Hava Durumu

#Kktc

TOURISMJOURNAL - Kktc haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kktc haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

KKTC, 10 Ayda 4,5 Milyon Ziyaretçi Ağırladı. Haber

KKTC, 10 Ayda 4,5 Milyon Ziyaretçi Ağırladı.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, "2025’in ilk 10 ayı itibariyle 2 milyon kişi hava yoluyla KKTC’yi ziyaret etti. 2,5 milyon kişi de kara sınırlarından olmak üzere toplam 4,5 milyon kişiyi ağırladık" dedi. Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsü’nün (SMIIC) işbirliği, Ticaret Bakanlığı ve Helal Akreditasyon Kurumu’nun koordinasyonunda düzenlenen 11. Dünya Helal Zirvesi ve Helal Expo 2025, İstanbul Fuar Merkezi’nde başladı. "Helal ticaret diplomatik bir platformdur" Zirvenin açılışında konuşan KKTC Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, helal ticaretin sadece ekonomik bir güç değil, "coğrafyalar arasında köprü kuran, ülkelerin görünürlüğünü artıran ve halkları birbirine yaklaştıran büyük bir diplomatik platform" olduğunu söyledi. Helal Expo’nun, "İslam dünyasının üretim potansiyelini, ticaret vizyonunu ve ortak hedeflerini buluşturan önemli merkez haline geldiğini" ifade etti. "Dünya pazarlarında helal ürünlerin yükselişi yeni iş fırsatları oluşturuyor" Helal ticaretin güven, kalite, etik, izlenebilirlik ve insan sağlığı üzerine kurulu olduğunu belirten Ataoğlu, "Bu değerlerin her biri aynı zamanda ülkelerin marka değerini büyütür. Bugün dünya pazarlarında helal ürünlerin yükselişi yeni iş fırsatları oluşturmakla kalmıyor, ülkelerin imajını güçlendiriyor, kültürel tanıtıma kapı açıyor, insanları bir ülkeyle ilk kez temas ettiren bir pencere haline geliyor. Ticaret, ürünlerin dolaşımı kadar ülkelerin hikayesinin de dolaşımıdır" dedi. "KKTC’de turizm, eğitim ve sağlık sektörleri öne çıkıyor" KKTC’nin potansiyeline değinen Ataoğlu, Helal Expo gibi organizasyonların, ülkelerinin ürün ve hizmet kalitesini göstermek, turizm ve yatırım markasını güçlendirmek, yeni iş ortaklıkları kurmak ve uluslararası ilişkileri derinleştirmek için önemli fırsatlar sunduğunu belirtti. Ataoğlu, KKTC’nin 2025 yılı turizm verilerine ilişkin de bilgi paylaştı. Ataoğlu, "2025’in ilk 10 ayı itibariyle 2 milyon kişi hava yoluyla KKTC’yi ziyaret etti. 2,5 milyon kişi de kara sınırlarından olmak üzere toplam 4,5 milyon kişiyi ağırladık" ifadelerini kullandı. "Türkiye’nin güçlü desteği KKTC’nin görünürlüğünü artırıyor" KKTC ile Türkiye arasındaki ilişkilere de değinen Ataoğlu, "Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Türkiye’nin güçlü desteği sayesinde KKTC’nin uluslararası görünürlüğü artmakta, ulaşım kapasitesi genişlemekte, turizm ve ticaret yolları güçlenmekte, KKTC markası daha geniş kitlelere ulaşmaktadır. KKTC-Türkiye işbirliği, yalnızca iki ülkenin değil, İslam dünyasının ortak kalkınma vizyonunu büyütmektedir" diye konuştu.

Fikri Ataoğlu, KKTC Turizminin Algısını Değiştiriyor Haber

Fikri Ataoğlu, KKTC Turizminin Algısını Değiştiriyor

KKTC Başbakan Yardımcısı ve Turizm Bakanı Fikri Ataoğlu, Antalya Turizm Fuarı (ATF2025) kapsamında düzenlenen oturumlarda basın mensupları ile bir araya geldi. Kuzey Kıbrıs'ın turizm avantajlarını değerlendiren Ataoğlu, "Kıbrıs'ın denizi ve güneşini turizmden saymıyoruz. O zaten dünya ile yarışıyor. Biz Kıbrıs'ta 10 ay güneşli ve denize girilebilecek bir sezon sunuyoruz. Elbette her zaman KKTC turizmini tanıtmak için proje içerisindeyiz. bunlardan çok fazlası da biri Ada Kıbrıs projemizdir. İstanbul'da lansmanını görüyoruz. Türkiye'ye gelen turistin %1'inin Kıbrıs'a geldiği bile yeter. Bizim başka bir yerdeydi. Anavatandan bizi tercih edenlere teşekkür ederiz. Yatırımlar konusunda Dünya ile buluştuğumuz ve bunda da dünya ile yarıştığımız için teşekkür ederiz. Kıbrıs'taki ana sanayi turizminin devamını çizen Ataoğlu, "Bize düşen görev Türkiye'deki insanların yatırımcı ve tatilcilerin de bizi tercih etmesini sağlamak. Bizim bizden başka dostumuz yoktur. Başka yerde yatırım yapanların ne iyi düşünmeliyiz. KKTC'de farklı algılar yaratılıyordu. TÜRSAB işlemleri ile KKTC'nin tahmin edildiği gibi olmadığını gösterdi. Biz KKTC'nin kumar turizmi ile ön plana değiliz. KKTC bir kumar değildir. Ülkeye gelenlerin hepsi kumar diye bir konu Yaptığımız ankete göre gelen turistin maksimum %20'si oynadığı kumar değeri bilinen bir adadır KKTC” şeklinde ifade edilmiştir.

