Hava Durumu

#Ordu

TOURISMJOURNAL - Ordu haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ordu haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Ordu, 43 Kilometrelik Sahil Yoluyla Turizmin Gözdesi Oldu Video Galeri

Ordu, 43 Kilometrelik Sahil Yoluyla Turizmin Gözdesi Oldu

Ordu'nun Perşembe ilçesinden Fatsa ilçesine kadar uzanan 43 kilometrelik sahil yolu, deniz ve doğa manzarasıyla yerli ve yabancı turistlerin gözdesi haline geldi. Karadeniz'in mavisiyle yemyeşil doğayı buluşturan güzergâh, sürücülere ve yolculara keyifli bir yolculuk sunuyor. Karadeniz Sahil Yolu Projesi kapsamında Altınordu'dan Fatsa'ya uzanan çevre yolunun 2006 yılında hizmete girmesiyle Perşembe-Fatsa hattında trafik yoğunluğu azaldı. Ancak bir tarafında deniz, diğer tarafında orman manzarası bulunan sahil yolunda yapılan iyileştirme çalışmaları sonrası bölge yeniden ilgi odağı oldu. Sürücü ve yolcular, yeşil ile mavinin kucaklaştığı bu güzergâhta keyifli anlar geçiriyor. Yol üzerinde bulunan Tarihi Yason Kilisesi, Hoynat Adası ve Timsah Adası da ziyaretçilere tarihi ve doğal güzellikleri bir arada sunuyor. 43 kilometrelik Perşembe-Fatsa sahil yolu, deniz ve orman manzarasının iç içe geçtiği doğası, tarihi noktaları ve sakin atmosferiyle Karadeniz'in en özel rotalarından biri olarak ziyaretçilerini kendine hayran bırakmaya devam ediyor. "Karadeniz'in en uzun turizm yolu" Perşembe Belediye Başkanı Cihat Albayrak, yolun bölge turizmine büyük katkı sağladığını belirterek, "Resmiyette sahil yolu, halk arasında ise ‘nostalji yolu' olarak biliniyor. Burası sadece Ordu'nun değil, Karadeniz Bölgesi'nin en uzun turizm yolu. Hoynat Adası ve Yason Burnu, güzergâhın cazibesini daha da artırıyor. Ayrıca Perşembe ilçe merkezindeki atık su arıtma kolektör terfi merkezinin ihalesi tamamlandı. Bu sayede inşallah yakın zamanda ilçemizin sahilinde mavi bayraklı plajlar göreceğiz" dedi. "Doğallığı bozulmamış, kıyısı korunmuş bir bölge" Sakin Şehir unvanına sahip Perşembe'nin her yıl yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çektiğini belirten Başkan Albayrak, "Ordu'da yılda yaklaşık 1 milyon turist ağırlanıyor, bunların 800 bini Hoynat Adası'nı ve Yason Burnu'nu ziyaret ediyor. Sahil yolu, doğallığı bozulmamış, kıyı dokusu korunmuş manzarasıyla ziyaretçilerine eşsiz bir deneyim sunuyor" diye konuştu. "Her gelişimde yeniden aşık oluyorum" Ordulu ancak İstanbul'da yaşayan Ömer Kulaç, sahil yolunun manzarasına hayran kaldığını dile getirerek, "Yolun manzarası muhteşem. Denizi, yeşilliği ve temiz havasıyla büyülüyor. Yol üzerinde durup manzaranın tadını çıkarıyoruz. Her geldiğimde adeta yeniden aşık oluyorum" ifadelerine yer verdi. "Çok beğendik, tekrar gelmek istiyoruz" Azerbaycan'dan gelen Rashad Rahmanova ise ilk kez geldikleri Ordu'nun doğal güzelliğine hayran kaldıklarını söyledi. Rahmanova, "İlk kez geldik, yolları, doğası ve yeşilliğiyle harika bir yer. Ordu'yu çok beğendik, tekrar gelmek istiyoruz" diye konuştu. Eşi Ayten Rahmanova da güzergah üzerindeki manzara ve doğal güzelliklerin kendilerini cezbettiğini kaydetti.

