Hava Durumu

#İstanbul

TOURISMJOURNAL - İstanbul haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, İstanbul haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Sabiha Gökçen Havalimanı Yolcu Rekorunu Bir Kez Daha Kırdı Haber

Sabiha Gökçen Havalimanı Yolcu Rekorunu Bir Kez Daha Kırdı

Türkiye'nin yolcu sayısında en büyük 2'nci, Avrupa'nın ise en yoğun 9'uncu havalimanı olan İstanbul Sabiha Gökçen (ISG) Uluslararası Havalimanı, 12 Temmuz Cumartesi günü 147 bin 781 yolcuya hizmet vererek yeni bir rekora imza attı. İstanbul Sabiha Gökçen (ISG) Havalimanı yaz aylarında sık sık rekor tazeliyor. Hafta sonu tatiliyle resmi tatil olan 15 Temmuz Salı gününü birleştirerek "4 günlük bir mola" imkanı oluşturanlar, ISG'ye yeni bir rekor getirdi. 12 Temmuz Cumartesi günü terminalde 65 bin 552 kişi iç hat, 82 bin 229 kişi dış hat olmak üzere toplam 147 bin 781 yolcuya hizmet verildi ve tüm zamanların en yüksek yolcu sayısına ulaşıldı. Bir önceki rekor 5 Haziran'da 144 bin 590 yolcu ile kırılmıştı. Uçuş sayısı ise 5 Haziran'da kırılan 796 uçuşluk önceki rekorla aynı kaldı. Uçuşların 335'ini iç hat, 461'ini dış hat uçuşları oluşturdu. Dış hat gelen yolcu sayısı 42 bini aştı Kırılan bir başka rekor ise dış hatlar gelen yolcu ve uçuş sayısında kayıtlara geçti. 12 Temmuz Cumartesi günü dış hatlarda gelen uçuş sayısı 232 iken dış hat gelen yolcu sayısı 42 bin 434 oldu. Bir önceki dış hat gelen yolcu sayısı rekoru 4 Haziran'da 41 bin 959 yolcu ile kırılmıştı. Bir önceki gelen dış hat uçuş rekoru 8 Haziran'da 231 seferle gerçekleşmişti. Avrupa, Asya ve Afrika havayolu bağlantısında stratejik bir ‘hub' haline gelen ISG'de, dinamik şekilde artan yolcu talebini karşılamak amacıyla 2024 yılında yaklaşık 34 milyon euro yatırımla hayata geçirilen "Yolcu Akışını İyileştirme Projesi"nin olumlu etkileri özellikle yoğunluğa neden olan tatil dönemlerinde belirgin şekilde hissediliyor. Ulaşım kolaylıkları ve merkezi noktalara yakınlığıyla "Şehrin Havalimanı" olarak anılan İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı (ISG), İstanbul ve çevresini, 53 ülkede 39 iç hat ve 109 dış hat olmak üzere toplam 148 destinasyona bağlıyor. Sahip olduğu büyük potansiyeli hızlı büyüme olarak yansıtan İstanbul'un dünyaya açılan kapısı (ISG, Avrupa Havalimanları Konseyi (ACI) Mayıs 2025 Hava Trafik Raporu'na göre Avrupa'da 40 milyon üstü yolcu kategorisi olan "MAJOR Havalimanları" arasında en hızlı büyüyen havalimanı oldu. ISG, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 14,9 oranında büyüme kaydederek Mayıs ayında yaklaşık 3,94 milyon yolcuya hizmet vermişti.

