Hava Durumu

#Ito

TOURISMJOURNAL - Ito haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ito haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

İstanbul Kongre Turizminde Büyük Adımlar Atıyor: Hedef İlk 10 Haber

İstanbul Kongre Turizminde Büyük Adımlar Atıyor: Hedef İlk 10

İstanbul, 2024'te katılımcı sayıları 50 ila 7 bin 300 arasında değişen 86 uluslararası kongreye ev sahipliği yaparak, dünya kongre şehirleri sıralamasında dünyada ve Avrupa’da birer sıra daha yukarı çıktı. İstanbul Ticaret Odası'ndan (İTO) yapılan açıklamaya göre, geçtiğimiz yıl İstanbul’da yapılan büyük kongre sayısı bir önceki yıla göre 14 adet artış gösterdi. Uluslararası Kongre ve Toplantılar Birliği (ICCA) verilerine göre İstanbul, geçen yıl dünya kongre şehirleri sıralamasında üç sıra ilerleyerek 2015’ten bu yana ilk kez ilk 20 şehir arasına girdi. İstanbul, kongre şehirleri sıralamasında Avrupa'da 15’inci, dünyada ise 20’nci sırada yer aldı. Kongre turizminde ilk 10’u hedefleyen İstanbul, bu hedefine daha önce bir kez 2015’te ‘dünya 8’inciliği’ ile ulaşmıştı. ICCA listesinde 2024 yılında Viyana, dünyada 154 kongreye ev sahipliği yaparak birinciliği elde ederken, onu 153 kongre ile Lizbon, 144 kongre ile Singapur izledi. ICCA’nın raporuna göre İstanbul, ilk kez açıklanan ‘2024 Yılı Tıp Bilimleri Toplantıları İçin En İyi 8 Şehir’ listesinde de dünyada 8'inci sıraya yerleşti. "Hedefimiz katma değerimizi artırmak" İTO ve İstanbul Kongre ve Ziyaretçi Bürosu (ICVB) Başkanı Şekib Avdagiç, "Adım adım hedefe İstanbul kongre sıralamasında 2017 yılında dünya genelinde 133’üncü sıradayken, bugün Avrupa’da 15’inci, dünyada ise 20’nci sırada. Hedefimiz, kalıcı olarak ilk 10’a girmek ve katma değerimizi artırmak" ifadelerini kullandı. Avdagiç, İstanbul’un küresel kongre pazarında ‘toplantı mekanları’, ‘otel olanakları’ ve ‘uluslararası erişilebilirlik’ olmak üzere 3 önemli avantaja sahip olduğunu vurguladı. Avdagiç, "İstanbul, Avrupa şehirleri sıralaması yapan uluslararası CityDNA’nın toplam geceleme sayısına göre belirlediği ‘2024 Yılı Avrupa Konaklama İstatistiklerinde En İyi Performans Gösteren Destinasyonlar’ sıralamasında, Londra’dan sonra 2’nci sıraya yerleşti. Yine CityDNA’nın ‘Avrupa Destinasyonlarına Yönelik Uluslararası Seyahatlerdeki Artış’ istatistiklerinde de İstanbul ve Antalya ilk 4’te yer aldı. Avrupa’nın en çok büyüme gösteren şehirleri arasında ülkemizden iki şehrin birden olması gurur verici" değerlendirmesinde bulundu. Avdagiç, önümüzdeki aylarda, CityDNA’nın bir sonraki genel kurulunun İstanbul’da gerçekleşmesini planladıklarını kaydetti. "54 en önemli ‘fikri sermaye’ lideri ile temasa geçiyoruz" Avdagiç, "Turizm Geliştirme ve Eğitim