Ordu, Gölköy Uluvahta Yayla Göleti’yle Turizme Yeni Soluk Getiriyor Haber

Ordu, Gölköy Uluvahta Yayla Göleti’yle Turizme Yeni Soluk Getiriyor

Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler’in hem kuraklığa karşı önlem almak hem de tarım, hayvancılık ve turizme hizmet etmesi amacıyla çalışmalarını başlattığı Gölköy Uluvahta Yayla Göleti'nde sona gelindi. Gölette incelemelerde bulunan Başkan Güler, "Çok yönlü ve çok fonksiyonlu bir göleti Ordu’muza kazandırdığımız için mutluyuz. Burası Giresun’un, Tokat’ın ve Sivas’ın tercih ettiği bir yer olacak" dedi. Ordu Büyükşehir Belediyesi Gölköy ilçesine bağlı Uluvahta Yaylası'nda inşa edilen göleti turizme kazandırmak için çalışmalarını sürdürüyor. Büyükşehir Belediyesi ekipleri göl ve çevresinde kamelya kurulumu, ağaçlandırma ve peyzaj çalışmalarına ise aralıksız devam ediyor. Gölköy Uluvahta Yayla Göleti'nde sürdürülen çalışmaları yerinde inceleyen Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler, Uluvahta’ya kazandırılan göletin bölgenin cazibe merkezlerinden bir tanesi olacağını söyledi. "Gölköy’e yeni bir güzellik katacak" Göletin tarımdan turizme çok yönlü bir çalışma olduğunu, muhtemel yangınlarda itfaiye ve helikopter için su kaynağı olacağını aktaran Başkan Güler, şöyle konuştu: "19 ilçemizin 19’u da birbirinden güzel. Gölköy Uluvahta’da tam bir tabiat harikası. Yayladaki alan daha evvel boş bir alandı. Uluvahta Yayla Göleti ile bu alanı çok daha güzel bir alana çevirdik. Burası hem piknik alanı hem festival alanı aynı zamanda kış festivallerinde de donması ile adeta bir buz pistine dönüşüyor. Burası Giresun’un, Tokat’ın ve Sivas’ın tercih ettiği bir yer. Dolayısıyla burası artık hem balık tutulan, güzel zaman geçirilebilecek ve durgun su sporları yapılacak bir alan olacak. Çevre düzenlemeleri ile de burası çok daha güzel olacak ve Gölköy’ümüzün güzelliğine güzellik katacağız. Bir diğer yandan da muhtemel bir yangında helikopterlerin ve itfaiyelerin su almasına imkan sunacağız. Bu anlamda da çok güzel bir kaynak olacak. Çok yönlü ve çok fonksiyonlu bir göleti Ordu’muza kazandırdığımız için mutluyuz, hayırlı olsun."

2 Milyar Yıllık Yazkonağı Mağarası Turizme Kazandırılıyor Haber

2 Milyar Yıllık Yazkonağı Mağarası Turizme Kazandırılıyor

Ordu’nun Ünye ilçesinde bulunan ve geçmişi 2 milyar yıl öncesine dayandığı tahmin edilen Yazkonağı Mağarası turizme kazandırılıyor. Türkiye’nin önde gelen mağaracılık ekibi Anadolu Speleoloji Grubu Derneği (ASPEG) ile belediye arasında imzalanan protokol ile 2 milyar yıllık Yazkonağı Mağarası’nın turizme kazandırılması için çalışma başlatıldı. Protokolün ardından ekip, birlikte mağaraya giderek incelemelerde bulundu. Yaklaşık 1 kilometre uzunluğunda olan mağaranın yapısını inceleyen ekip, mağara ile ilgili rapor hazırlayacak. "Burası ilimiz için çok önemli bir mağara" İl Kültür ve Turizm Müdürü Uğur Toparlak, Ordu’nun turizm çeşitliliği açısından çok zengin, doğa turizminde de öne çıkan bir şehir olduğunu söyledi. Bu mağaranın turizme kazandırılmasının önemine değinen Toparlak, "Yaz Konağı Mağarası'nda MTA tarafından mağara araştırmaları yapıldı. Ordu’da 40’ın üzerinde mağara araştırması yapıldı. Turizm açısından sarkıt ve dikitlerini tamamlamış iki tane mağara öne çıktı; biri Yazkonağı Mağarası, diğeri Topçam Mağarasıydı. Dolayısı ile burası çok önemli bir mağara, turizme açılması her anlamda hazırlanan bir mağara. Buradan başlayarak Ordu’nun turizm çeşitliliğini, turist ve misafir sayısını artırmak arzusundayız" diye konuştu. Şelaleler Şehri Ordu Derneği (ŞELORDER) Başkanı Prof. Dr. Mehmet Yılmaz, hedeflerinin şelale rotalarıyla mağaraları birleştirebilmek olduğunu ifade ederek, "Bunun için 4 yıldan fazla sürerdir irtibat halinde olduğumuz Anadolu Speleoloji Grubu Derneği (ASPEG) var. Çok önemli bir mağara derneği ve ülkemizde de buldukları turizme ve doğa sporlarına kazandırdıkları çok değerli alanlar var. Yazkonağı Mağarası’nda yapacağımız incelemelerin ardından yol haritamıza belirleyeceğiz" ifadelerine yer verdi.