Kaçak Yapılar Yıkılıyor, Gözler Boğaz’daki Diğer İşletmelerde Haber

Kaçak Yapılar Yıkılıyor, Gözler Boğaz’daki Diğer İşletmelerde

İstanbul Boğazı'ndaki ünlü restoran ve oteller için yapılan kaçak yapıların yıkımına devam ediliyor. Bebekte yıkılan kaçak yapılar havadan görüntülenirken gözler diğer işletmelere çevrildi. Kültür ve Turizm Bakanlığı'na Bebek, Arnavutköy, Kuruçeşme ve Ortaköy Mahallelerinde, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü yönüne uzanan kıyı boyunca birçok yapılarda kaçak eklentiler olduğu ihbarı gelmişti. Bakanlık tarafından yapılan incelemelerin ardından yapıların denize doğru izinsiz biçimde genişletildiği, kat ilaveleri yapıldığı ve cephe yenilemeleri gerçekleştirildiği tespit edilmişti. Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul 3 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun kararı sonrasında Boğaz'daki işletmelerin kaçak eklentilerinin yıkımına İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ekipleri tarafından başlanmıştı. Kaçak yapıların bulunduğu Baylan Pastanesi, Bebek Balıkçısı, Bebek Otel, Arnavutköy Balıkçısı, Mandarin Otel ve Ottoman Otel hakkında yıkım kararı verilmişti. Söz konusu yapılar Boğaz'da Bebek-Arnavutköy hattında yer alırken, yapıların yıkımında gelinen son durum havadan çekilen görüntülere yansıdı. Boğaz hattındaki birçok farklı parselde yer alan benzer nitelikteki kaçak eklentilerin yıkımının, belirlenen takvim çerçevesinde eylül ayı başına kadar süreceği öğrenildi.

Kâmil Koç, Varna Seferleriyle Avrupa Turizmine Açılıyor Haber

Kâmil Koç, Varna Seferleriyle Avrupa Turizmine Açılıyor

Kâmil Koç, küresel iş ortağı FlixBus'un desteğiyle Avrupa'daki seyahat ağını genişletmeye devam ediyor. Şirket, 15 Temmuz itibarıyla Bulgaristan'ın Karadeniz kıyısındaki önemli turizm ve liman kenti Varna'ya direkt otobüs seferleri başlatacak. Türkiye'nin önde gelen seyahat markalarından Kâmil Koç, küresel iş ortağı FlixBus ile güçlü iş birliği sayesinde Avrupa yollarındaki varlığını her geçen gün güçlendirmeye devam ediyor. 2025 yılında seyahat ağına yeni destinasyonlar eklemeye devam eden şirketin Avrupa'daki yeni durağı Bulgaristan'ın Varna şehri oldu. Şirket, 15 Temmuz'dan itibaren Karadeniz kıyısındaki Bulgaristan'ın üçüncü büyük şehri Varna'ya seferler başlatacak. Avrupa'daki hat sayısı 5'e, günlük sefer sayısı 8'e yükseldi Yapılan açıklamaya göre, İstanbul-Varna hattı Kâmil Koç'un Türkiye ile Avrupa arasında kurduğu 5'inci hat. Bu hatlar arasında günlük toplam 8 sefer sunuyor. 2022 yılında Kâmil Koç, Türkiye'yi Romanya'nın başkenti Bükreş ile Bulgaristan'ın Sofya ve Plovdiv şehirlerine bağlayarak Avrupa operasyonlarına başladı. 2023 yılında Romanya'nın Köstence şehrini ağına ekleyen şirket, şimdi Varna hattıyla daha da büyüyor. Bu ekleme, Türkiye ile Romanya ve Bulgaristan'daki beş önemli şehir arasında kesintisiz yolcu hizmeti sunmayı mümkün kılıyor. Yeni Varna güzergahında hizmete girecek iki yeni otobüsle birlikte, şirketin uluslararası filosundaki araç sayısı 6'dan 8'e çıkacak. "Varna hattımızla Avrupa'daki ağımız daha da güçlendi" Avrupa'daki seyahat ağını planlı bir şekilde genişlettiğini belirten Kâmil Koç Genel Müdürü Çağatay Kepek, şunları söyledi: "Türkiye'nin en çok tercih edilen yolcu taşımacılığı markası olarak, yaygın iç hat ağımızı uluslararası destinasyonlara genişletme hedefiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Global ortağımız FlixBus'tan aldığımız destek ile seyahat kalitemizi Avrupa'da yeni bir şehre taşımaktan büyük heyecan duyuyoruz. Uluslararası genişleme stratejimiz doğrultusunda, Bulgaristan'ın Karadeniz kıyısındaki önemli turizm ve ticaret merkezlerinden biri olan Varna'yı ağımıza ekledik. Bu, 2022'de Bükreş, Sofya ve Plovdiv'e yaptığımız ilk seferlerin ve 2023'te Köstence'nin ağımıza eklenmesinin ardından gerçekleşti. Varna hattımızla Avrupa'daki ağımızı daha da güçlendirdik. İstanbul'dan kalkan bu hatların, Bulgaristan ve Türkiye arasında sadece fiziksel olarak değil, tarihsel ve kültürel olarak da önemli bir köprü görevi göreceğine inanıyoruz. Bulgaristan'dan ülkemize yoğun bir seyahat talebi var. Bu yeni hat sayesinde, özellikle yaz sezonunda artan bölgesel talebe hızlı bir şekilde yanıt verebileceğiz. Varna hattımızın hem yolcularımıza hem de iki ülke arasındaki etkileşime değer katacağına içtenlikle inanıyoruz ve tüm yolcularımıza en iyisini diliyoruz."

