Hava Durumu

#Danimarka

TOURISMJOURNAL - Danimarka haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Danimarka haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Visa Akdeniz Turizm Analizi: Türkiye’nin 2024 Turizm Başarısı Haber

Visa Akdeniz Turizm Analizi: Türkiye’nin 2024 Turizm Başarısı

Visa Akdeniz Turizm Analizi, 2024 yılında Türkiye’nin Akdeniz havzası ülkeleri arasında ziyaretçi sayısını en çok artıran ikinci ülke olduğunu ortaya koydu. Diğer yandan Türkiye son 5 yılda yabancı kartlı turizm gelirlerini en çok artıran ikinci ülke oldu. 2024 yılında ülkemizi ziyaret eden turistlerin %18’inin 2023’te de Türkiye’yi tercih ettiği ve geri dönen bu ziyaretçilerin, ortalama bir turistten %74 daha fazla kart kullandığı görüldü. İstanbul, Türkiye’nin turizm gelirlerinin yarısından fazlasına katkı sağlarken bu trendin dört mevsim boyunca etkili olduğu görüldü. Yeme-içme, ulaşım, market ve sağlık sektörleri yüksek çift haneli büyüme kaydederek Türkiye’nin 2024 turizm başarısında öncü oldu. ABD ve Körfez Ülkeleri ziyaretçilerinin harcamalarının Türkiye’nin toplam turizm gelirlerinin üçte birini oluşturduğu görüldü. Visa, Akdeniz’e kıyısı olan Türkiye, İspanya, İtalya, Fransa, Portekiz, Yunanistan, Hırvatistan ve Malta’ya seyahat eden yabancı turistlerin kart kullanımı trendlerine dair içgörüler sağlayan Visa Akdeniz Turizm Analizi’nin 2024 yılı sonuçlarını açıkladı. Türkiye, son 5 yılda kartlı turizm gelir artışında ikinci sırada Visa Akdeniz Turizm Analizi, Türkiye’nin turizmdeki rekabet gücünü ortaya koyuyor. Araştırma sonuçları Türkiye’de kart kullanımının 2024 yılında Euro bazında %5 artış kaydettiğini gösteriyor. Kartlı ziyaretçi sayısındaki büyüme ise %16. Bununla birlikte rakamlar son 5 yıl içinde Akdeniz’de turizm gelirlerini en çok artıran ikinci ülkenin Türkiye olduğuna işaret ediyor. Analiz sonuçlarına göre, son 5 yılda toplam yabancı kart harcamaları Akdeniz havzası genelinde yaklaşık 2 katına çıkarken aynı dönemde Türkiye’nin ortalamanın üzerinde büyüdüğü gözlemleniyor. Bu gelişme, Türkiye’nin 2019 yılından bu yana turizm alanında güçlü bir ivme yakaladığını gösteriyor. Türkiye, sağlık turizminde öne çıkıyor Visa Akdeniz Turizm Analizi’nin ortaya koyduğu rakamlara göre, 2024’te sağlık turizmi Akdeniz havzasında turizm harcamalarının ortalama %2’sini oluştururken, bu rakam ülkemizde turist harcamalarının %7’sine denk geliyor. Rakamlar, Türkiye’nin önceki yıllarda olduğu gibi bu alanda stratejik bir rekabet avantajına sahip olduğunu ortaya koyuyor. Visa Türkiye Genel Müdürü Samile Mümin, “Visa Akdeniz Turizm Analizi, Türkiye’nin turizm stratejisi açısından değerli içgörüler sunuyor. Analizin en dikkat çekici bulgularından biri, 2024 yılında ülkemizi ziyaret eden her beş turistten birinin 2023’te de Türkiye’yi tercih etmesi ve geri dönen bu turistlerin, genel ortalamaya kıyasla yaklaşık %74 daha yüksek kart kullanımı gerçekleştirmesi olarak karşımıza çıkıyor. Ayrıca, analiz sonuçları yabancı turistlerin kart harcamalarında artışa işaret ederken, kartlı ödemelerin turizm gelirlerine olumlu etkisini ve ülke ekonomimize katkısını da gözler önüne seriyor. Visa olarak, yabancı turistlerin Türkiye’de güvenli ve kesintisiz harcama yapmalarını desteklemeye, aynı zamanda turizm sektöründeki küçük ve orta ölçekli işletmelerin dijital ödeme yöntemlerini kullanabilmesini sağlamaya devam edeceğiz” dedi. Visa Güney Avrupa Danışmanlık ve Analitik Başkanı Sertan Şener, “Visa Akdeniz Turizm Analizi, Türkiye’nin Akdeniz havzasındaki güçlü konumunu bir kez daha ortaya koyuyor. Son beş yılda, bölgedeki ülkeler arasında kartlı harcamalarını en fazla artıran ikinci ülkenin Türkiye olduğunu görüyoruz. Türkiye’nin 2024 yılında turizmdeki başarısını yeme-içme, ulaşım, market ve sağlık sektörlerindeki kart harcamalarında kaydedilen