THY Ve Ajet Kıbrıs Turizmine Güçlü Katkı Sağlıyor Haber

THY Ve Ajet Kıbrıs Turizmine Güçlü Katkı Sağlıyor

Türkiye ile KKTC arasında güçlü bir hava köprüsü kuran Türk Hava Yolları (THY), iştirak şirketi AJet ile birlikte yıl sonuna kadar 2,1 milyon Kıbrıs yolcusunu Kıbrıs'a ulaştırmayı planlıyor. Türkiye ile KKTC arasında güçlü bir hava köprüsü kuran Türk Hava Yolları (THY), alt markası Ajet ile birlikte icra ettiği haftalık 152 seferle yolcularına hizmet veriyor. Türk Hava Yolları (THY) iştirak şirketi AJet ile birlikte geçen yıl 1 milyon 775 bin yolcu taşımış olup hedefi doğrultusunda 2025 yılı sonuna kadar 2,1 milyon Kıbrıs yolcusunu Kıbrıs'a ulaştırmayı planlıyor. KKTC'nin turizminin geliştirilmesine büyük önem atfeden ve bu yönde çalışmalar yapan bayrak taşıyıcı havayolu, kültür turları kapsamında kullanılabilmesi amacıyla çalışmakta olduğu acentelere yıl süresince avantajlı uçak biletleri sağlıyor. Türkiye ile KKTC arasındaki kültür turizmi odaklı seyahatlerin artırılması ve tüm dünyadan bölgeye gelme potansiyeli olan seyahat severlerin ilgisinin çekilebilmesi amaçlarıyla 2024 yılı itibarı ile kültür turu paketlerini uygulamaya alan milli havayolu, geçtiğimiz yıl kültür turu projesi kapsamında 4 bin yolcu taşırken 2025 yılında bu sayıyı 10 bin yolcuya çıkarmayı hedefliyor. "Ada Kıbrıs" ile ülkenin tarihi noktalarını keşif KKTC'nin turizmini geliştirmeye yönelik "Ada Kıbrıs" projesini destekleyen THY bu kapsamda KKTC ile İstanbul ve Londra arasında seyahat eden yolcular için özel ücretler sunarak Ajet tarafından icra edilen günde 2 sefer düzenliyor. THY İstanbul ve Antalya Havalimanlarından, AJet ise Sabiha Gökçen, Ankara Esenboğa ve Mersin Çukurova Havalimanlarından Ercan Havalimanı'na düzenlediği uçuşlarla Kıbrıs'a yolcu taşıyor. Düzenlenen seferlerle adanın tarihi dokusunu, yemek kültürünü, günlük yaşamını, eşsiz sahilini keşfetmek mümkün. THY ile İstanbul'dan Lefkoşa'ya yaklaşık 1 buçuk saatlik bir uçuşla varılıyor. Kimlikle de KKTC'ye girmek mümkün. Yeni Ercan Havalimanı'na varışın ardından ülkeye giriş yaptıktan sonra başkent Lefkoşa'da Türk misafirperverliği ile sıcak bir karşılama gerçekleşiyor. "Hayalet şehir" unvanını geride bırakan Maraş KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın 19 Ekim'de yapılacak KKTC Cumhurbaşkanlığı seçiminde yeniden göreve gelmesi durumunda imar planları ve benzer çalışmalarla KKTC'nin Mağusa bölgesinde bulunan Kapalı Maraş'ın yeni bir imar planını duyurduğu kent turistlerin de büyük ilgisini çekiyor. 1974 Kıbrıs Barış Harekatı sonrasında askeri kontrol noktası ilan edilen ve sivil yerleşime tamamen kapatılan Kapalı Maraş, uzun yıllar boyunca "hayalet şehir" olarak anıldı. Yıllar boyunca dikenli tellerin arkasında kalan Kapalı Maraş'ın derin sessizliği ve terk edilmişliği 46 yıl sonra bozuldu. Sivillerin bölgeden ayrılmasından sonra her şeyin olduğu gibi kaldığı kent uzun yıllar terk edilmişliğin izlerini taşıdı. 8 Ekim 2020'de açılan Kapalı Maraş, bugün adaya gelen çok sayıda yerli ve yabancı turistin ziyaret noktalarından biri oldu. Kentin sokaklarını gezen turistler bir kısmı yıkılan, kurşun izleri taşıyan binalarda tarihin önemli anlarına tanıklık ediyor. Sokaklarında çocukların artık bisiklet kullanabildiği Kapalı Maraş'ta ziyaretçilerin bugün yükselen kahkaha sesleri, kentin artık hayalet olarak anılmasını engelliyor. Kentin sokaklarında gezmek adeta zaman yolculuğunda hissettiriyor. Yalnızca bir otelin hizmet verdiği Kapalı Maraş'ı ziyaret edenler Plaj 1 ve Plaj 2'de denize girebiliyor. Suriye'nin