Tamer Ay, Türk Bayrağını Okyanuslara Taşıdı Haber

Tamer Ay, Türk Bayrağını Okyanuslara Taşıdı

Türkiye’nin mühendislik gücü ve girişimci ruhu, bir kez daha dünya sahnesinde parladı. BWA Başkanı Çetin Ay’ın oğlu, iş insanı Tamer Ay, dünyanın en büyük kruvaziyer gemisini Türk bayrağıyla buluşturdu ve milletimizin adını okyanusların ötesine taşıdı. 350 metrelik bu deniz sarayı, Galataport İstanbul’dan demir alarak, 2.400 kişilik mürettebatı ve 6.300 konuğuyla birlikte tam donanımlı bir yüzen şehir hâline geldi. Gemi motorlarında çevreci hibrit sistemler, güvertesinde ise beş yıldızlı otel konforu barındıran bu teknoloji harikası, “Made in Türkiye” imzasıyla her dalgada kendini hissettiriyor. Bu prestijli sefer, Ege’nin masmavi sularından Atina’ya uzanırken; siyasetten akademiye, sanayiciden girişimcilere kadar birçok kanaat önderini bir araya getirdi. Buluşmalar sadece dostluk ziyareti değil, yarının yatırımlarına atılan stratejik adımlar olarak kayda geçti. Tamer Ay’ın “Türkiye kabına sığmıyor” vizyonuyla hayata geçen bu dev atılım, hem Türk turizmine yeni bir soluk getiriyor hem de ihracat potansiyelimizi genişletiyor. Üstelik bu başarı, yalnızca bir bireyin değil; 85 milyonun ortak gururudur. Almanya’dan Pasifik’e uzanan bu dev filonun kaptan köşkünde Kırşehir’in azmi ve Türk mühendisliğinin disiplini var. Tamer Ay’ın attığı her imza; Türk ürünlerine güveni, pasaportumuza itibarı ve sanayimize yenilikçi bir kimlik kazandırıyor. Milletçe göğsümüzü kabartan bu stratejik başarı için Tamer Ay’a şükranlarımızı sunuyoruz. Bu yolculuk, sadece bir geminin değil, Türk denizciliğinin global markaya dönüşüm hikâyesidir.