TÜRSAB: Doğu Karadeniz Turizminde Ağustos Hareketli Geçecek Haber

TÜRSAB: Doğu Karadeniz Turizminde Ağustos Hareketli Geçecek

TÜRSAB Doğu Karadeniz Bölge Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Tuna, geçen yıl ile bu yıl arasında turizm açısından büyük bir fark olmadığını Ağustos ayında rakamların artacağını belirtti. Bu sezon İran-İsrail savaş döneminde uçaklarda doluluk oranlarında düşüş yaşandığını bugünlerde ise arttığına dikkat çeken Tuna, "Şehrimize inen dış hat uçak sayılarında geçen seneye göre bir değişiklik yok. Savaş döneminde doluluk oranlarında düşüş yaşanmıştı ancak bugün uçakların doluluk oranları yüzde 85-90 bandında. Ağustos ayında bu rakamların daha da artmasını bekliyoruz. Öngörümüz, yalnızca Trabzon'a günlük 36-37 dış hat uçuşunun gerçekleşeceği yönünde" dedi. Arap turistlerin favorisi: Uzungöl ve Ayder Ortadoğulu turistlerin bölgeye yoğun ilgisi olduğunu belirten Tuna, "Uzungöl bizim markamız. Trabzon, Doğu Karadeniz'in turizm başkentidir. Bugün Arap turistler Uzungöl'e, Ayder'e, Ordu-Giresun'a ve hatta Batum'a günübirlik gidip geliyorlar. Rize'ye inen turistler de sıklıkla Trabzon'a geliyor" diye konuştu. Kış turizminin sadece kayakla sınırlı tutulmaması gerektiğini vurgulayan Tuna, "Kış turizmini sadece kayak olarak ele almak hata olur. Fuar, kongre, etkinlik ve kültür turları gibi birçok alternatif geliştirilebilir. Örneğin Uzungöl, kışın kapalı. Bu durum pazarlama eksikliğinden kaynaklanıyor. Neden Uzungöl kışın da açık olmasın?" ifadelerini kullandı. Avrupalı turist sayısındaki düşüş algısı Batılı turistlerin azaldığı yönündeki algıya da değinen Tuna, "Yıllar önce Avrupalı turistler butik turlarla bölgeye geliyordu. Bugün Trabzon'un kayıtlı yatak kapasitesi 30-31 bin civarında, kayıt dışını saymıyoruz bile. Bu kapasite geçmişte yoktu. Dolayısıyla bugünkü tabloyu arz-talep dengesi belirliyor. Şu anda Ortadoğulu turistler bölgemizi yoğun olarak tercih ediyor. Ancak bu, Avrupalı turistlerin gelmediği anlamına gelmiyor. Hâlâ Almanya gibi ülkelerden direkt uçuşlar var, Avrupalı turistler de geliyor. Ancak sayı Ortadoğulu turistlerle kıyaslandığında geri planda kalıyor" şeklinde konuştu. Dış hatlar otopark alanı büyük sorun Dış hatlar otopark alanında ciddi sorunlar olduğuna dikkat çeken Tuna, "Havalimanımızın yetersizliği nedeniyle özellikle dış hatlar otopark alanında acil bir çözüm üretilmesi gerekmektedir. Devlet Hava Meydanları İşletmesi'nin bu konuda hızlıca adım atması şarttır. Gelen grup misafirlerimiz, otobüslerine ulaşabilmek için 600-800 metre yürümek zorunda kalıyor. Havalimanındaki bu yetersizliğin bedelini ne yazık ki turizmciler ödüyor. Şehrimizde 'Bunu yaptık, bu şekilde oldu' şeklinde bir yaklaşım söz konusu; ancak bunun faturasını özellikle turizm seyahat acentelerine kesemezsiniz. Bu konuda ciddi sorunlarımız var. Bunları yetkililere aktarıyoruz, görüşmeler yapıyoruz ve çözüm bekliyoruz. Sorunlarımızı kamuoyu önünde dile getirmek istemiyoruz ancak artık acilen bir düzenleme yapılması gerekiyor. Özellikle dış hatlar terminalinin tamamlanmasının ardından, gelen grup misafirlerin transfer araçlarına rahatça ulaşabileceği bir alan oluşturulmalıdır. Seyahat acentelerimizin otobüslerinin yolcu alımını güvenli ve düzenli şekilde gerçekleştirebileceği bir alan ihtiyacı aciliyet arz etmektedir" dedi.