Vakfı (TUGEV) ve ICVB olarak küresel turizm ve kongre sektörlerinde İstanbul’u temsil ediyoruz. Geçtiğimiz yıla kıyasla 14 adet artan kongre sayımızın 2025 ve 2026 yıllarında daha da artması için çalışmalarımız sürüyor. Aynı şekilde, 2025 yılında şehrimize kazandırdığımız ve bizim destek verdiğimiz 15 uluslararası kongreye ve 2026 yılında ise aralarında Uluslararası Kulak Burun Boğaz Dernekleri Federasyonu’nun 8 bin 500 katılımcılı uluslararası kongresinin de yer aldığı 3 kongreye ev sahipliği yapacağız. 2025 yılı ve sonrasında da İstanbul’a alınması için ICVB olarak adaylık çalışması yaptığımız ve katılımcı sayıları 500 ile 5.000 arasında değişen 7 uluslararası kongre mevcut" bilgisini verdi. Avdagiç, ‘Fikri Sermaye’ ve ‘İstanbul Turizm Endeksi’ projeleri ile İstanbul’un kongre turizminde ilk 10’da kalıcı olarak yer almasına ciddi destek sağladıklarını söyledi. Avdagiç, İstanbul’a kongre alım sürecinin daha verimli yapılması amacıyla Fikri Sermaye Araştırma Projesinin çalışmalarına başladıklarını kaydetti. Avdagiç şunları söyledi: "İstanbul’a uluslararası büyük çaplı toplantıları getirme potansiyeline sahip olan 54 en önemli ‘fikri sermaye’ liderini tespit ettik. Bu sene başlattığımız ikinci etapta ise, bu liderlerle iletişime geçiyor ve büyük çaplı uluslararası kongrelerin getirilmesi için lobi faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Projemizin sonucunda, fikri sermaye lideri sayımızı 70’e çıkarmayı ve İstanbul’a gelecek 5 yılda büyük çaplı önemli uluslararası kongrelerin alınmasını hedefliyoruz." "İstanbul için kapsamlı bir Turizm Endeksi geliştirmeyi hedefliyoruz" Avdagiç, ‘İstanbul Turizm Endeksi’ projesi ile de İstanbul için kapsamlı bir Turizm Endeksi geliştirmeyi ve kentin turizm stratejisi ve politikalarını şekillendirecek önemli bir araç oluşturmayı hedeflediklerini sözlerine ekledi. Avdagiç, 2025'in kalan ikinci yarısında İstanbul'da, aralarında ICVB’nin destek verdiği kongrelerin de bulunduğu ve katılımcı sayıları 100 ila 2 bin arasında olan toplam 23 uluslararası kongre düzenleneceğinin bilgisini verdi. Öne çıkan kongreler arasında; haziran ayında, Psikoterapi Entegrasyonunu Araştırma Derneği Yıllık Toplantısı, Kuzey Amerika Radyoloji Derneği Spotlight Kursu, Uluslararası Görsel Metotlar Konferansı, temmuz ayında Avrupa Biyokimya Dernekleri Federasyonu Toplantısı, Avrupa Planlama Okulları Derneği Kongresi, Dünya Ekokardiyografi ve İlgili Teknikler Kongresi, ağustos ayında Dünya Tıp Hukuku Kongresi, eylül ayında Avrupa Vasküler Cerrahi Derneği Yıllık Toplantısı, Avrupa Nöroradyoloji Derneği Yıllık Toplantısı, ekim ayında da Avrupa Jinekolojik Endoskopi Derneği Yıllık Uluslararası Kongresi yer alıyor.