Lazkiye kıyısının da görülebildiği Kapalı Maraş'ı ziyaret edenler kum sahilde huzurla denize kendini bırakıyor. Maraş'ı ziyaret edenlerin uğrak noktalarından birinin, meşhur "Toyota" tabelasının bulunduğu bina olduğu biliniyor. Adeta bölgenin sembolü haline gelen binanın önünde fotoğraf çektirmek bir gelenek olarak değerlendiriliyor. Ziyaretçilerin burada bir fotoğraf çektirmek için zaman zaman dakikalarca beklediği Maraş'ın yalnızca yüzde 3,5'lik kesimi ziyarete açık. Bir kısmı hala kapalı olan kent, sivil ziyarete açılmasının ardından hemen hemen her binaya yerleştirilen güvenlik kameralarıyla takip ediliyor. Kapalı Maraş'ta 47 yıl sonra ibadete açılan Bilal Ağa Mescidi Bilal Ağa Mescidi de Kapalı Maraş'taki önemli noktalardan biri olarak nitelendiriliyor. 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı sonrasında kapatılan Bilal Ağa Mescidi 47 yıl sonra 20 Temmuz 2021'de hizmete açıldı. Kıbrıs Vakıflar İdaresi (EVKAF) tarafından gerçekleştirilen restorasyonun ardından yeniden ibadete açılan 200 yıllık mescid, bugün ziyaretçilerini de ağırlıyor. Bilal Ağa Vakfı'na ait arazi içerisinde bulunan mescidin yanı sıra 7 dükkân, 2 kahvehane ve 1 ev de yer alıyor. Geçmişle günümüz arasındaki köprü: Selimiye Cami Adaya ayak basanların uğrak noktalarından biri de başkent Lefkoşa'da bulunan Selimiye Camii. Gotik mimarinin görkemli çizgileriyle yükselen yapının imarına 1209 yılında başlanırken yapım süreci yaklaşık bir asır sürdü. St. Sophia Katedrali olarak da bilinen dönemin en büyük dini yapılarından biri olarak tasarlanan yapı inşası 1326 yılında tamamlanarak ibadete açıldı. Kıbrıs'ın 1570 yılında Osmanlı Devleti tarafından fethedilmesiyle camiye dönüştürülen yapı, "Selimiye Cami" adını aldı. Bugün ziyarete ve ibadete açık olan cami, Türkiye'den gelen turistlerin ilgi odağı. Görkemli yapısı, hayran bırakan mimarisi ile ziyaretçilerin şaşkın bakışlarını üzerine çeken bu tarihi yapı, adeta geçmişle günümüz arasında bir köprü kuruyor. Tarihi yapı hem kültürel miras olarak korunabilmesi hem de güvenli bir şekilde varlığını sürdürebilmesi amacıyla 2020 yılında Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA) tarafından restore edildi. Lokmacı Sınır Kapısı, Lefkoşa'yı ikiye ayırıyor Mimarisi ile ziyaretçileri derinden etkileyen Selimiye Cami'ne çok yakın bir mesafede bulunan KKTC ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) arasında bulunan Lokmacı Sınır Kapısı'na gidilebiliyor. 1963 yılında başlayan çatışmalar sonucu kapatılan ve 3 Nisan 2008 yılında yeniden açılan Lefkoşa'yı ikiye ayıran 180 kilometre uzunluğundaki Yeşil Hat üzerinde yer alan sınır geçişinde Türk tarafı ile Rum tarafını çıplak gözle görmek mümkün. Lefkoşa'nın Arasta (Çarşı) bölgesinde yer alan sınır kapısına doğru ilerlerken yol üzerinde çok sayıda kafe, hediyelik eşya dükkanları ve mağaza yer alıyor. Sınır kapısına geçişin hemen önünde "Lefkoşa-Nicosia" yönünü gösteren bir taş dikkat çekiyor. Sınırı geçmek isteyenler bu sınır kapısında her iki tarafından görevlilerin kontrolünden geçmek zorunda. KKTC'nin sembolü Hellim KKTC'in sembolü olan Hellim son günlerde Güney Kıbrıs'ın KKTC'ye yönelik siyasi söylemlerinin tam merkezinde yer alıyor. KKTC gezisinde en çok tadına bakılan ve satın alınan Hellim, ülkenin dışarıya açılan pencerelerinden biri. Yere halk, Kıbrıs mutfağının kalbinde yer alan Hellim için "her şeyin yanına yakışır" ifadesini kullanıyor. KKTC denilince akla ilk gelenlerden Hellim, hem yerli halkın hem de turistlerin sıkça tercih ettiği bir ürün.