Güney Koreli Gezgin Mhyochi Karadeniz Turu İçin Trabzon’da Haber

Güney Koreli Gezgin Mhyochi Karadeniz Turu İçin Trabzon’da

Sosyal medyada "Mhyochi" adıyla tanınan Güney Koreli gezgin Hyojeong Park, yürüyerek sürdürdüğü Türkiye turu kapsamında Trabzon'a geldi. Türkiye'nin gördüğü en misafirperver ülke olduğunu söyleyen Park, üçüncü gelişi olduğunu ve annesini de getirmek istediğini belirtti. Türkiye'de bir süredir farklı şehirleri yürüyerek gezen ve sosyal medyada yayın yapan 26 yaşındaki Güney Koreli Hyojeong Park'ın son durağı Trabzon oldu. Samsun'dan yola çıkan Park, Ordu ve Giresun'u geçtikten sonra Trabzon'a ulaştı. Bu süreçte seyahatini takipçilerine anlık olarak yansıtan Hyojeong Park, Trabzon'un ardından yola devam edeceğini belirtti. "Türkiye'ye üçüncü gelişim" Türkiye'ye bir ay önce geldiğini ve üçüncü gelişi olduğunu söyleyen Park, "Türkiye'yi, yemeklerini, insanlarını ve havasını gerçekten çok seviyorum. Bu benim üçüncü gelişim ama Karadeniz Bölgesi'ne ilk gelişim. Daha önce İstanbul, Bursa, İzmir, Denizli, Fethiye, Antalya, Ankara, Eskişehir, Nevşehir, Kayseri, Samsun, Ordu gibi şehirleri gezdim. Seyahatime Samsun'dan başladım. Karadeniz Bölgesi'nin en büyük şehirlerinden biri ve tarihi hakkında bilgi edinmeyi de sevdiğim için Samsun'dan başlamayı tercih ettim. Orası Atatürk'ün Kurtuluş Savaşı için ayak bastığı yer. Bu yüzden 'Tamam, bu başlamak için oldukça iyi bir yer' dedim. Sonra doğu kıyı şeridini takip ederek Trabzon'a ulaştım ve yola devam edeceğim" dedi. "Türkiye gördüğüm en misafirperver ülke" Bugüne kadar 38 ülke gezdiğini belirten Park, Türkiye'de vatandaşlar tarafından iyi karşılandığını söyledi. Park, "Türkiye'yi çok seviyorum. Türkiye ziyaret etmekten en fazla keyif duyduğum ülkelerden biri. Sadece havası ve yemeği yüzünden değil, misafirperverliği de en iyisi. Şu ana kadar 38 ülke gezdim ama Türkiye, yaşadığım tüm misafirperverlikler arasında en iyi ülke" diye konuştu. "Türkiye ve Güney Kore kardeş ülke" Güney Kore ile Türkiye'nin kardeş ülke olduğunu söyleyen gezgin, "Aslında Güney Kore ve Türkiye kardeş ülke. Bu yüzden Türkiye bizim için bilinmeyen bir ülke değil, birbirimizi çok iyi tanıyoruz. Ve her zaman geri gelmek istememin nedenlerinden biri buydu ve ayrıca gezi listemde Kapadokya'ya gitmek ve balon turuna katılmak vardı. Bu aslında üçüncü Türkiye seyahatime geri dönmemin ilk nedeniydi. Ama bu Karadeniz yolculuğundan sonra sanırım tekrar geri geleceğim. Annemi bile getirmek istiyorum. Bence o da çok sevecek" ifadesini kullandı. "Takipçilerim bana Karadeniz'e gitmem gerektiğini söyledi" Karadeniz Bölgesi'ni gezmeye