İTO Başkanı Avdagiç: Haber

İTO Başkanı Avdagiç: "Yatırımcının Önünü Açmalıyız"

İSTANBUL (İHA) - İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, sanayinin rekabet gücünü koruması için teknolojik yenilenmenin şart olduğunu vurguladı. Ancak finansmana erişimde ciddi zorluklar yaşandığını belirterek, "Şu anda böyle bir kaynağa ulaşmak mümkün değil. Bu kaynaklara erişim maliyeti, bilahare yapacağınız yatırımın size sağlayacağı katma değerden daha yüksek olduğu için iş adamları için bir cazibesi, rasyonalitesi yok. Yatırımı tekrar cazip hale getirecek önlemler iş dünyasının önünü açacaktır" dedi. 2025 beklentilerini dile getiren Avdagiç, "Bir kere hepimizin enflasyonun bu yıl Merkez Bankasının koyduğu hedeflere uygun olarak belirlenen patikanın içinde kalmasıyla ilgili beklentimiz var. Diğer tarafta Türkiye'nin kredibilitesiyle ilgili sağlanan iyileştirmelerin en azından aynı kalması, mümkünse daha iyi bir noktaya taşınması hedefimiz var. CDS'lerin azalmasına bağlı olarak hem özel sektörün hem de kamunun döviz bazlı borçlanma maliyetinin düşürülmesiyle ilgili beklentimiz var. Buna bağlı olarak son 1,5 senede yaşanan kur makasının üretici ve ihracatçı tarafından yönetilebilme noktasına gelmesi için politikaların mutlaka öncelikli olarak gözden geçirilmesinin çok net beklentisi içerisindeyiz" ifadelerini kullandı. BÖLGESEL ASGARİ ÜCRET TARTIŞMASI Avdagiç, bölgesel asgari ücretin daha önce İTO tarafından gündeme getirildiğini hatırlatarak, "Anayasaya aykırıdır, insan haklarına aykırıdır diye eleştiri getirenler oldu, şimdi onları biz izliyoruz. Şu anda onlar bunu gündeme getiriyorlar. Halbuki eğer bu anayasaya, insan haklarına, eşitliğe aykırıysa, o zaman teşviklerde uygulan farklılıklar, 1'inci bölgeden 6'ncı bölgeye kadar farklılıklar aykırı olmuyor mu? Yani ben İstanbullu yatırımcı olarak sıfır teşvik alıyorum, İstanbul'da hiçbir sektörün teşviki yok. Ama teşvik alan bölgeler var. O zaman bu da İstanbullu yatırımcıya karşı bir eşitsizlik değil mi? Bunu böyle dar kalıplarla, sloganik yaklaşımlarla ele almak asla doğru değil. Türkiye'nin gerçeklerini dikkate almak lazım" dedi. Geleneksel sektörlerde istihdamın korunmasının kritik olduğunu ve bölgesel ücret farklarının sosyal dengeler açısından da önemli bir rol oynayabileceğini vurguladı. ÇİN VE SURİYE İLE EKONOMİK İŞ BİRLİĞİ Türkiye’ye yönelen Çin yatırımlarına da değinen Avdagiç, "Yatırımın Çin'den geleni için de Avrupa ve Amerika'dan geleni için de aynı şeyi söylüyoruz. Burada önemli olan; yeni yatırım yapacak firmaların Türkiye'yi sadece bir ‘ara istasyon' olarak değil, gerçekten belli somut üretimlerini yaptıkları ve üretim kabiliyetlerini gerçek anlamda kullandıkları, Türkiye'de onlara hizmet verecek tedarik sanayinin kapsamlı bir şekilde devreye alınacağı bir politikanın devreye girmesi. Ve bu yatırımlara teşvik verilirken Türkiye'de faaliyet gösteren firmaların bu süreçten zarar görmemesine özen göstermek doğru olacaktır" diye ekledi. Suriye ile ekonomik ilişkilerin gelişimine de dikkat çeken Avdagiç, Türkiye’de faaliyet gösteren Suriyeli girişimcilerin ticari bağlantılarının bu süreçte önemli bir rol oynayacağını ifade etti. "İstanbul ve diğer illerdeki Suriyeli iş insanlarının kurduğu firmalar, sahip olduğu ticari bağlantılar önümüzdeki dönemde Suriye ile ilişkilerimizin geliştirilmesinde çok ciddi bir katma değer sağlayacaktır. Onların bir kısmı Türkiye'deki üretim araçlarını, üretim kabiliyetlerini Suriye'ye taşıyacaklardır. Ülkemizdeki Suriyeli müteşebbisler Suriye'de Türkiye'nin gücü ve güvenilir partnerleri olacaklardır" dedi.