büyüme önemli ölçüde destekliyor. Analiz bulguları, yabancı kartlarla gerçekleştirilen sağlık harcamalarının ülkemizin toplam turizm gelirine katkısının, Akdeniz havzası ortalamasının üç katından fazla olduğunu gösteriyor. Visa olarak, kartlı ve yenilikçi ödeme çözümlerinin turizm sektörünün en önemli itici güçlerinden biri olduğunu gözlemliyor, Türkiye’de turizmin sürdürülebilir büyümesini desteklemeye kararlılıkla devam ediyoruz”Formun ÜstüFormun Altı dedi. Türkiye’ye geri dönen turistler, %74 daha fazla kart kullanımı gerçekleştirdi 2024 yılında ülkemizi ziyaret eden her 5 turistten birinin, 2023’te de Türkiye’yi tercih ettiği ve geri dönen bu ziyaretçilerin, ortalama bir turistten %74 daha fazla kart kullandığı görüldü. Türkiye’ye geri dönen ziyaretçilerin kart kullanım artışları incelendiğinde 96% ile ABD, 85% ile Fransa ve 80% ile Hollanda koridorları dikkat çekti. En fazla kartlı turizm harcaması 4 ana coğrafi koridordan geldi Türkiye’de 2024 yılında en fazla kartlı harcama Körfez Ülkeleri, Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere ve Türki Cumhuriyetler’den geldi. Körfez Ülkeleri’nden gelen ziyaretçilerin kart kullanımının dörtte üçü İstanbul’da gerçekleşirken, Trabzon ve Bursa’da da yoğunluk görüldü. ABD koridoru ise İstanbul’un ardından sahil bölgeleri ve Kapadokya’yı tercih etti. İngiltere’den gelen turistler, Antalya, Muğla ve İstanbul arasında dengeli bir profil çizdi. 2024’te Türkiye’nin turizm büyümesine en büyük nominal katkıyı ise İngiltere, Almanya ve ABD koridorları verdi. Türkiye’de turistlerin önceliği: Seyahat harcamaları Öte yandan turistlerin Türkiye’de yaptıkları harcamalarda konaklama, yeme-içme ve market sektörlerini içeren seyahat kategorisi %36’lık payla ilk sırada geliyor. Turistlerin Türkiye’de en çok harcama yaptıkları ikinci önemli kategori ise %33’lük pay ile perakende alışverişler olarak öne çıkıyor. Toplam Türkiye turizminin yaklaşık %10’unu Körfez Ülkeleri’nden gelen ziyaretçilerin perakende alışverişleri oluşturuyor. Araştırma tek başına Körfez Ülkeleri’nin giyim harcamalarının, diğer ana koridorların giyim harcamalarının toplamıyla neredeyse eşit olduğuna işaret ediyor. ABD’den gelen ziyaretçiler, kuyum/aksesuar harcamalarıyla öne çıkarken, sağlık harcamalarında İngiltere ve Türki Cumhuriyetler’in ön planda olduğu gözlemleniyor. Kartlı harcamalarda İstanbul zirvede 2024 yılında Türkiye’deki yabancı kart harcamalarının %88’i sırasıyla İstanbul, Antalya, Muğla, İzmir, Aydın, Trabzon ve Nevşehir olmak üzere 7 ana ilde gerçekleşti. Körfez Ülkeleri’nden gelen turistler, İstanbul’da en fazla kartlı harcama yapan grup olurken, Muğla’da İngiltere ve Almanya’dan gelen turistler öne çıktı. Antalya’da İngiltere, Almanya ve Türki Cumhuriyetler’den gelen ziyaretçiler harcamalarda en büyük payı aldı. Antalya’da kart kullanımında Norveç, Danimarka ve Polonya’dan gelen ziyaretçilerin de önemli bir yer tuttuğu görüldü. İzmir ve Aydın’da ise ABD’den gelen turistlerin harcamaları dikkat çekti. Trabzon turizminin tamamına yakını Körfez Ülkeleri’nden gelen ziyaretçiler tarafından yapıldı. Nevşehir’de ise diğer şehirlere kıyasla Japonya ve Çin gibi Asya ülkelerinden ve Latin Amerika’dan gelen ziyaretçilerin yoğunluğu dikkat çekti. Bu veriler, Türkiye’nin turizm gelirlerinde çeşitlenmenin arttığını ve farklı coğrafyalardan gelen turistlerin belirli bölgelerde yoğunlaştığını ortaya koydu. İstanbul dört mevsimde de turizm lideri Araştırma sonuçlarına göre İstanbul dört mevsim boyunca Türkiye’nin toplam turizm gelirlerine en büyük katkıyı sunan il oldu. İstanbul’da en yoğun kart kullanımı ise 2024’ün üçüncü çeyreğinde gerçekleşti. İstanbul’un kış aylarında turizme yaptığı katkının yaz turizmi ile öne çıkan illerin turizme toplam katkısından daha fazla olması ise dikkat çekici bir veri olarak öne çıktı.