Uzmandan KKKA Uyarısı: Grip Sanmayın, Kene Isırığı Olabilir Haber

Uzmandan KKKA Uyarısı: Grip Sanmayın, Kene Isırığı Olabilir

Yaz aylarında artan kene tutunmalarına karşı uyaran Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Meltem Öner Karaçay, "İlk belirtiler arasında baş ağrısı, yüksek ateş, halsizlik ve eklem ağrıları yer alır. Bu semptomlar grip ile karıştırılabilir" dedi. Tarım ve hayvancılıkla uğraşanlar başta olmak üzere doğada, piknik alanlarında ya da kırsal bölgelerde zaman geçiren herkesin en çok dikkat etmesi gerekenlerin başında Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığına sebep olan kene ısırığı geldiğini ifade eden Doruk Sağlık Grubu Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Meltem Öner Karaçay, yaz aylarında artan kene tutunmalarına karşı vatandaşları uyardı. Karacay, "İlk belirtiler arasında baş ağrısı, yüksek ateş, halsizlik ve eklem ağrıları yer alır. Bu semptomlar grip ile karıştırılabilir" dedi. Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığına neden olan virüsü taşıyan kenelerin Türkiye'de en çok Tokat, Samsun, Amasya, Çorum ve Sivas çevresinde görüldüğünü belirten Uzm. Dr. Meltem Öner Karaçay, bu bölgelerde yaşayan ya da bu bölgelere seyahat eden vatandaşların daha dikkatli olması gerektiğini ifade etti. Karaçay, "Son yıllarda Ege Bölgesi ve İstanbul'da bu virüsü taşıyan keneye rastlanmamıştır" şeklinde konuştu. Kene tutunmalarında hızlı müdahalenin önemine dikkat çeken Karaçay, "Bir cımbız yardımıyla, kenenin gövdesine dokunmadan dikkatlice çıkarılması gerekir. Kişi bunu kendisi yapamıyorsa mutlaka en yakın sağlık kuruluşuna başvurmalıdır" dedi. Dr. Karaçay, Kırım Kongo Kanamalı Ateşinin ölümcül olabileceğini vurgulayarak, "Enfeksiyon riski taşıyan bireyler en az 10 gün boyunca takip edilmelidir. İlk belirtiler arasında baş ağrısı, yüksek ateş, halsizlik ve eklem ağrıları yer alır. Bu semptomlar grip ile karıştırılabilir. Bu nedenle uzman değerlendirmesi şarttır" şeklinde konuştu. Son olarak, doğa yürüyüşleri veya kırsal alanlarda vakit geçiren bireylerin açık renkli, uzun kıyafetler giymesi ve kene kontrolünü ihmal etmemesi gerektiğini belirten Karaçay, "Korunmak mümkün. Bilinçli davranmak, erken müdahale ve uzman takibi ile riskler en aza indirilebilir" dedi.