Pegasus İstanbul Havalimanı’ndan Kıbrıs Ercan’a Uçuş Başlattı Haber

Pegasus İstanbul Havalimanı’ndan Kıbrıs Ercan’a Uçuş Başlattı

Pegasus Havayolları, 1 Ekim itibarıyla İGA İstanbul Havalimanı'ndan Kıbrıs Ercan Uluslararası Havalimanı'na ilk uçuşunu gerçekleştirdi. Pegasus, 23 Ekim'den itibaren karşılıklı günlük çift seferle uçuş sayısını artıracak. İGA İstanbul Havalimanı'ndan İzmir hattında sefer yapan Pegasus Hava Yolları, uçuş ağına yeni bir destinasyon daha ekleyerek KKTC uçuşlarına başladı. İlk etapta her gün tek sefer olarak yapılacak uçuşlar, 23 Ekim'den itibaren günlük çift seferle haftada 14 frekansa çıkarılacak. 1 - 22 Ekim tarihleri arasında Ercan - İstanbul Havalimanı uçuşları 17.45, İstanbul - Ercan uçuşları 20.25 saatlerinde yapılacak. 23 - 25 Ekim tarihlerinde Ercan - İstanbul uçuşları 09.00 ve 17.45, İstanbul - Ercan uçuşları 11.40 ve 20.25 saatlerinde gerçekleştirilecek. 26 Ekim 2025 - 28 Mart 2026 tarihleri arasında ise Ercan - İstanbul arasında 09.05 ve 20.10, İstanbul - Ercan arasında 07.45 ve 18.30 saatlerinde sefer düzenlenecek. İGA İstanbul Havalimanı'ndan başlattığı seferlerle uçuş ağını güçlendiren Pegasus, bu yeni hatla misafirlerine Ercan ve İstanbul arasında esnek, konforlu ve kolay erişilebilir seyahat imkânı sunmayı hedefliyor. Pegasus Hava Yolları Ticaret Genel Müdür Yardımcısı Onur Dedeköylü, "İstanbul Havalimanı'ndan başlattığımız Ercan seferleri, Pegasus'un uçuş ağını genişletme stratejimizin önemli bir adımı. Türkiye'nin dünyaya açılan en büyük hava ulaşım merkezi olan İstanbul Havalimanı'ndaki varlığımızı güçlendirerek, misafirlerimize hem İstanbul hem de Kuzey Kıbrıs yönünde daha fazla esneklik ve kolay erişim imkanı sunmaya başladık. İstanbul Havalimanının da eklenmesiyle Türkiye ile Kuzey Kıbrıs arasında toplam 11 farklı noktadan uçuşla en fazla seferi olan hava yolu konumundayız. Türkiye ve KKTC arasındaki ulaşımda üstlendiğimiz bu önemli rolü güçlendirmeye, Kıbrıs'ın turizm gelişimini desteklemeye devam edeceğiz" dedi. Pegasus'un yeni hattı ile ilgili değerlendirmede bulunan İGA İstanbul Havalimanı Ticaretten Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Server Aydın, şunları söyledi: "Ülkemizin en önemli havayolu markalarından biri olan Pegasus Havayolları'nın İGA İstanbul Havalimanı'ndan KKTC'ye uçuş başlatmasından büyük memnuniyet duyuyoruz. İzmir seferlerinin ardından eklenen bu yeni hat hem Pegasus'un uçuş ağını genişletmesine hem de İGA İstanbul Havalimanı'nın bölgesel ve küresel aktarma merkezi olma gücünü daha da pekiştirmesine katkı sağlayacak. Pegasus'un başarılarının devamını diliyor, önümüzdeki dönemde yeni hatlarla uçuş ağını daha da genişleterek sefer sayısını artırmasını temenni ediyoruz."