Anadolu’nun Kayıp Hazineleri Geri Dönüyor Haber

Anadolu’nun Kayıp Hazineleri Geri Dönüyor

ANTALYA (İHA) - Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Danimarka’dan iadesi sağlanarak Antalya’ya getirilen tarihi eserlerin tanıtıldığı toplantıda önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Ersoy, kültürel mirasın korunmasına yönelik yürütülen çalışmaların kararlılıkla devam ettiğini belirterek, "Dünyanın neresine kaçırılmış olursa olsun bu topraklara ait hangi eser varsa biz bu eserlerin izini sürüp ülkemize getirmekte kararlıyız ve bunu yapmaya devam edeceğiz. Artık koleksiyonlar ya da konunun uzmanlarının kabul ettiği bir gerçek var. Biliyorlar ki ellerinde Anadolu'dan yasal olmayan yollarla çıkarılmış bir arkeolojik eser varsa, Türkiye Cumhuriyeti gelip onu bulacak ve yasal yollarla iadesini sağlayacak" dedi. Bakanlığın uzun süredir yürüttüğü titiz çalışmalar neticesinde, Danimarka Glyptotek Müzesi’ne sunulan bilimsel kanıtlar ve etik gerekçelerle Türkiye’ye iade edilen eserler, Antalya Arkeoloji Müzesi’nde kamuoyuna tanıtıldı. İade edilen eserler arasında, Burdur’un Boubon Antik Kenti’ne ait Roma İmparatoru Septimius Severus’un heykel başı ile yine Burdur’un Düver Köyü’nden kaçırılan 48 pişmiş toprak mimari levha yer alıyor. Bakan Ersoy, son yedi yılda 8 bin 967 eserin Türkiye’ye geri getirildiğini ve bu sürecin hız kesmeden devam edeceğini vurguladı. PROF. DR. JALE İNAN’IN ÇALIŞMALARI İadesi sağlanan Boubon Antik Kenti’ne ait heykel başının, 1960’lı yıllarda bölgede yapılan kaçak kazılar sonucunda yurt dışına kaçırıldığı tespit edildi. Bakan Ersoy, bu sürecin aydınlatılmasında merhum arkeolog Prof. Dr. Jale İnan’ın çalışmalarına dikkat çekerek, şunları söyledi: "M.S. 3. yüzyıla tarihlenen bu eserin iadesi vesilesiyle bu eser grubu hakkındaki çalışmalarından faydalandığımız merhume Prof. Dr. Jale İnan'ı da anmak isterim. Biz son 5 yılda gerçekten bu mücadelede önemli kazanımlar elde ettik ama Anadolu'nun kültürel mirasının korunması çalışmaları on yıllardır sürüyor. Rahmetli Jale İnan hocamız, bu heykel başını yerinde incelemiş ve Boubon kökenli olduğuna dair tespitlerde bulunmuştu. O dönem yapılan tespitlerin de ışığında Kaçakçılıkla Mücadele Dairemiz çalışmalarını genişletip iade talebimizi Danimarka'ya iletti. Danimarka ve Glyptotek Müzesi'ni de iş birliğine açık tutumları ve etik bir duruş sergileyerek verdikleri iade kararından dolayı kutluyorum. Kopenhag Büyükelçimiz Sayın Hakan Tekin ile Kültür ve Tanıtma Müşavirliğimize de ayrıca teşekkür ederim." PISIDIA KÜLTÜRÜNÜN İZLERİ: PİŞMİŞ TOPRAK LEVHALAR Danimarka’dan geri getirilen bir diğer önemli eser grubu ise M.Ö. 6. yüzyıla tarihlenen pişmiş toprak levhalar. Burdur’un Düver Köyü’nde kaçak kazılarla ortaya çıkarılan bu levhalar, Antik Pisidia kültürüne ışık tutan arkeolojik buluntular arasında yer alıyor. Özellikle 1960’lı yıllarda Boubon Antik Kenti’nde yapılan kaçak kazılar hakkında konuşan Bakan Ersoy, "Lucius Verus, Septimius Severus, Genç İmparator ve Giyimli Kadın heykellerinin yanı sıra İmparator Caracalla'ya atfedilen iki büst ve dönemin önemli şahsiyetlerine ait beş baş ile bir bronz kadın büstü Türkiye'ye yeniden kazandırılmıştı. Bu iadeler; sunulan belgeler, görgü tanığı ifadeleri ve adli kriminolojik çalışmalar sayesinde gerçekleşti. Bakanlığımız