İstanbul’da Ormanlara Giriş 15 Ekim’e Kadar Yasak Haber

İstanbul’da Ormanlara Giriş 15 Ekim’e Kadar Yasak

İstanbul Valiliği, orman yangınlarının önlenmesi amacıyla, bazı piknik ve mesire alanları dışında ormanlık alanlara girişlerin 23 Haziran-15 Ekim tarihleri arasında yasaklandığını duyurdu. İstanbul'da hava sıcaklıklarının artmasıyla birlikte orman yangınlarına karşı bir dizi önlem alındı. İstanbul Valiliği tarafından yapılan açıklamada, "Yaz mevsiminin etkisiyle özellikle ormanlık alanlarda insan ve araç hareketliliğinde artış gözlenmektedir. Bu durum, kasten ya da hatalı davranışlar nedeniyle meydana gelebilecek orman yangınları riskini artırmaktadır. İstanbul Valiliği olarak bu risklerin önüne geçebilmek için bir dizi tedbiri uygulama kararı almış bulunmaktayız. Bu kapsamda, İstanbul genelinde ormanlık alanlara girişler, mangal, tüp kullanımı, nargile vb. sebeplerle ateş yakmak 23 Haziran-15 Ekim tarihleri arasında, 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 74. maddesi ve 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu’nun 9. ve 66. Maddeleri uyarınca yasaklanmıştır. Ancak İstanbullu hemşerilerimizin aşağıda belirtilen piknik - mesire alanları, tabiat parkları, korular, parklar ve eko turizm alanlarında mangal - piknik yapmak, spor, yürüyüş vb. faaliyetlerde bulunmalarında herhangi bir kısıtlama söz konusu değildir" ifadelerine yer verildi. Orman Yasasının 31. ve 32. Maddesi kapsamında olan köyler/mahalleler başta olmak üzere orman içi, orman bitişiği ve ormanla ilişiği olmayan köyler/mahallelerde anız, bağ bahçe, zeytinlik ve tarla temizliği gibi nedenlerle ağaç, dal ve her türlü bitki örtüsünün yakılmasının yasak olduğunu belirten açıklamaya şöyle devam edildi: "Orman alanı civarındaki tesisler ile sanayi kuruluşları, orman alanlarını etkileyebilecek her türlü faaliyet nedeniyle oluşabilecek yangın riskine karşı önleyici bütün tedbirleri eksiksiz olarak almakla yükümlüdür. Enerji nakil hatlarının yapım ve bakımı ile ilgili kuruluşlar (BEDAŞ, AYEDAŞ ve TEİAŞ) enerji hatlarının özellikle ormanlık alanlardan geçen bölümlerinde gerekli bakımları gerçekleştirecek, yangın riskine karşı her türlü tedbiri alarak, gerektiğinde enerji kesintisi uygulayacaklardır. Tüm belediyelerimiz, orman içi, orman kenarı ve bitişiğinde bulunan çöp toplama alanları çevresinde koruma bandı oluşturacak ve yangın riskine karşı gerekli iş makinelerini (Dozer, Loder, Kepçe) hazır bulunduracaklardır. Sokak hayvanlarını beslemek amacıyla yasaklı alanlara girmek isteyen vatandaşlarımız, kimliklerini, hangi mevkide ne zaman besleme yapacaklarını ilgili ilçe güvenlik birimleri ile Orman İşletme Şefliklerine bildirmek ve izin almak kaydıyla ormanda yaşayan sokak hayvanlarını besleyebileceklerdir. Bu kişiler yasaklı alanda piknik yapma ve ateş yakma yasaklarından muaf değildirler. İlçe Kaymakamlıklarımız ve Orman Bölge Müdürlüğü koordinasyonunda genel kolluk ve orman kolluğundan oluşturulan denetim ekipleri etkin bir şekilde gözetim ve denetim yapacaklardır. Gerekli hallerde ilçe Kaymakamlıklarımızın emriyle tüm kamu ve özel sektör imkanları kullanılarak olası yangınlara etkili müdahale edilmesi sağlanacaktır. Yukarıda belirtilen karar ve önlemlere aykırı hareket edenler hakkında 6831 sayılı Orman Kanunu, Türk Ceza Kanunu ve Kabahatler Kanunu uyarınca idari ve adli işlem yapılacaktır."