Serhan Aktunç: Kuzey Kıbrıs Turizminde Başarı Var Haber

Serhan Aktunç: Kuzey Kıbrıs Turizminde Başarı Var

Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı Müsteşarı Serhan Aktunç, Canan Onurer'in Kıbrıs Postası TV'de hazırlayıp sunduğu Sabahın Haberleri programına konuk oldu. Aktunç, katıldığı programda turizm sektörüne yönelik eleştirileri değerlendirerek, 2019 ile 2025 yıllarını kıyasladı. Pandemi sonrası gelirlerdeki toparlanmaya dikkat çeken Aktunç, Avrupa’dan gelişlerde düşüş yaşansa da genel tabloda artış olduğunu vurguladı. Yüksek enerji maliyetleri nedeniyle Kuzey Kıbrıs’ın Akdeniz’de pahalı bir destinasyon haline geldiğini belirten Aktunç, çözüm için güneş enerjisine geçişin önemine işaret etti. Güney Kıbrıs’ın turizm bütçesiyle karşılaştırma yapan Aktunç, kısıtlı imkanlara rağmen elde edilen sonucun bir başarı olduğunu savundu. "TURİZMDE YAPILAN İYİ ŞEYLER ÖNEMSİZLEŞTİRİLİYOR" "Son zamanlarda Turizm ile ilgili yapılan iyi şeylerin bazen önemsizleştirildiğini gördüm bunu hissettim" diyen Serhan Aktunç, bu sebeple bazı açıklamalar yapma ihtiyacı hissettiğini ifade etti. Aktunç, rakamlar üzerinden gidildiğinde, dış faktörlere bağlı ve "elde olmayan" sebeplerden ötürü eleştiriler geldiğini öne sürdü. Eleştirilerin "başının üstünde yeri olduğunu" vurgulayan Aktunç, bu eleştirilerin yapıcı olması gerektiğini düşündüğünü belirtti. "2021'DE TURİZM GELİRLERİ 340 MİLYON DOLARA GERİLEDİ" Yazdığı yazıda, 2019'la, 2025'i kıyasladığını açıklayan Aktunç, bu seçimin sebebini 2019'un teşviklerle birlikte, turizm için "çok iyi bir sene" olmuş olması olarak açıkladı. Aktunç, bu yıllarda özellikle Avrupa'dan gelen turistlerin sayısının iyi düzeyde olduğunu belirtirken, sonrasında araya pandeminin girdiğini ve bu dönemde gelirlerin çokça düştüğünü hatırlattı. Pandeminin bulunduğu 2021'de turizm gelirlerinin 340 milyon Dolarlara gerilediğini ifade eden Aktunç, bu miktarın "cari açığın sadece yüzde 24'ünü" kapsadığını açıkladı. "ÜRETİCİ, TURİZM OLMADAN ÜRETTİKLERİNİ SATAMIYOR" "Üretici, turizm olmadan ürettiklerini satamıyor" diyen Aktunç, 2024-2025 rakamlarında 2019'a kıyasla Avrupa'dan gelişlerdeki düşüşün yüzde 14 olduğunu kaydetti. Aktunç, öte yandan, genele bakıldığında 2024'te, 2019'a kıyasla yüzde 45 artış olduğunu, 2025 yılında ise 2024'e göre yüzde 17'ye yakın bir artış olduğunu ifade etti. "KUZEY KIBRIS ENFLASYON NEDENİYLE AKDENİZDE'Kİ DİĞER SEÇENEKLERE KARŞI PAHALI KALDI" Avrupa'dan gelen turist sayısının, Kuzey Kıbrıs'ın enflasyon gerekçesiyle Akdeniz'deki diğer seçeneklere karşı pahalı kalmasından dolayı düştüğünü öne süren Aktunç, turizmde pahalılığın azalması için güneş enerjisi sistemine geçilmesi gerektiğini vurguladı. Cafe, restoran ve otellerin en büyük maliyetlerinden birinin enerji olduğunu ifade eden Aktunç, "maalesef bu gerçekler gözardı edilerek, Avrupa'dan gelişlerin azalması öne çıkarılıyor" dedi. "ELİMİZDEKİ İMKANLARLA ÜLKEYE GELEN TURİST SAYISI BİR BAŞARIDIR" "Güney Kıbrıs'a 4 milyon turist geliyor, bize 2 milyon turist geliyor; onların turizm gelirleri 3 buçuk-4 milyar, bizim 1 milyar 800 milyon Euro