ile Manhattan Savcılığı iş birliğinde yapılan geniş kapsamlı soruşturmalar ve iadeler de dünyada ciddi düzeyde yankı buldu, örnek oldu" dedi. HEYKELİN BAŞ VE GÖVDESİ BULUŞACAK MI? Septimius Severus’un heykel başının Türkiye’ye dönmesi, gövdesiyle birleşme ihtimalini de gündeme getirdi. Bakan Ersoy, bu konuda detaylı bir bilimsel çalışma başlatıldığını belirterek, "Antik dönemde, bu heykel gövdeleri son derece idealize bir şekilde yapılmakta ve tarih içinde imparatorların değişmesi gibi durumlarda farklı başların birleştirilmesiyle kullanılmaktaydı. İşte bu sebeple şu an baş ve gövdenin ani ve hızlı bir müdahaleyle ayrım noktalarının birbirine oturtulması esere zarar verebileceğinden konservatörlerimiz bu süreci çok dikkatli analiz ederek zamana yayılan bir proje kapsamında ele alacaklar. Pek tabii bu projenin sonucunu da bilim dünyası ve kamuoyuyla yine büyük bir mutlulukla paylaşacağız" açıklamasında bulundu. TÜRKİYE, KÜLTÜREL MİRASININ PEŞİNDE Son yıllarda, yurt dışına kaçırılan eserlerin iadesi konusunda büyük başarılar elde eden Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2025 yılı için de 14 önemli eserin iadesini sağlamayı planlıyor. Bakan Ersoy'un açıklamasına göre, 2024 yılında tam bin 149 tarihi eserin ülkeye geri kazandırıldığı biliniyor. 2002-2025 yılları arasında iadesi sağlanan toplam eser sayısının 13 bin 282 olduğunu açıklayan Bakan Ersoy, bu sürecin hız kesmeden devam edeceğini belirtti. KAÇAKÇILIKLA MÜCADELEDE FARKINDALIK ÇALIŞMALARI Eserlerin yurt dışına kaçırılmasını önlemek için, Kaçakçılıkla Mücadele Dairesi sadece yurt dışında eser takibi yapmakla kalmıyor; aynı zamanda Anadolu’nun dört bir yanında farkındalık çalışmaları yürütüyor. Bakan Ersoy, bu çalışmaların köylere kadar yayıldığını belirterek, "Bakanlık yetkililerimiz Anadolu'yu adeta karış karış geziyor. Köy köy dolaşıp muhtarlarımız başta olmak üzere herkese bu mücadelenin önemini anlatıyor. Sadece yetişkinlerin bilinçlendirilmesi değil, geleceğimizin sahibi çocuklarımıza geçmişin mirasının önemini anlatmak için hikaye kitapları hazırlıyor, ağaç yaşken eğilir mantığıyla onlara eğitimler veriyoruz" dedi. DANIŞMA SÜRECİ VE İŞ BİRLİKLERİ Danimarka'nın Ankara Büyükelçisi Ole Toft, eserlerin ait oldukları topraklara geri döndürülmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Toft, "Tarihî eserlerin iadesi önemli ancak genellikle karmaşık bir süreçtir. Ve bugün bizatihi Türkiye ve Danimarka olarak birlikte İmparator başı özelinde güzel bir çözüm üretebildik. Burada karşılıklı saygı ve iş birliği olduğu süreç neticesinde bu noktaya gelmiş olmayı da kutluyoruz. Danimarka'nın Glyptotek Müzesi yalnızca heykel başını değil 48 adet pişmiş toprak levhayı da iade ediyor. Levhaların iadesi Türkiye'nin talebi olmadan ancak Glyptotek Müzesi'nin iç incelemeleri neticesinde pişmiş toprak eserlerin Türkiye'ye ait olduğunun anlaşılması üzerine müzenin girişimiyle gerçekleşmiştir. Geçtiğimiz yıl Türkiye'yi 350 bin Danimarkalı ziyaret etti. Bunların 200 bini Antalya bölgesine geldi. Güzel doğası ve iklimiyle Türkiye, Danimarkalı turistler için her zaman cazibe noktası olmuştur" şeklinde konuştu. Büyükelçi, ayrıca Danimarkalı turistlerin Türkiye’ye ilgisinin artacağını ve eserlerin sergilendiği Antalya Arkeoloji Müzesi’ni ziyaret etmeye teşvik edileceğini ifade etti.