nasıl karar verdiğini de anlatan gezgin, "Aslında Karadeniz Bölgesi hakkında hiçbir fikrim yoktu ve Kapadokya'daydım, canlı yayın yapıyordum. Türk izleyicilerim bana 'Mhyochi, Karadeniz Bölgesi çok güzel. En azından gidip denemelisin' diyorlardı. Ben de bazı büyük şehirleri seçiyordum ve 'Bunu bir tür eğlenceli meydan okumaya dönüştürmek istiyorum' diye düşünüyordum. Araba sürmenin büyük hayranı değilim. Yürümeyi sevmemin nedeni, manzaraları daha yavaş görebilmem ve burada insanlarla karşılaşabilmem. Onlar da beni bazen çay veya yemeğe davet ediyorlar. Ben de 'Tamam, bu benim için Karadeniz Bölgesi'nin gerçek yüzünü keşfetmek ve belki de bu yolculuğu izleyicilerimle paylaşmak için aslında iyi bir yol' diye düşündüm" dedi. "Tek başıma yolda olmak beni burada zorlamadı" Tek başına yollarda olmanın bulunduğu süreçte kendisini çok zorlamadığını belirten Park, "Bence birçok insan bu tür şeyler hakkında benim için endişeleniyordu. Çok tehlikeli olduğunu söyleyemem ama her zaman küçük bir olasılık vardır. Sonuçta dünyada iyi insanlar olduğu gibi kötü insanlar da var. Ama hiçbir zaman burada tehlikeli herhangi bir durum hissetmedim. Birçok belediye veya yetkili bana yardım ediyor ve ben onlara gerçekten teşekkür ediyorum. Tehlikeli olan tek şey buranın yemekleri. Çünkü yemekler çok güzel, gittikçe kilo alıyorum" diye konuştu. "Türkiye'de benim beş ailem var" Türkiye'ye geldiği süreçte çok iyi insanlarla tanıştığını ifade eden Park, "Yaklaşık beş tane ailem var. Türk ailem, onlara ailem diyorum. Çünkü otel bulamadığmda beni evlerine davet ettiler. Evlerinde kaldım, kahvaltı hazırladılar. Beni karavan kamplarına davet eden ailelerle tanıştım. Yolculuğum boyunca birçok farklı aileyle tanıştım ve bu yaşadığım en ilginç anlardan biriydi. Türkiye'de yaşayan insanlarla tanışmak ve onların sevgisini ve misafirperverliğini deneyimlemek çok güzeldi. Benim için bu tüm gezinin en iyi anıydı" şeklinde konuştu. "Bir sonraki hedefim Likya Yolu'nu yürümek" Karadeniz Bölgesi'ni yürüdükten sonra hedefinin Türkiye'nin güneybatısındaki Fethiye'den başlayarak Antalya'ya kadar uzanan yaklaşık 520 km uzunluğunda bir yürüyüş rotası olan Likya Yolu'nu yürümek olduğunu belirten 26 yaşındaki içerik üreticisi, "Aslında Karadeniz seyahatimden sonra Türkiye'ye geri gelmek ve başka bir meydan okuma yapmak istiyorum. İnsanlar bana Akdeniz'e gitmemi ve orada Likya Yolu'nu yürümem gerektiğini söylediler. Ancak şu an orada havanın çok sıcak olduğunu. monbahar mevsiminde daha iyi yürüyebileceğimi ifade ettiler. Bu yüzden bir sonraki hedef olarak Likya Yolu'nu yürümeyi çok istiyorum" dedi.