civarında" denerek kıyaslanma yapıldığını belirten Aktunç, bunun sebeplerinin de göz ardı edildiğini vurguladı. Aktunç, Güney Kıbrıs'ın 70 milyon Euro'ya yakın bir turizm pazarlama bütçesi olduğunu belirtirken, Kuzey Kıbrıs'ta ise Turizm Bakanlığı'nın bütçesinin 8 milyon Euro olduğunu öne sürdü. Güney Kıbrıs'ın Turizm Bütçesinin, Kuzey Kıbrıs'ın 9 katı olduğunu fakat buna karşın getirebildiği gelirin "yalnızca" 2 kat olduğunu vurgulayan Aktunç, "harcanan parayla elde edilen gelir oranına bakıldığında elimizdeki bütçeyle, yapılan tanıtımla, verilen teşviklerle, esasında bir başarı var" dedi. Aktunç, "elimizdeki imkanlarla, elimizdeki bütçeyle, içinde bulunduğumuz izolasyonlarla, direkt uçuş olmamasıyla", Kuzey Kıbrıs'ın dezavantajlı bir konumda olduğunu vurgulayarak, bu şartlarda ülkeye gelen turist sayısının bir başarı olduğunu ifade etti.

Kıbrıs’ta Turizme Çöp Darbesi Haber

Kıbrıs’ta Turizme Çöp Darbesi

Uluslararası Final Üniversitesi Çevre Araştırmaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Şerife Gündüz, Kıbrıs Postası’na çevre sorunlarıyla ilgili konuşarak, Kuzey Kıbrıs'ta çevre kirliliğinin ciddi boyutlarda olduğunu ve en büyük sorunun, yasaların uygulanmaması olduğunu vurguladı. "ÇEVRE YASALARI, FİİLİYATTA UYGULANMADIĞI SÜRECE HİÇBİR ANLAM TAŞIMIYOR" Gündüz, mevcut çevre yasalarına göre yere çöp atmanın asgari ücretin dörtte birinden başlayan para cezası bulunduğunu ancak bu cezaların fiiliyatta uygulanmadığını belirterek, “Teknolojiyi her yerde kullanıyoruz; kameralar her yere yerleştirilmiş durumda. En azından arabadan dışarı çöp atanlardan başlayarak caydırıcı cezalar uygulanmalı. Devletin yönetmesi, cezayı kesmesi gerekiyor” dedi. "BİR TURİZM ÜLKESİ OLARAK TURİST BEKLERKEN, HER TARAFIN ÇÖP İÇİNDE OLMASI İSE TAM ANLAMIYLA BİR İRONİ" Turizm ülkesi olma iddiasıyla turist beklenirken, ülkenin çöp içinde olmasının bir ironi olduğunu söyleyen Gündüz, çevre kirliliğinin insan sağlığına doğrudan zarar verdiğini ifade etti. Plastik, ambalaj ve gıda atıklarının doğaya bırakılmasının, suyun kalitesine, toprağa ve gıda güvenliğine olumsuz etkiler yaptığını dile getirdi. Altın Sahil’de yaşadığı bir olayı örnek veren Gündüz, “Burası Özel Çevre Koruma Bölgesi, Potansiyel Natura 2000 alanı ve Akdeniz Kaplumbağaları için çok önemli bir yer. Zaten gemilerden gelen kirlilikle boğuşurken, yüzmeye gelen insanların geride bıraktıkları poşetler dolusu çöplerle mücadele etmek zorunda kalıyor” diye konuştu. "YASALAR NET ŞEKİLDE UYGULANMADI, ÖZEL BİRİMLER İLE ÇEVRE KORUNMALI" Çözüm önerilerini de paylaşan Gündüz, “Bu iş insanların vicdanına bırakılamaz. Çevre polisi mi, çevre zabıtası mı ya da belediyelerin oluşturacağı özel bir birim mi; her ne ise, sürekli denetim yapılmalı. Yasalar net şekilde uygulanmalı” dedi. Gündüz, doğayı ve ülkeyi seven insan sayısının az olduğunu, anayasanın temiz bir çevrede yaşama hakkını garanti altına almasına rağmen bunun sağlanmadığını ifade etti. Çocukların da kirlenmemiş bir çevrede yaşama hakkı olduğunu hatırlatan Gündüz, “Onları çöp içinde büyüyen bir nesil olarak yetiştiriyoruz” ifadelerini kullandı.