Grönland Turizmde Yeni Bir Sayfa Açıyor Haber

Grönland Turizmde Yeni Bir Sayfa Açıyor

Grönland’ın dev buzdağları, kuzey ışıkları ve el değmemiş vahşi yaşamının oluşturduğu nefes kesen doğası giderek daha fazla turistin ilgisini çekiyor. Ülke, şimdiye kadar ekonomisini büyük ölçüde balıkçılığa dayandırırken, artık turizmi öncelikli bir gelir kaynağı haline getirmeyi hedefliyor. Turizm sektörü, 2023 yılında 250 milyon euroluk gelirle dikkat çekerken, Grönland hükümeti bu rakamı üç katına çıkararak turizmin ihracat değerinin yüzde 40’ına ulaşmasını amaçlıyor. Bu doğrultuda, adaya daha fazla uluslararası ziyaretçi çekebilmek için büyük bir altyapı dönüşümü başlatıldı. YENİ HAVALİMANI İLE SEYAHAT KOLAYLAŞIYOR Ekim 2024’te Grönland’ın başkenti Nuuk’ta yeni bir uluslararası havalimanı açıldı. Önceki havalimanı küçük uçaklara hizmet verecek kapasitedeydi. Bu nedenle turistler genellikle başka bir noktada aktarma yapmak zorunda kalıyordu. Yeni pistin uzunluğu iki kattan fazla artırılarak 2 bin 200 metreye çıkarıldı ve büyük yolcu uçaklarını ağırlayacak modern bir terminal inşa edildi. Böylece Nuuk, artık büyük havayolu şirketlerinin uçuş takvimine girebilecek ve aktarmasız uluslararası uçuşlara ev sahipliği yapabilecek durumda. United Airlines, 14 Haziran 2025'te Newark’tan Nuuk’a direkt uçuşlara başlıyor. Aynı şekilde SAS da Kopenhag’dan düzenli seferler planlıyor. Ayrıca Icelandair ve Air Greenland gibi şirketler de Grönland’ı daha fazla noktaya bağlamak için çalışmalarını sürdürüyor. Bununla birlikte, sadece Nuuk'un değil, kuzeydeki Ilulissat ve güneydeki Qaqortoq bölgelerinin de 2026’ya kadar eşit kapasitede uluslararası havalimanlarına kavuşması planlanıyor. GRÖNLAND NEDEN TURİZME YÖNELİYOR? Grönland, turizmi yalnızca ekonomik büyüme için değil, aynı zamanda ekonomik çeşitlilik sağlamak amacıyla da önemsiyor. Şu an adanın ihracatının yüzde 90’ı balıkçılığa dayanıyor ve bu tek sektörlü ekonomi, sürdürülebilirlik açısından risk taşıyor. 2023’te turizm gelirlerinde rekor artış yaşandı. Grönland'a hava yoluyla gelen turist sayısı 40 bine yaklaşırken, gemiyle seyahat edenlerin sayısı 76 bini geçti. Bu, 2019’a kıyasla neredeyse iki katlık bir artışı temsil ediyor. Turizmin büyümesiyle birlikte hizmet sektöründe doğrudan binin üzerinde yeni istihdam yaratıldı. Ancak Grönland yönetimi, bu büyümenin sürdürülebilir ve yerel halka fayda sağlayacak şekilde gerçekleşmesini hedefliyor. Bu nedenle, 2023’te çıkarılan bir yasa ile kültürel mirasın korunmasına yönelik düzenlemeler de getirildi. MACERA TURİZMİNİN YENİ GÖZDESİ GRÖNLAND Grönland, turizm kampanyalarında macera temasını öne çıkarıyor. İzlanda gibi Kuzey Kutup Dairesi’ndeki konumu, onu eşsiz bir doğa harikası haline getiriyor. Gezginler için en popüler aktiviteler şunlar: Buz Dağlarında Yürüyüş: UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki Ilulissat Icefjord ve Sermeq Kujalleq bölgesi dev buzullarıyla ünlü. Balina Gözlemi: Grönland sularında, dünyanın en büyük memelilerini doğal ortamlarında izlemek mümkün. Köpek Kızağı ve Kış Sporları: Kar motosikleti, kayak ve hatta helikopterle kayak gibi aktiviteler, adrenalin tutkunları için ideal. Kuzey Işıkları: Minimal ışık kirliliği sayesinde Grönland, dünyanın en net kuzey ışığı görüntülerini sunuyor. Yerel yönetim, 2030’a kadar otel kapasitesini yüzde 50 artırmayı hedefliyor ve 500 yeni otel odasının inşası için projeler yürütüyor. Ancak, Visit Greenland’in analizine göre, Nuuk ve Ilulissat’ta konaklama konusunda kısa vadede sıkıntılar yaşanabileceği düşünülüyor. GRÖNLAND YENİ BİR TURİZM MERKEZİ OLABİLİR Mİ? Yeni havalimanları, aktarmasız uçuşlar ve turizme artan yatırımlarla Grönland, küresel bir doğa ve macera turizmi merkezi olma yolunda hızla ilerliyor. Ancak büyüme, kültürel ve çevresel hassasiyetler göz önünde bulundurularak şekillendiriliyor. Visit Greenland CEO’su Anne Nivika Grodem, "Turizm şirketleri, sektörün sürdürülebilir bir şekilde gelişmesi için ortak bir vizyona sahip" dedi. 2025’te daha fazla turistin Grönland’ı keşfetmesi beklenirken, bu eşsiz doğa harikasının dikkatle korunarak turizme açılması, adanın geleceği için kritik önem taşıyor.