Karaburun Sahili Mavi Bayrak Almaya Hak Kazandı Haber

Karaburun Sahili Mavi Bayrak Almaya Hak Kazandı

İstanbul'un kuzeyinde yer alan Arnavutköy ilçesindeki Karaburun Sahili, çevre temizliği, su kalitesi ve güvenliği açısından yapılan denetimlerin ardından mavi bayrak almaya hak kazandı. İstanbul'un kuzeyinde yer alan Arnavutköy ilçesindeki Karaburun Sahili, çevre temizliği, su kalitesi ve güvenliği açısından yapılan denetimlerin ardından mavi bayrak almaya hak kazandı. Türkiye'de sınırlı sayıda sahile verilen ve belirli çevre kriterlerini karşılayan plajlara verilen bu bayrak, Karaburun Plajı'nın hijyen ve güvenlik standartlarını karşılayan bir sahil olduğunu belgeliyor. Karaburun Sahili'nde düzenlenen bayrak törenine Arnavutköy Kaymakamı Mahmut Hersanlıoğlu, Arnavutköy Belediye Başkanı Mustafa Candaroğlu ve çok sayıda vatandaş katıldı. Tören kapsamında kortej yürüyüşü gerçekleştirilirken, tekne ve jetski gösterileriyle etkinlik renklendi. Programın sonunda mavi bayrak törenle göndere çekildi. Sahil düzenlemeleri, deniz suyu analizleri, cankurtaran hizmetleri ve çevre bilinci çalışmaları gibi başlıklarda yapılan değerlendirmelerin ardından Karaburun Plajı bu prestijli unvanı alarak İstanbul'un mavi bayraklı sahilleri arasında yerini aldı. Mavi bayrak, hem yerli hem de yabancı turistler için temiz, güvenli ve çevreci sahil anlamına geliyor. "Karaburun plajımız 33 kriterin tamamını sağlayarak mavi bayrağı elde etti" Düzenlenen programda konuşan Arnavutköy Belediye Başkanı Mustafa Candaroğlu, "Karaburun Sahilimizin almış olduğu uluslararası bir ödül olan mavi bayrağımızı göndere çekmek için buluşmuş bulunmaktayız. Mavi bayrak uluslararası olan ve çok kıymetli bir ödüldür. Deniz suyu temizliğinden plaj güvenliğine çevre eğitim ve geri dönüşüm aşamalarından oluşur ve birçok kriteri arasında barındırır. Karaburun plajımız bu kriterlerin, 33 kriterin tamamını sağlayarak mavi bayrağı elde etti. Mavi bayrak sadece bir çevre ödülü değil aynı zamanda Arnavutköy'ün turizm potansiyelinin de bir göstergesidir. Karaburun'da güvenli ve gönül rahatlığıyla gelebilecek temiz bir plaj ve doğal bir ortamda denize girebilecekler. Bu ödülün arkasında çok ciddi bir emek ve sorumluluk var. Pek çok alanda yoğun bir çalışma yürüttük. Büyük bir özveri ve titizlikle çalışarak bu başarıya imza attık. Emeği geçen tüm ekip arkadaşlarımıza ve gönüllülerimize teşekkür ederiz" şeklinde konuştu.

İstanbul’daki İranlılar Ülkelerine Karayoluyla Dönüyor Haber

İstanbul’daki İranlılar Ülkelerine Karayoluyla Dönüyor

İran ile İsrail arasında yaşanan çatışmaların 4'üncü gününde İstanbul'da bulunan İranlıların, ülkelerine dönüşleri sürüyor. İran ile İsrail arasında yaşanan çatışmaların ardından İstanbul'da yaşayan İranlılar, hafta sonu ülkelerine dönmeye başlamıştı. İki ülke arasındaki çatışmalar zaman zaman şiddetlenirken, İranlıların ülkelerine dönüşleri de sürüyor. Havayolu trafiğinin geçici olarak durması nedeniyle ülkelerine gidemeyen İranlılar karayolunu tercih ediyor. Fatih Aksaray'da bulunan İran turizm acenteleri önünde toplanan İranlıların ülkelerine otobüs ile gittikleri anlar dronla görüntülendi. Öte yandan dönüşlerin artacağı tahmin ediliyor. "Demiryolu ve deniz yolu olmadığı için mecburen otobüs ile karayolundan gidiyorlar" İran'a otobüs seferi düzenleyen turizm acentesi yetkilisi Eyüp İzzati, "Cumadan beri yoğunluk var. İran ile İsrail arasındaki çatışmalardan dolayı, İran hava sahası kapalı. Bütün ülkelerden şuan İran'a uçuşlar kapalı. Bu giden yolcuların aslında uçak biletleri var. Uçakların kalkmaması dolasıyla bütün yolcular karayolu ile İran'a gitmek istiyorlar. Bundan dolayı yoğunluk var. Çünkü demiryolu ve deniz yolu olmadığı için mecburen otobüs ile karayolundan gidiyorlar. Her gün sadece bizim firmadan 3 ile 4 araç kaldırıyoruz" şeklinde konuştu. İstanbul genelinde dönüşlerin yoğun olması bekleniyor.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
TOURISMJOURNAL En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.