Ordu Kaz Etiyle Yeni Bir Lezzet Keşfetti Haber

Ordu Kaz Etiyle Yeni Bir Lezzet Keşfetti

ORDU (İHA) - Ordu Büyükşehir Belediyesi’nin girişimleriyle kaz yetiştiriciliği kentte yaygınlaşırken, restoranlar da menülerine kaz etini dahil etmeye başladı. Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler, bu çalışmanın hem yeni bir ekonomi oluşturduğunu hem de Ordu’nun kaz etiyle gastronomi alanında öne çıkmasını sağladığını belirtti. Başkan Güler’in 2019’da başlattığı "Kendi Kendine Yeten Şehir" projesi kapsamında tarım ve hayvancılığa verilen destekler sürerken, kaz yetiştiriciliği bu alanda önemli bir yer edindi. Büyükşehir Belediyesi, alım garantisi ile üretilen kazları satın alıp kesimhanede işleyerek satışa hazır hale getiriyor. ORDU RESTORANLARINDA BÜYÜK İLGİ GÖRDÜ Kaz etine restoranların ilgisi üzerine Büyükşehir Belediyesi, işletme şeflerine pişirme ve sunum teknikleri konusunda eğitim verdi. Bu çalışmalar sonucunda Fatsa’daki bir restoran, menüsüne kaz etini ekleyerek büyük ilgi gördü. İşletme, ilk etapta haftada bir gün kaz eti sunmayı planlarken, ilk gün 50-60 kişilik yemeğin yarım saat içinde tükenmesiyle kaz etinin sürekli menüde yer alması gündeme geldi. "ORDU’DA YENİ BİR EKONOMİ OLUŞTURDUK" Kaz yetiştiriciliğinin yaygınlaşmasını sağlayan Başkan Güler, sürecin hem üreticiler hem de tüketiciler için önemli kazanımlar sağladığını belirtti. Güler, "Kaz konusunda Ordu önemli bir atak yaptı. Üretim arttı, kesimhane kurduk. Şimdi de kaz ile ilgili ilimizde yeni yemekler, yeni reçeteler oluşturuluyor. Şu anda kaz tiridi üzerine yemekler yapılıyor. Biz bununla yetinmiyor Kars’a da kaz gönderiyoruz. Ordu’ya yeni bir tat, yeni bir lezzet kazandırdık. İşletme karar almış, her cumartesi kaz eti yapıyor. Bundan sonra da düzenli bir şekilde devam edeceğini düşünüyoruz. Biz de bugün kaz etini tadımladık. Bizlerden tam not aldı. Bu ürün aynı zamanda geçim kaynağı da olacak. Bu sayede yeni bir ekonomi oluşturmuş olduk" dedi. KAZ ETİ YARIM SAATTE TÜKENDİ Kaz etini menüsüne ekleyen restoranın şefi Hasan Yüksek, kaz tiridinin yoğun ilgi gördüğünü belirterek, "Yiyen herkesten olumlu tepkiler aldık. Umarım bütün Ordu halkına bu lezzeti tattırmaya devam ederiz. Verdiği katkılardan dolayı Ordu Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür ederim. Bugün ilk günümüzde 50-60 kişilik bir tirit hazırladık. Yemeğimiz yarım saat içinde tükendi. Şu an haftada bir gün hazırlıyoruz, talebe göre her gün yapabiliriz" dedi. KAZDAN 4-5 FARKLI ŞEKİLDE GELİR ELDE EDİLİYOR Kaz yetiştiriciliği, sadece et üretimiyle sınırlı kalmayıp farklı alanlarda gelir sağlıyor. Üreticiler, kuluçkalık yumurta, civciv, etlik kaz ve kaz tüyü satarak ciddi kazanç elde edebiliyor. Kaz eti gastronomide rağbet görürken, kaz tüyü de tekstil sektöründe değerli bir ürün olarak kullanılıyor.