Erciyes, İskandinav Turistlerin Yeni Gözdesi Haber

Erciyes, İskandinav Turistlerin Yeni Gözdesi

KAYSERİ (İHA) - Türkiye’nin en önemli kış turizmi destinasyonlarından biri olan Erciyes Kayak Merkezi, yalnızca yerli turistlerin değil, dünya genelindeki kayak tutkunlarının da ilgisini üzerine çekiyor. Kayseri’nin dağ turizmindeki incisi Erciyes, 112 kilometrelik kayak pistleri ve 19 mekanik tesisiyle her geçen yıl daha fazla ziyaretçiyi ağırlıyor. MODERN TESİSLER, ULUSLARARASI İLGİ Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç’ın öncülüğünde sürekli gelişim gösteren Erciyes, hem Türkiye’de hem uluslararası alanda dikkat çekiyor. Daha önce Çekya ve Polonya’dan turistleri ağırlayan merkez, Norveç, İsveç, Finlandiya ve Danimarka gibi İskandinav ülkelerinin de ilgisini çekmeyi başardı. İsveç televizyonlarında geniş yer bulan Erciyes, modern tesisleri, eşsiz manzaraları ve yüksek kaliteli pistleriyle övgü topladı. Turizm üzerine yapılan bir yayında, programa katılan İsveçli konuk Kajsa Beausang, Erciyes Kayak Merkezi’ni değerlendirerek, "Kapadokya'nın yanı başında Kayseri de var. Orada da harika bir kayak merkezi var. 3 bin 917 metre zirveye sahip Erciyes Dağı. Kayseri'nin de bu kadar etkileyici olduğunu bilmiyordum" ifadelerini kullandı. "ERCİYES, ALPLERE BENZETİLEBİLİR AMA DAHA ÖZEL" Beausang, Erciyes’in ulaşım kolaylığına da dikkat çekerek, "İstanbul'dan direkt uçakla kısa sürede ulaşabiliyorsun. Bu da çok büyük bir avantaj. İnsanlar Erciyes'i biraz Alplere benzetebilir ama buranın daha da özel olduğunu söyleyebilirim. Çünkü burada yalnızca doğal güzellikler değil, aynı zamanda Türkiye'nin en büyük pazar alanlarından biri gibi özel aktiviteler de var. Bu gerçekten harika" dedi. Bir diğer program konuğu ise Kayseri’nin turizm potansiyeline duyduğu hayranlığı, "Burada görülecek ve yapılacak çok fazla şey var gibi görünüyor" sözleriyle anlattı. ERCİYES'İN KARI, KAYSERİ'NİN KÂRI Büyük turizm potansiyeli ve uluslararası ilgisiyle Erciyes, Kayseri’nin turizm hedeflerini geleceğe taşıyor. Kış ve dağ turizminde emin adımlarla ilerleyen Erciyes, hem Kayseri’ye hem de Türkiye’ye önemli bir değer katmaya devam ediyor.

Beste Küçük: Haber

Beste Küçük: "İskandinav Pazarını Yeniden Kazanmalıyız"

