyin temelinin planlama olduğunu belirtti. "Muğla Planlama Ajansı üzerinden veri topluyoruz ve o verileri işliyoruz. Bunları karar destek mekanizmalarına ve politikalara çeviriyoruz. Dirençli kent vizyonu için de MUPA’nın çalışmalarından faydalanacağız" diye ekledi. MUĞLA’NIN SU SORUNUNA DENİZDEN ARITMA ÇÖZÜMÜ Başkan Aras, su krizine karşı belediyenin attığı adımlara da değindi. Muğla’da yaşanan su sıkıntısını çözmek için deniz suyunu arıtarak kullanılabilir hale getirecek bir tesis kurmayı planladıklarını söyledi. İlk etapta günlük 21 metreküp su üretecek şekilde tasarlanan tesisin, modüler bir yapıda olduğu için kapasitesinin artırılabileceğini ifade etti. Su şebekelerindeki eski boru hatlarının yenilenmesi için yaklaşık 270 milyon liralık yatırım yapıldığını ve arıtma tesislerine geri dönüşüm mekanizmaları entegre edildiğini belirtti. Aras, "Yaptığımız arıtma tesislerinin hepsine geri dönüşüm mekanizmaları yerleştiriyoruz. Bu mekanizmayla gri suyu birçok alanda kullanıyoruz. Bizim suyumuz artık kritik seviyede, tüm ihtimalleri değerlendirmeliyiz" dedi. KENT VERGİSİ VE DİRENÇLİ ŞEHİRLER GÜNDEMDE Başkan Aras, kent vergisinin Muğla gibi turizm yükü ağır olan şehirler için bir gereklilik olduğunu belirtti. Yerli halkın konforu için kullanılan altyapı ve kaynaklardan turistlerin de faydalandığını ancak belediyeye bu konuda hiçbir geri dönüş olmadığını ifade ederek, kent vergisinin bu dengeyi sağlayabileceğini dile getirdi. Dirençli kent vizyonuyla sosyal eşitsizliklerin giderilmesi, çevrenin korunması ve geleceğe dönük stratejik planlamaların öncelikli hedefleri arasında olduğunu ekledi.

Alanyalı Turizmcilerden Petrol Tesisine Tepki Haber

Alanyalı Turizmcilerden Petrol Tesisine Tepki

ANTALYA (İHA) - Alanya’daki Aytemiz Petrol Dolum-Dağıtım Tesisleri’nin kapasite artırımı planı, turizm ve tarım sektörü temsilcilerinin tepkisini topladı. Kleopatra Otelciler Derneği Başkanı Servet Şakiroğlu, 2017 yılında tesisin büyütülmesiyle ilgili açtıkları davanın olumsuz ÇED raporu ve bilirkişi görüşleri doğrultusunda lehlerine sonuçlandığını hatırlatarak, "Bu projenin büyütülmesi, Alanya turizminin ve tarımının geleceğini baltalayacak bir adımdır. Tesisin kapasite artış projesi turizm kenti Alanya' nın doğasına, ekonomisine ve imajına zarar verecek bir projedir. Tesisin mevcut kapasitesi zaten tartışma konusuyken, büyütülmesi asla kabul edilemez" dedi. "TURİZM VE TARIM İÇİN KRİTİK BİR MESELE" Şakiroğlu, konunun yalnızca turizmi değil, aynı zamanda tarımı da yakından ilgilendirdiğini ifade ederek, "Büyütme planı asla gündeme bile alınmamalıdır. Bu tesisle ilgili zaten yıllardır diken üstündeyiz. Turizm kenti Alanya'nın marka değerini düşürecek bu projeye sessiz kalmamız mümkün değil" ifadelerini kullandı. "BİRLİKTE HAREKET ETMEK ŞART" Tesisin genişletilmesine karşı sessiz kalmayacaklarını belirten Şakiroğlu, kamuoyunu bilgilendirmeye devam edeceklerini ve bu süreçte tüm paydaşlardan destek beklediklerini dile getirdi. "Bu meselede geri adım atmayacağız. Alanya Belediyesi, Ticaret Odası, tüm siyasi partiler, oda ve dernekler, üniversiteler ve çevrecilerden bu konu ile alakalı olarak destek bekliyoruz. Hep birlikte hareket etmeliyiz. Bu yalnızca turizmi değil, tarımı da tehdit eden bir meseledir. Turizmin kalbinde böylesine bir tehlikeye karşı duracağız" dedi. "GELECEK İÇİN ORTAK BİR DURUŞ GEREKİYOR" Tüm kesimlerin bu konuda iş birliği yapması gerektiğini belirten Şakiroğlu, "Bölgedeki zeytin, muz ve avokado üreticileri de bu süreçten olumsuz etkilenecek. Bu yüzden sadece turizmciler değil, tarımla uğraşan tüm üreticiler de bu meselede tavrını ortaya koymalı" dedi.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
TOURISMJOURNAL En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.