Hollywood Yıldızları Yason Burnu'nda Buluşacak Haber

Hollywood Yıldızları Yason Burnu'nda Buluşacak

ORDU (İHA) - Ünlü yönetmen Christopher Nolan’ın The Odyssey adlı yeni filminin bir bölümünü Ordu’nun Perşembe ilçesinde bulunan Yason Burnu’nda çekeceği duyuruldu. 2026'da vizyona girmesi planlanan film, Truva Savaşı sonrası Odysseus’un yolculuğunu konu alıyor. "Christopher Nolan Art & Updates" adlı sosyal medya hesabı, Yason Burnu’ndan sahnelerin filme dahil edileceğini açıkladı. Paylaşımda, Batman serisinin bazı filmleri, Yıldızlararası, Prestij, Başlangıç, Dunkirk, Oppenheimer, Akıl Defteri, Tenet, Süper Man Çelik Adam ve Memento gibi filmlerin yönetmeni Nolan’ın fotoğrafı da yer aldı. Filmin oyuncu kadrosunda Charlize Theron, Tom Holland, Matt Damon, Zendaya, Anne Hathaway ve Robert Pattinson gibi ünlü isimler bulunuyor. BAŞKAN ALBAYRAK: "BÜYÜK BİR GELİŞME" Perşembe Belediye Başkanı Cihat Albayrak, filmin Ordu’da çekilmesini hem il hem de ülke adına önemli bir gelişme olarak değerlendirdi. "Dünyaca ünlü Yönetmen Christopher Nolan'ın filminin bir parçasının Yason Yarım Adası'nda çekileceği ile ilgili haberler var. Yason Yarım Adası'nda 'Altın Post' hikayesinin en önemli ayaklarından bir tanesinin olması nedeniyle ismimizi orada bulmuş olduk. Bu olay çok ciddi ilgi gördü. Biz de bugün Kültür ve Turizm Bakanlığı ile görüştük, olayı yakinen takip ediyorlar. Fakat bununla ilgili kesinleşmiş resmi bir kararın olmaması, biraz beklememizi gerektiriyor" diye ekledi. ORDU’YU DÜNYAYA TANITMA ŞANSI Başkan Albayrak, filmin bölgenin tanıtımı açısından büyük bir fırsat olduğunu belirterek, "Bu önemli bir fırsat, geçen yıllarda ilimizde çekilen bir diziden dolayı ilimizin ne kadar ön plana çıkmış olduğunu görmüş olduk. Bu sefer Yason Yarım Adası'nı ve sakin şehrimiz Perşembe'yi sadece yerelde değil, dünyada tanıtmak için büyük bir fırsat. Bizlerin de bu çalışmada adımızın geçmesi dahi çok önemli iken, 'Resmi olarak açıklama yapıldığında ve bu gerçekleştiğinde neler yapılabilir? İlçemizi, ilimizi ve ülkemizi dünyaya daha iyi nasıl güzel bir şekilde tanıtabiliriz?' diye çalışma yapacağız. Ordu Büyükşehir Belediyemizin Yason'daki çalışmaları gerçekten çok güzeldi. İnşallah bu film resmiyete kavuştuğunda ilimizi güzel günler bekleyecek" dedi. Yason Burnu’nda yaşayan Sevil Ercan, "Müthiş derecede mutluyuz çünkü Yason çok güzel bir nokta. Dünya yıldızlarını da Ordu'ya sevinçle bekliyoruz. Ben aslen Orduluyum, bir süredir Ankara'da yaşıyordum. Denizi çok sevdiğim için buradan ev tuttuk. Ordu çok güzel, Yason da çok özel bir yer. Böyle bir filmin burada çekileceği duyunca çok heyecanlandık, mutlu olduk" diye konuştu. Ordulu Necla Yalta, "Kendisi çok ünlü bir yönetmen, birçok filmini izledik. Bence Ordu'nun tanıtılması, Yason Burnu'nda yatan tarihin, böylesine ünlü bir yönetmen tarafından dünyaya tanıtılması çok önemli. Memleketimize de güzel katkılar sağlayacağını düşünüyorum. Heyecanla bekliyoruz ve gurur duyuyoruz" ifadelerini kullandı. TARİH VE DOĞA BULUŞUYOR Mitolojik Altın Post efsanesinin geçtiği yerlerden biri olan Yason Burnu, antik liman kalıntıları, Rum kilisesi ve deniz feneriyle dikkat çekiyor. Doğal güzellikleri ve tarihi dokusuyla sinema dünyasına ilham veriyor.