Bodrum Otelciler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi ve Rammos Managed by Dedeman Genel Müdürü Beste Küçük, Bodrum’un turizm stratejilerini değerlendirdi. Küçük, İngiltere’nin son 10 yılda turizm pazarındaki payını koruduğunu, ancak İskandinav ülkelerinde gerileme yaşandığını vurguladı. "İngiltere, Rusya, Polonya , Almanya, Hollanda en çok turist gelen ülkeler. Geçtiğimiz 10 yıla baktığımızda İngiltere pazarı pazar payını korurken, Danimarka, İsveç gibi İskandinav pazarlarında azalmalar göze çarpmakta. Kaliteli turizm için değerli olan Batı Avrupa ve İskandinav pazarını tekrar kazanmalıyız. Bölgemiz için Polonya ve Rusya pazarlarındaki büyümeyi korumalıyız" dedi. 12 AY HİZMET VE SÜRDÜRÜLEBİLİR TURİZM VURGUSU Sürdürülebilir turizm için yıl boyunca aktif bir destinasyon olmanın önemine dikkat çeken Küçük, "Hedefimiz sadece deniz kum güneş ile değil, Bodrum'un kültürel değerlerini tanıtarak desteklemek ve korumak. Her mevsimin Bodrum'unu keşfetmek isteyenler için otelimizde 12 ay hizmeti ve istihdamı sürdürmekteyiz" ifadelerini kullandı. ERKEN REZERVASYONA YÜZDE 30 İNDİRİM FIRSATI Turizmde sürdürülebilir başarıyı yakalamanın eğitimden geçtiğini belirten Beste Küçük, turizm sektöründe çalışanların eğitimine yatırım yapmanın hizmet kalitesini artırmanın anahtarı olduğunu söyledi. Öncelikle çalışanlara değer vererek misafirlere sunulan hizmet kalitesinin artırılabileceğini vurguladı. Ayrıca, Bodrum’da erken rezervasyon fırsatlarının yüzde 30 indirimle başladığını duyurdu. 2025’E NİTELİKLİ EĞİTİM PROGRAMLARIYLA HAZIRLIK Beste Küçük, Bodrum Otelciler Derneği’nin 2025 yaz sezonu öncesinde üst ve orta düzey yöneticilere yönelik özel eğitim programları düzenlediğini açıkladı. Bu eğitimlerin turizmde hizmet kalitesini artırmak ve sürdürülebilir başarıyı sağlamada önemli bir rol oynadığını ifade etti.

Türkiye 2024 Henley Pasaport Endeksi’nde 45. Sırada Haber

Türkiye 2024 Henley Pasaport Endeksi’nde 45. Sırada

2024 yılı Henley Pasaport Endeksi’ne göre dünyanın en güçlü pasaportları listelendi. Pasaportlar, vizesiz veya kapıda vize imkânı sunulan ülke sayısına göre değerlendirildi. İlk 10 sırada yer alan ülkelerin pasaportları, en az 185 ülkeye vizesiz seyahat olanağı tanıyor. EN GÜÇLÜ PASAPORTLARA SAHİP ÜLKELER Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, Singapur, İspanya: 194 ülke Finlandiya, Güney Kore, İsveç: 193 ülke Avusturya, Danimarka, İrlanda, Hollanda: 192 ülke Birleşik Krallık, Belçika, Lüksemburg, Norveç, Portekiz: 191 ülke Yunanistan, Malta, İsviçre: 190 ülke Avustralya, Çekya, Yeni Zelanda, Polonya: 189 ülke ABD, Kanada, Macaristan: 188 ülke Estonya, Litvanya: 187 ülke Letonya, Slovakya, Slovenya: 186 ülke İzlanda: 185 ülke Pasaportların gücü, bir ülkenin uluslararası alandaki itibarı ve vatandaşlarının seyahat özgürlüğü açısından önemli bir kriter olmayı sürdürüyor. Güçlü pasaportlara sahip ülkeler, genellikle kuvvetli diplomatik ilişkiler ve ekonomik bağlara sahip. Bu ülkelerin vatandaşları daha az vize kısıtlaması ile dünya genelinde kolayca seyahat edebiliyor. TÜRKİYE 45. SIRADA KALDI Henley Pasaport Endeksi'nde Türkiye, 116 ülkeye vizesiz giriş imkânı sunarak 45. sırada yer aldı. Türkiye’nin bu konumunu geliştirebilmesi için daha fazla ülkeyle vizesiz seyahat anlaşması yapması gerektiği belirtiliyor. Türkiye, bu sıralamayla birçok Avrupa ve Asya ülkesinin gerisinde kaldı.