İpotekli Konut Satışlarında 12 Yılın En Düşük Seviyesi Görüldü Haber

İpotekli Konut Satışlarında 12 Yılın En Düşük Seviyesi Görüldü

Türkiye genelinde 2024 yılında toplam 1 milyon 478 bin 25 konut satılırken, bunların yalnızca 158 bin 486’sı ipotekli olarak gerçekleşti. Bu rakam, konut satış istatistiklerinin Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yayımlanmaya başlandığı 2013'ten bu yana en düşük oran olarak kaydedildi. Kredili satışların toplam içindeki payı yüzde 10,7’de kaldı. Önceki yıllarda bu oran 2023’te yüzde 14,5, 2022’de yüzde 18,9, 2021’de yüzde 19,7 ve 2020’de yüzde 38,2 olarak kaydedilmişti. En yüksek oran ise 460 bin 112 satış ve yüzde 39,8 pay ile 2013 yılında görülmüştü. SATIŞLAR 2020'DE ZİRVE YAPTI İpotekli konut satışlarının en yüksek olduğu yıl, kamu bankalarının düşük faiz kampanyalarıyla desteklediği 2020 oldu. Bu dönemde 573 bin 337 adet konut kredili olarak satıldı. Haziran ayında uygulanan teşviklerle konut kredisi faiz oranları yüzde 0,64'e kadar düşürülmüş ve rekor satışa ulaşılmıştı. FAİZLER ARTINCA BANKA YERİNE ŞİRKETLER TERCİH EDİLDİ Gayrimenkul iktisatçısı Ahmet Büyükduman, yüksek faizlerin ipotekli satışları düşürdüğünü ancak ipoteksiz satışların artmasını sağladığını belirtti. 2024 yılında ipoteksiz satışlar 1 milyon 320 bin ile rekor seviyeye ulaştı. İstanbul Ticaret Odası (İTO) Gayrimenkul Hizmetleri Meslek Komitesi Başkanı Hakan Akdoğan ise, faiz oranlarının yüksekliği ve krediye erişimdeki zorlukların ipotekli satışları gerilettiğini vurguladı. Ancak Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın (TCMB) faiz indirimine başlamasının konut kredilerine erişimi kolaylaştırarak ipotekli satışları artırabileceğini belirtti. Nef Yönetim Kurulu Başkanı Erden Timur da yüksek faiz oranlarına rağmen konut satışlarının 1,5 milyon seviyesine yaklaştığını ve alıcıların banka kredileri yerine firmaların sunduğu kampanyalara yöneldiğini söyledi. Son yıllarda yüzde 55 seviyelerine inen ev sahipliği oranının yükseltilmesi gerektiğini söyleyen Timur, sektörde faiz indirimleriyle birlikte yeni rekorların gelebileceğini ekledi. GELECEK BEKLENTİLERİ Uzmanlar, 2025 yılında ipotekli konut satışlarının 225-250 bin bandına çıkabileceğini ve toplam satışların 1,55-1,6 milyon seviyesinde gerçekleşebileceğini öngörüyor. Özellikle faizlerde devam eden düşüşün ve olası teşviklerin sektöre olumlu yansıyacağı düşünülüyor.