Ordu-Giresun Arası 15 Dakikaya Düşüyor Haber

Ordu-Giresun Arası 15 Dakikaya Düşüyor

Karadeniz Sahil Yolu Projesi çerçevesinde inşa edilen Ordu Çevre Yolu’nun ikinci etabında çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor. İlk etabı 2019’da tamamlanarak hizmete giren çevre yolu, Ordu trafiğini önemli ölçüde rahatlattı. Projenin tamamlanmasıyla birlikte, Ordu-Giresun arası 15 dakikaya kadar düşerken, yakıt ve zaman tasarrufu sağlanacak. 2007 yılında projelendirilip 2012’de temeli atılan Ordu Çevre Yolu, toplamda 21,4 kilometre uzunluğa sahip olacak. İkinci etap kapsamında, 6 tünel, 11 çift köprü, 5 tek köprü ve 7 farklı seviyeli kavşak bulunuyor. Çift tüplü ve 440 metre uzunluğundaki Akçetepe-1 Tüneli’nde son çalışmalar 2022’de tamamlanırken, Akçetepe-2 Tüneli'nde inşaat devam ediyor. TRAFİĞİ RAHATLATACAK, ZAMAN KAZANDIRACAK Ordu şehir merkezindeki araç yoğunluğunu azaltan çevre yolu, transit geçişleri hızlandırarak ulaşımı kolaylaştırıyor. İkinci etabın tamamlanmasıyla birlikte, mevcut 40-45 dakikalık Ordu-Giresun ulaşımı 15 dakikaya inecek. Ayrıca, yolun Ordu Üniversitesi ve inşaatı devam eden Ordu Şehir Hastanesi’ne bağlantıları bulunuyor. Bu sayede sağlık hizmetlerine ulaşım da kolaylaşacak. "KARADENİZ BÖLGESİ İÇİN BÜYÜK BİR HİZMET" Altınordu Eskipazar Mahallesi Muhtarı İlhan Karaağaç, projenin önemine vurgu yaparak, "Şu anda bir tane açılacak tünel ile 3-4 tane de köprü kaldı. Devletimiz ödenek gönderdiği sürece burası bitecek. Çalışmalar devam ediyor. Ordu'nun tarihi değişecek çünkü bu yol açıldığında Giresun 15 dakikaya inecek, Trabzon 3 saatten 2 saate kadar düşecek. Bu, uzun yol şoförleri ve vatandaşlar için çok ekonomik olacak. Karadeniz Bölgesi için büyük bir hizmet. Havalimanı da yakın olduğu için aktif bir şekilde kullanılacak" ifadelerini kullandı. "ESKİDEN BATAKLIKTI, ŞİMDİ PARİS GİBİ" Karaağaç, çevre yolunun geçtiği alanların eskiden atıl durumda olduğunu belirterek, "Eskiden buralar atıl vaziyette ve bataklıktı, çakal bile çıkmazdı. Ama şimdi buralar Paris gibi oldu. Allah bu şekilde hizmet getirenlerden ve devletimizden razı olsun. Hizmet geldikçe her şey güzelleşiyor ve değer kazanıyor" dedi. Akçatepe bölgesinde yaşayan Cengiz Atmaca ise, "Ulaşım açısından süre çok kısalacak ve şehir trafiği bir hayli rahatlayacak. Ordu içinde işi olmayan araçlar bu yolu kullanacak. Tüneller yapılıyor ancak biraz uzun sürdü. Şu anda çalışmalar var ancak biraz daha tempolu olursa daha iyi olur" yorumunda bulundu. Ordu Çevre Yolu’nun tamamlanmasıyla birlikte Karadeniz sahilinde daha hızlı, güvenli ve konforlu bir ulaşım sağlanmış olacak.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.