Kaan Kavaloğlu: Antalya 18 Milyon Hedefinin Gerisinde Kalacak Haber

Kaan Kavaloğlu: Antalya 18 Milyon Hedefinin Gerisinde Kalacak

Antalya'da, bölgesel krizler turizm hedeflerini gölgeledi; iç pazar ve Avrupa'daki Türkler sezonun güvencesi oldu. Kentte turizm, temmuz ortasında 7,5 milyon ziyaretçiyle kritik eşiği geçerken, AKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu, "18 milyonluk bir hedefimiz vardı, o hedefin biraz optimist bir hedef olduğu ortaya çıktı. Geçen senenin altında kalmayacağımızı ve 17 milyonluk hedefi tekrardan geçeceğimize inanıyorum" dedi. Türkiye'nin en önemli turizm destinasyonlarından Antalya'da yılın ilk 6,5 aylık döneminde 7,5 milyon turist ağırlandı. Sezonun seyri ve gelecek beklentileri hakkında değerlendirmelerde bulunan Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Kaan Kavaloğlu, hedeflenen 18 milyon ziyaretçi sayısının bölgesel krizler nedeniyle revize edildiğini açıkladı. Kavaloğlu, "16 Temmuz itibariyle Antalya'ya gelen kişi sayısı 7,5 milyon kişiyi geçti. Geçen sene ile hemen hemen aynı bir rakam bu. Sezonun başında 18 milyonluk bir hedefimiz vardı, o hedefin biraz optimist bir hedef olduğu ortaya çıktı. Çünkü, Rusya-Ukrayna savaşının bitebilme ihtimalini göz önünde bulunduruyorduk ama savaşın devam etmesi, arkasından gelen İsrail-İran gerilimi, Filistin-İsrail geriliminin devam etmesi ve o bölgedeki hareketliliğin sürekliliği turizmi olumsuz etkiliyor" ifadelerini kullandı. "Haziran sonunda düşüş görüldü, temmuz ve ağustosa odaklandık" Haziran ayı sonundaki verilere değinen Kavaloğlu, "Almanya ve Rusya'dan gelen turist sayısında az da olsa düşüş gözlemledik. Buna karşılık İngiltere ve Polonya'dan artış oldu. Temmuz ve ağustos ayı sezonun en değerli iki dönemi. Bu iki ayda toplamda yaklaşık 5,6 milyon turist bekliyoruz. Eğer biz bu hedefe ulaşırsak, geçen senenin altında kalmayacağımızı ve 17 milyonluk hedefi tekrardan geçeceğimize inanıyorum" diye konuştu. İklim şartları elverdiği sürece sezonun kasım ayının sonuna kadar uzayabileceğini söyleyen Kavaloğlu, "Eylül-Ekim aylarının iyi geçeceğini varsayıyorum ve sezonun da iklim şartlarının elverdiği sürece Kasım ayının sonuna uzayacağını düşünüyorum. Dolayısıyla bu anlamda baktığımızda geçen senenin altında kalmayacağız ama 18 milyonluk hedefimize ulaşamayacağız" dedi. "İran-İsrail gerilimi şehir otellerini etkiledi" Ortadoğu'da yaşanan siyasi gelişmelerin etkilerine değinen Kavaloğlu, "İran-İsrail geriliminin Antalya'ya da etkisi oldu ancak asıl etkiyi İstanbul, Karadeniz ve Güney Marmara gibi şehir otelleri yaşadı. Orta Doğulu turist profili o dönemde Türkiye'ye gelemedi. Şimdi uçuşlar yeniden başladı, gelişler devam ediyor ama o dönemi kaybettik" ifadelerine yer verdi. "İç pazar ve gurbetçiler güçlü bir rezerv" İç pazarda hareketliliğin sürdüğünü ifade eden Kavaloğlu, yurt dışında yaşayan Türklerin tatil tercihlerinin olumlu etkiler sağladığını belirterek, "Avrupa'da yaşayan Türklerin Türkiye'ye, özellikle Antalya'ya olan ilgisi sürüyor. Kendi ana vatanlarında tatil yapma iştahı yüksek. Bu da sektör açısından büyük bir artı" dedi. "Rusya hâlâ birinci, Polonya hızla yükseliyor" Ana pazar sıralamasını da paylaşan Kavaloğlu, "Şu anda Rusya hâlâ birinci sırada yer alıyor. Onu Almanya, İngiltere ve Polonya takip ediyor. Polonya'yı özellikle önemsiyoruz. Refah seviyesi ve Avrupa Birliği'nin desteğiyle ekonomik olarak güçleniyorlar. Polonya bizim için çok değerli bir pazar haline geldi. Kazakistan, Hollanda ve Baltık ülkeleri de dikkat çeken pazarlar arasında" dedi. Litvanya, Letonya ve Estonya'dan gelen turist sayısındaki artışa vurgu yapan Kavaloğlu, yılın geçen yıla göre daha iyi tamamlanacağına vurgu yaptı. "Fiyat artışı konusunda elimiz kolumuz bağlı" Uygulanan sabit kur politikasının sektöre etkilerine de değinen Kavaloğlu, "Gelirlerimiz Euro bazında, giderlerimiz Türk Lirası bazında. Enflasyon baskısı nedeniyle giderlerimiz arttı ama kur artmadı. Bu da kârlılığımızı düşürdü. Avrupa'da da refah seviyesi artmadığı için fiyatlarımızı yükseltemiyoruz" dedi. "Antalya, Yunanistan ile kıyaslandığında daha avantajlı" Türkiye'nin turizmde rekabetçi pozisyonunu koruması gerektiğini vurgulayan Kavaloğlu, Antalya'nın İspanya, Fransa, Yunanistan ve İtalya gibi rakiplerine göre uygun fiyat avantajı sunduğunu söyledi. Kavaloğlu, şöyle devam etti: "Yunanistan ada turizmi yapıyor. İnsanların tatil yerlerini biz belirleyemeyiz ama Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni de bir seçenek olarak öneriyoruz. Yunanistan'da genellikle restoran fotoğrafları paylaşılıyor, ama kıyaslama yaparken otel ile otel, restoran ile restoran karşılaştırılmalı. Türkiye'nin, Antalya'nın çok daha uygun şartlarda tatil imkanı sunduğunu söylüyorum."