İTO dünyanın en büyük ikinci odası oldu Haber

İTO dünyanın en büyük ikinci odası oldu

İstanbul Ticaret Odası'ndan (İTO) yapılan açıklamaya göre, İstanbul özel sektörünün en büyük iş ağı ve Türkiye'nin en büyük Odası olan İstanbul Ticaret Odası, Oda'nın 800 bininci üyesinin kaydını gerçekleştirdi. İTO’nun 800 bininci üyesi olan Tetra Stratejik Bilgi Çözümleri ve Danışmanlık Limited Şirketi'nin üye sertifikasını firma ortakları Büşra Koç ve Sevil Ünal Doğan’a İTO Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç verdi. Açıklamada görüşlerine yer verilen İTO Başkanı Şekib Avdagiç, İTO’nun gücünü üyelerinin daha çok yatırım, daha çok ihracat ve daha çok istihdamını teşvik etmeye odakladığını söyledi. “Sorumluluğumuzun birinci basamağı kayıtsız şartsız üretim” 800 bin üyeye sahip olmanın mesuliyetinin farkında olduklarını belirten Avdagiç, “Türkiye’ye karşı mesuliyetimiz var, üyelerimize karşı var, şehrimize karşı var. Sorumluluğumuzun birinci basamağı kayıtsız şartsız üretimdir, bunun gerçekleşmesini sağlamaktır. Türkiye üretimle büyüyecek, sayısı çoğalan şirketlerimizle büyüyecek, dünyaya açılan şirketlerimizle büyüyecek. İTO, 142 yıldır bunu yapıyor, 1882 yılında başladığı yolculuğuna 800 bin şirketle devam ediyor. 800 bin üyesiyle Türkiye ekonomisini, dünyanın sayılı ekonomileri arasına sokma sorumluluğunun bilinciyle çalışıyor” değerlendirmesinde bulundu. “İTO Türkiye’nin gücü, Türkiye ekonomisinin öncüsü” Avdagiç, İTO olarak bir yandan mevzuatın yüklediği görevleri ifa ederken, diğer yandan İstanbul iş dünyasını yurtta ve dünyada temsil ettiklerini ve iş dünyasını yeni hedefler etrafında buluşturacak projeler ve politikalar üretip uyguladıklarını kaydetti. Avdagiç, “İTO iş dünyası mensuplarının nabzını tutarken, İstanbul için yatırım, katma değer ve istihdam üretme gücünü en etkili şekilde kullanıyor. İTO Türkiye’nin gücü, Türkiye ekonomisinin öncüsü” dedi. Odanın 700 bininci üye kaydını 2022 yılı Ekim ayında yaptıklarını hatırlatan Şekib Avdagiç, şöyle devam etti: "Bugün İTO'ya kaydolan 800 bininci üyemize sertifikasını veriyoruz. Bu da demek ki meclisi, meslek komiteleri, iştirakleri ve çalışanları ile İTO ailesi sadece son 2 yılda yaklaşık 100 bin firma büyüdü. 800 bin işletmemiz ve onların 1,5 milyondan fazla sahibi ve ortağı ile Türkiye'nin en büyük odası ve üyesi sayısı bakımından Paris ile birlikte dünyadaki en büyük iki odadan birisi olduk. Bu İstanbul ve İstanbul özel sektörü için gurur verici.”

İTO Başkanı Avdagiç'ten Çin otomobillerine ek vergi değerlendirmesi: Zorunlu bir adım! Haber

İTO Başkanı Avdagiç'ten Çin otomobillerine ek vergi değerlendirmesi: Zorunlu bir adım!

Avdagiç, Ticaret Bakanlığı'nın, yerli üretimin iç pazardaki payının yükseltilmesi ve korunması ile yurt içine yatırımların özendirilmesi amacıyla Çin menşeli benzinli ve hibrit binek otomobillere ithalat değerinin yüzde 40'ı veya 7 bin dolar/adetin yüksek olanı şeklinde ilave gümrük vergisi uygulanması kararına ilişkin açıklamalarda bulundu. Söz konusu ilave gümrük vergisi kararının, Çin'den ithal edilen binek otomobillere karşı gaz-fren dengesi kapsamında otomotiv endüstrisini koruyacak zorunlu bir adım olduğuna dikkati çeken Avdagiç, şu ifadeleri kullandı: "Türk sanayinin lokomotif sektörü otomotiv endüstrisinin korunmasına yönelik atılan bu adımı olumlu karşılıyoruz. Ticaret Bakanlığı 'gümrük' politikaları enstrümanını Türk sanayinin önünü açacak bir bilinçle kullanıp bu yılın sektör için geri giden ya da yerinde sayan bir yıl olmasını önleme girişiminde bulunmuştur." Avdagiç, diğer taraftan Çin'in, Türkiye'nin genel ithalatında ilk grup ülkelerden biri olduğunu anımsatarak, "Dış ticaret açığımızın yüzde 40'ını Çin'den verirken, buna karşı endüstrilerimizi korumamız kadar normal bir şey olamaz." dedi. "Avrupa Komisyonu da bu hafta benzer bir tedbiri elektrikli araçlar için uygulamaya sokacak" Ayrıca otomotiv sektöründe yerli üretimin rekabet gücünün artırılması ve Avrupa pazarındaki payın korunması için de doğru zamanda alınmış bir karar olduğunu belirten Avdagiç, şunları kaydetti: "Otomotivde yarım asırda elde ettiğimiz rekabet üstünlüğümüzü korumamız için ne gerekiyorsa onu yapmamız gerekiyordu, alınan karar da bunun yerine getirilmesi oldu. Otomotiv endüstrimiz güçlendikçe ve inovatif milli üretime daha fazla odaklandıkça, ilave ithalat vergisi gibi tedbirlere ihtiyaç tabii ki azalacaktır. Ancak halihazırdaki küresel konjonktürde bu tarz gümrük stratejilerinin yoğun şekilde uygulandığını biliyoruz. Nitekim bu hafta benzer bir tedbiri elektrikli araçlar için Avrupa Komisyonu da uygulamaya sokacak." Avdagiç, "Elbette Türkiye de koltuğuna yaslanıp, otomotiv endüstrisinde onarılması güç bir hasarın oluşmasını izlemeyecekti. Tıpkı diğer Avrupa ülkeleri gibi Çin'in artan otomobil ihracatına karşı endüstrisini korumak için ticari baskı seçeneğini devreye alacaktı. Hiç şüphesiz Türkiye, küresel otomotiv ihracat başkentlerinden biridir, bunu korumamız da elzemdir. Aynı zamanda ülkemiz belirtmeliyim ki Çin'e karşı geçici dezavantajlarını aşacak altyapı ve tecrübeye de sahiptir." diye konuştu. - "Çin markalarına bir mesaj olarak görüyoruz" Türkiye'nin hem tedarik güvenliği hem tedarik maliyetleri bakımından dünya ölçeğinde eşsiz bir konuma sahip olduğunu vurgulayan Avdagiç, sözlerini şöyle tamamladı: "İlave ithalat vergisini, Çin markalarına Türkiye'de yatırımı gündemlerine öncelikli olarak almaları için de bir mesaj olarak görüyoruz. Hükümetimizin katma değer sağlayacak bu tarz doğrudan yatırımlara tam destek sağlayacağından eminiz. Diğer yandan dünyada iyice baskısını artıran bu gümrük savaşları bir kere daha hatırlatıyor ki AB ile Gümrük Birliği'ni güncellemeli ve yeni STA'ları hızla devreye almalıyız."