Ada Kıbrıs Projesiyle KKTC Turizmi Güçleniyor Haber

Ada Kıbrıs Projesiyle KKTC Turizmi Güçleniyor

Türk Hava Yolları (THY) ve AJet Havayolu şirketleri, "Ada Kıbrıs" projesi kapsamında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) uçuşların artırılması ve bilet fiyatlarının düşürülmesine yönelik protokol imzaladı. THY ve AJet Havayolu şirketleri, KKTC ile yeni bir anlaşmaya imza attı. THY ve AJet, "Ada Kıbrıs" projesi kapsamında KKTC'de uçuşların artırılması ve bilet fiyatlarının düşürülmesine yönelik protokol imzaladı. Protokol imza töreni, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Başbakan Ünal Üstel, Turizm Bakanı Fikri Ataoğlu ve THY Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bolat'ın katılımıyla gerçekleşti. "Ada Kıbrıs'a desteğimizi imza altına alıyoruz" Ada Kıbrıs projesini KKTC'nin geleceğine yön verecek çok kıymetli bir proje olarak niteleyen THY Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bolat, "Bugün burada Türkiye'nin milli bayrak taşıyıcısı olarak desteğimizi imza altına almak ve Ada Kıbrıs markasının ana aktörü olmak için bir araya geldik. Bugün imza altına alacağımız anlaşmayı sadece bir tanıtım hamlesi değil, iki kardeş ülke arasındaki köklü bağların, dostluğun ve ortak geleceğe duyulan inancın somut bir göstergesi olarak görüyoruz" dedi. Bolat, 6 kıtada 131 ülkeye uçuş gerçekleştirdiklerini vurgulayarak, "Kurulduğumuz günden bu yana yalnızca bir havayolu şirketi değil, aynı zamanda ülkemizin ekonomisine katkı sağlayan, Türkiye'nin ve dost ülkelerin kültürel, ekonomik ve sosyal gelişimine katkı sunan bir marka olduk. KKTC ise bizim için sadece bir destinasyon değil, ortak tarihe, kültüre ve değerlere sahip olduğumuz bir kardeş vatandır. Bu anlamda KKTC'nin uluslararası arenada hak ettiği yeri almasını bizler bir sorumluluk olarak addediyoruz" diye konuştu. "Ada Kıbrıs markası gökyüzüne taşınacak" Lefkoşa'ya uçuşların 1951'de başladığını belirten Bolat, "Bugünkü anlaşmayla ‘Ada Kıbrıs' markası kardeşliğin gökyüzüne taşındığı ve dünyanın dört bir yanına anlatıldığı bir platform olacak. 1951'de Lefkoşa'ya başlayan uçuşlarımız, 75 yıllık hikâyenin yeni bir aşamasına geçiyor. AJet markamız ile İstanbul ve KKTC arasında her gün düzenlenecek iki seferde erişilebilir fiyat politikası uygulanacak. 6 bin Türk Lirası bilet tarifesiyle yalnızca ulaşımı kolaylaştırmakla kalmayacak, KKTC'yi yerli ve yabancı turistler için cazibe merkezi haline getireceğiz" ifadelerini kullandı. KKTC'li gençlere kabin memurluğu imkanı Bolat, "60 KKTC'li gencimiz AJet bünyesinde kabin memuru olarak görev yapacak. Bu gençler, sadece gökyüzündeki profesyoneller değil, aynı zamanda Ada'nın sesi ve yüzü olacak. AJet filosundaki iki uçağa ‘Ada Kıbrıs' logosunu yerleştirecek, bu markayı gökyüzüne taşıyacağız. Uçaklarımız adeta birer kültür elçisi gibi Ada'nın güzelliklerini tüm dünyaya tanıtacaklar" şeklinde konuştu. İş dünyası ve medya desteği Projeye entegre edilen medya, iş ve sanat dünyası temsilcilerinin KKTC ziyaretleri ile içerik üretimi ve yatırım potansiyelinin artırılacağını kaydeden Ahmet Bolat, "2023'te 18 milyar dolarlık hizmet ihracatı gerçekleştirdik. 115 milyar dolarlık toplam hizmet ihracatının yüzde 16'sını tek başımıza sağladık. Geçtiğimiz yıl ülkemize kazandırdığımız yaklaşık 9 milyar dolar net döviz tutarı ile Türkiye ekonomisine önemli katkı sağladık. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın elinden aldığımız ödülle birlikte 16. kez hizmet ihracatı şampiyonu olduk" dedi. "KKTC'nin görünürlüğünü artırmak gurur verici" Bolat, "Bugünkü imzayla birlikte KKTC'nin uluslararası görünürlüğünü artırmak ve turizmde sürdürülebilir büyümesine katkı sunmak bizler için gurur verici bir yolculuk olacak" diye konuştu. "Kıbrıs Türkü hiçbir engelle yolundan dönmedi" KKTC Başbakanı Ünal Üstel ise açıklamasında, "Kıbrıs Türk'ü 1950'lerden 20 Temmuz 1974 Mutlu Barış Harekatı'na kadar Rum'un baskısı, zulmü, izolasyonları ve ambargoları altında yoluna devam etmiştir. Hiçbir engel bizi yolumuzdan çeviremedi. Yanı başımızdaki zihniyet, ekonomimizi çökertmek için ambargolar altında ülkemizi baskı altına aldı. Bir ada ülkesi olan KKTC'nin turizmini, eğitimini ve sanayisini hedef aldı. Ne turizmcimiz, ne sanayicimiz, ne iş insanımız, ne müteahhitimiz pes etti. Çünkü her zaman yanımızda olan Anavatan Türkiye Cumhuriyeti vardı. Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Sayın Cevdet Yılmaz'a kadar konuyu taşıdık" ifadelerini kullandı. İngiltere pazarına değinen Üstel, "İngiltere pazarı, hem Kıbrıs Türkü'nün yaşadığı bir bölge hem de İngilizlerin tatil için tercih ettiği bir alan. Ancak Avrupa'dan KKTC'ye gelmek zaman ve maliyet açısından zorluk içeriyor. Bu proje bu engelleri aşacaktır. 26 Temmuz'da Londra'da lansman yapılacak. Stansted Havalimanı'ndan günde 3 kez AJET seferi düzenlenecek. Sabiha Gökçen bağlantılı bu seferlerle turistler zaman kaybı yaşamayacak. Londra-KKTC uçuşları için 250 euro gidiş-dönüş fiyatı belirlendi. Türkiye'den 6 bin Türk lirasını geçmeyecek bilet tarifesi uygulanacak" şeklinde konuştu. Başbakan Ünal Üstel, "Projeye katkı koyan başta Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'a, Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'a ve THY Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Bolat'a teşekkür ediyorum" dedi. "Havacılık ve turizmde tarihi birikimimiz var" KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar da açıklama yaparak, "Kıbrıs Türk Havayolları'nın kuruluşundan Nobel Air gibi uluslararası sermayeye dayalı projelere kadar çeşitli girişimlerde tecrübeler yaşadık. Bugün bu tecrübelerin değerini anlıyoruz. 2024 yılında Ercan'dan gerçekleşen uçuş sayısı 30 bin 865, yolcu sayısı ise 4 milyon 842 bin 134'tür. 2025'in ilk iki ayında yüzde 24 artış yaşandı. Yeni terminal ve pist yatırımı ile kapasite 10 milyona çıkarıldı" diye konuştu. "Uluslararası bağlantılar güçleniyor" İstanbul Havalimanı ile bağlantıların KKTC için büyük bir fırsat olduğuna vurgu yapan KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, "İstanbul artık dünyanın merkezi. Bu bağlantılar KKTC'nin değerini artırıyor. Geçtiğimiz hafta Londra'da 50 milletvekilinin imzasıyla KKTC'ye direkt uçuş çağrısı yapıldı. 16-17 Temmuz'da New York'ta BM Genel Sekreteri ve diğer muhataplara insan haklarına aykırı uygulamaları bir kez daha anlatacağız" ifadelerini kullandı. "Bu proje bizim için hayati bir adımdır" Direkt uçuş, direkt ticaret ve direkt temas sağlanmadan anlamlı bir müzakere süreci başlayamayacağını belirten Tatar, "Bu nedenle Ada Kıbrıs projesi bize moral ve güç vermiştir. Bu proje, Sayın Erdoğan'ın güveni, Sayın Cevdet Yılmaz'ın yakınlığı ve tüm katkı koyan kurumlarla birlikte bizim için hayati bir adımdır. Hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum" şeklinde konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.