Авдагич: необходимо пересмотреть шкалу подоходного налога Haber

Авдагич: необходимо пересмотреть шкалу подоходного налога

Президент ITO Авдагич выступил с оценками по экономической повестке дня. Делая заявление об отражении обменного курса на рынках и его влиянии на деловой мир, Авдагич сказал: «Наш главный приоритет не в том, чтобы обменный курс был низким, высоким или стабильным. Важно, чтобы обменный курс параллельно или близко к инфляции». сказал. «Мы испытали резкие коррекции, когда ухудшилась параллель или близость инфляции к обменному курсу» «Всякий раз, когда параллельный или близкий курс обменного курса с инфляцией в нашей стране ухудшался, турецкая экономика должна была подвергаться радикальным корректировкам. Мы видели это в последние несколько лет нашей экономики». Авдагич сказал: «В то время как во второй половине 2021 года обменный курс был фактически управляемым, связь между инфляцией и повышением обменного курса была нарушена со второй половины 2022 года. Обменный курс стал горизонтальным, и инфляция продолжила расти. Во второй половине , третий и четвертый кварталы 2022 г. и первый квартал 2023 г. инфляция быстро росла.Очень небольшое повышение обменного курса создало структуру, которая затрудняла экспорт и облегчала импорт. Всякий раз, когда вы прессуетесь, вы подавляете экспорт, происходит сокращение экспорта, но в то же время происходит быстрый рост импорта. Потому что импортные товары становятся привлекательными. В этом смысле потери есть с обеих сторон. Сейчас в валюте реализовано коррекционное движение. Отныне, по крайней мере, иностранная валюта должна осуществлять процесс, совместимый с инфляцией после этого периода, если инфляция будет расти во втором полугодии до конца года, обменный курс также должен увеличиться, важно действовать рационально даже при наличии разницы в 1-2 балла. «Важно пересмотреть налоговые рамки» Напомнив, что минимальная заработная плата увеличилась на 107 процентов за 12 месяцев в июле 2023 года по сравнению с июлем 2022 года, а объявленное государством повышение ИПЦ за соответствующий период составило 40 процентов, Авдагич сказал: «Таким образом, наша минимальная заработная плата увеличилась на 67 процентов в реальном выражении. Условия. Нам необходимо оценить все правила, проведя анализ макроэкономического воздействия. Мы считаем чистую заработную плату разумной. Однако на данный момент мы ожидаем, что есть три важных вопроса ». сказал. Авдагич продолжил свои слова следующим образом: «Нам необходимо быстро внести коррективы в скобки налоговых поступлений. В настоящее время темпы роста налоговых поступлений значительно отстают как от инфляции, так и от повышения минимальной заработной платы. В 2000 году первый транш подоходного налога составлял 22 размера минимальной заработной платы. Теперь, в июле, она упала до 6,1 минимальной заработной платы. Когда люди получают минимальную заработную плату, ее не следует рассматривать только как минимальную заработную плату. Необходимо видеть доход всех наемных работников и расходы работодателя. Работник, который получает валовую заработную плату в размере 60 тысяч лир на 1 января, если мы посмотрим на точку, которую он достиг с точки зрения налоговых категорий, получает 35-процентную надбавку, равную минимальной заработной плате, 1 июля. Но его чистая зарплата во втором полугодии становится равной зарплате в первом полугодии. Налоговые рамки вступают в игру так быстро, что, хотя заработная плата работника увеличивается на 35 процентов, его чистый доход остается постоянным. Поэтому для нас важно пересмотреть налоговые категории таким образом, чтобы компенсировать потери последних 10-15 лет, принимая во внимание не только минимальную заработную плату, но особенно другие налоговые категории». Заявив, что другой проблемой является верхний предел SGK, Авдагич сказал: «Верхний предел SGK составлял 5-кратную минимальную заработную плату, затем он увеличился до 6,5-кратного, а затем достиг 7,5-кратного. Премия SSI в настоящее время превысила 100 тысяч лир. Сотрудник который получает зарплату около 100 тысяч лир Доля работодателя 14 процентов от его собственной зарплаты, 15,5 процента в рамках скидки работодателя, со страхованием по безработице, всего 32,5 процента, работник, который получает 100 тысяч лир, платит 32 тысяч 500 лир SGK деньги, что является преувеличенной цифрой. сделал свой комментарий. Авдагич сказал: «Верхний предел SSI также должен быть пересмотрен. У нас нет проблем с чистой цифрой, установленной в минимальной заработной плате. У нас нет критики по поводу текущих условий жизни. С другой стороны, мы прилагаем важность для трех вопросов, таких как пересмотр кронштейнов подоходного налога и пересмотр положений о выходном пособии ", сказал. «Документы, запрашиваемые ЕС для получения визы, также нарушают права человека» Президент ITO Авдагич напомнил, что процесс, связанный с визой, стал еще более проблематичным в последние несколько лет, и что процесс получения шенгенской визы постепенно усложнился с 2016 года, и что как деловой мир, так и Президент Республики обсуждал этот вопрос на генеральной ассамблее ТОББ 30 мая, напомнил, что упомянул его как приоритетный вопрос. «Визы с ЕС должны были быть отменены по соглашению о Таможенном союзе. Но этого не произошло». сказал Авдагич, подчеркнув следующее: «Инцидент с визой используется в Турции в качестве политического аргумента. Есть несколько проблем, которые затрудняют процесс. Хотя период подачи заявления на получение визы варьируется в зависимости от страны, ожидается, что назначат встречу на 6-9 недель. почти необходимо представить папку документов.Эти документы также нарушают права человека. Мы считаем неэтичным спрашивать о неразделенных вопросах, таких как весь финансовый статус, движимое имущество и процессы социального страхования. Требуется тонна документов, а с учетом 2-3-недельного процесса оценки он занимает 9-12 недель. Виза, которая выдавалась в смысле истечения срока действия, была укорочена по сравнению с предыдущими. Те, кто получил визу на 4-5 лет, начали получать визу на 3-6 месяцев. Ставка возврата визы достигла 20%. Хотя некоторые генеральные консулы выдвигают технические причины, такие как «очень высокий спрос на визы», мы это видим; Генеральное консульство страны А в Стамбуле Т.С. Мы видим, что когда гражданин другой балканской или восточноевропейской страны, проживающий в Турции, обращается с паспортом, он обрабатывается в другое время. То же самое относится и к визовому процессу в США и Канаду. Если вы прошли срок действия вашей визы, если вы не подали заявление до истечения срока действия вашей визы, она оценивается с нуля, и назначение назначается через 12-18 месяцев. Авдагич завершил свои слова следующим образом: «Есть подход, который здесь не имеет смысла. Эта ситуация также стоит на повестке дня нашего государства. Граждане Турции платят за визовый пакет почти 120-130 миллионов евро в год. Так сказать, своими визовыми деньгами мы финансируем бюджеты всех консульств и посольств в Турции. Стамбульская торговая палата имеет соглашения с 7 различными странами для осуществления визового процесса. Мы считаем, что односторонний выход противоборствующих стран с 2022 года также носит системный характер».

İstanbul Fuar Merkezi 225 bin m2 alana çıkarılıyor Haber

İstanbul Fuar Merkezi 225 bin m2 alana çıkarılıyor

İTO ve İDTM Başkanı Şekib Avdagiç, “Yeşilköy’de şu anda 11 salonun bulunduğu İstanbul Fuar Merkezi’ni (İFM) Cumhurbaşkanımızın gösterdiği hedef doğrultusunda 96 bin metrekareden 225 bin metrekareye büyüteceğiz” dedi. İstanbul, Yeşilköy’de 11 salonun bulunduğu İstanbul Fuar Merkezi (İFM), kapalı fuar alanı büyüklüğünü Türkiye için yeni bir rekor olacak 225 bin metrekareye çıkarmaya hazırlanıyor. Cumhurbaşkanlığı Fuar merkezinin İTO’nun koordinasyonunda kurulacağını ve Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) de bu merkezin yönetiminde yer alacağını duyurmuştu. Avdagiç, “Türkiye’yi fuarcılıkta marka ülke yapma hedefimiz için bu yıl atak yapıyoruz. Bu kapsamda Yeşilköy’de şu anda 11 salonun bulunduğu alanı 96 bin metrekareden 225 bin metrekareye büyütünce İstanbul, Avrupa’da bu kadar büyük kapalı fuar alanına sahip ender şehirlerden biri olacak” diye konuştu. Avdagiç, “İFM’de konsept projesi hazırlanan ilave fuar alanı ve ikinci etap olarak projelendirilecek bölümü de dahil edince toplam kapalı fuar alanımız ilk etapta 170 bin metrekareye çıkacak. Ayrıca hemen yanımızdaki arazi üzerinde de inceleme çalışmaları başlatıldı. Buranın da İFM’ye katılmasıyla toplam kapalı fuar alan büyüklüğü 225 bin metrekareye ulaşacak” bilgisini verdi. Avdagiç, İstanbul Fuar Merkezi için genişleme sürecini geçtiğimiz yıl başlattıklarını kaydetti. Şekib Avdagiç, “2022 yılında 11 salonumuzun bulunduğu İstanbul Fuar Merkezi’nde 71 fuar kiralaması gerçekleştirdik. 2023 yılı için de 82 fuarın sözleşmesini imzaladık. Bunlar pandemi öncesi dönemle, yani 2018 ve 2019 yılıyla kıyaslandığında 2 kat büyümeye işaret ediyor. Mevcut fuar salonlarımızın sayısını artırmak zaruri hale geldi. Bu doğrultuda çalışmalarımızı gerçekleştiriyoruz” dedi

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
TOURISMJOURNAL En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.