Airbnb Kalite ve Deneyim Odaklı Yeni Stratejiler Geliştiriyor Haber

Airbnb Kalite ve Deneyim Odaklı Yeni Stratejiler Geliştiriyor

Airbnb, dünyanın en büyük tatil evi kiralama platformlarından biri olmasına rağmen, yerel halk, gezginler ve turizm kurulları tarafından aldığı eleştiriler sonucunda yeni bir döneme giriyor. Floransa ve Barselona gibi şehirler, platformun yerel konut krizlerini derinleştirdiği gerekçesiyle düzenlemeler getirirken, Airbnb’nin Kolezyum’da gladyatör olma deneyimi sunma gibi pazarlama hamleleri de antik anıtın "Disneyleştirilmesi" üzerine yoğun eleştiri alıyor. Tepkiler doğrultusunda şirket, portföyünü iyileştirme ve kullanıcılarına yeni deneyimler sunma yönünde adımlar atma yönünde ilerleyecek. REZERVASYONLARDA ARTIŞ VAR Eleştiriler ve aşırı turizm endişelerine rağmen Airbnb, popülerliğini artırmaya devam ediyor. 2024 yaz çeyreği için yapılan rezervasyonlar geçen yıla kıyasla %8 artarak 122,8 milyona ulaştı. Uygulamayı kullanan tatilci sayısındaki bu artışa, mobil rezervasyon oranındaki %5’lik yükseliş de eşlik etti. Kullanıcı deneyimini geliştirmek adına son dönemde 50’ye yakın güncelleme yapan şirket, özellikle genç gezginler arasında ilk kez rezervasyon yapan kullanıcı sayısında artış kaydetti. YEREL ÖDEME YÖNTEMLERİ ARTIRILACAK Airbnb, rezervasyon artışını, yerel ödeme seçeneklerini genişletmesine de bağlıyor. Vietnam, Danimarka ve Polonya gibi ülkelerde yerel para birimleriyle ödeme yapılabiliyor. 2025 yılına kadar platformda beş kıtada 40 farklı ödeme yöntemi sunulması hedefleniyor. Şirketin yeni stratejisi, "Zamanlamamız ve yatırım seviyemiz pazara göre değişse de amacımız tutarlı: Airbnb'yi yerel ve alakalı hale getirmek" olarak açıklıyor. DÜŞÜK KALİTE İLANLAR KALDIRILIYOR Airbnb, kullanıcı deneyimini iyileştirmek için standartların altında kalan mülkleri kaldırmaya başladı. Bu kapsamda, 300.000’in üzerinde "düşük kaliteli" ilan platformdan çıkarıldı. Ayrıca, ev sahiplerinin yaptığı iptalleri azaltmayı hedefleyen önlemler üzerinde çalışılıyor. Airbnb’ye göre iptaller nadir olsa da misafirler için önemli bir sorun oluşturuyor. KONAKLAMANIN ÖTESİNE GEÇEN YENİ DENEYİMLER Airbnb, 2024’te "konaklamanın ötesinde" yeni hizmetler sunmayı planlıyor. Bu, şirketin daha önce başlattığı ancak beklenen ilgiyi görmeyen yerel deneyim turlarının yeniden yapılandırılmasına işaret ediyor olabilir. Bu kapsamda, turistlerin yanı sıra yerel halkı hedef alan etkinlikler ve popüler turistik mekanlara bilet satışı gibi hizmetler gündeme gelecek. Platform, ayrıca özel şefler tarafından hazırlanan yemekler veya masaj hizmetleri gibi mülk kiralamalarına entegre edilmiş ev içi deneyimler sunmayı da değerlendirebilir.

Septimius Severus Heykel Başı Danimarka'dan Türkiye’ye Dönüyor Haber

Septimius Severus Heykel Başı Danimarka'dan Türkiye’ye Dönüyor

ANKARA (İHA) - Burdur Boubon Antik Kenti kökenli Roma İmparatoru Septimius Severus’a ait bronz heykel başı, Danimarka’nın NY Carlsberg Glyptotek Müzesi’nden Türkiye’ye iade ediliyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın diplomatik ve bilimsel çalışmaları sayesinde gerçekleşen iade, Anadolu’nun kültürel mirasının korunmasında önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. BOUBON ANTİK KENTİ VE ESERİN HİKAYESİ Roma İmparatorluğu döneminden izler taşıyan Boubon Antik Kenti, Burdur’un kültürel zenginliklerinden biri. MS 193-211 yıllarında hüküm süren Roma İmparatoru Septimius Severus’a ait heykel başı, 1960’lı yıllarda Boubon Antik Kenti’nde yapılan yasa dışı kazılar sırasında yurt dışına götürüldü. 1970’te sanat simsarı Robert Hecht Jr. tarafından Danimarka’daki Glyptotek Müzesi’ne satılan eser, müzede bulunan gövdesiyle birleştirildi. Türk bilim insanı Prof. Dr. Jale İnan’ın yaptığı araştırmalar ve yayımladığı çalışmalar, eserin iadesinde kritik bir rol oynadı. Heykel başı, Roma sanatının detaylara verdiği önemi ve liderlik sembollerini yansıtan nadir eserlerden biri olarak değerlendiriliyor. ABD’DEN DAHA ÖNCE DÖNEN ESERLER Boubon Antik Kenti’nden kaçırılan eserlerin yalnızca Avrupa’ya değil, Amerika Birleşik Devletleri’ne de gönderildiği bilinen bir gerçek. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Manhattan Bölge Savcılığı ile yaptığı iş birliği sonucu, Lucius Verus, Septimius Severus, Genç İmparator ve Giyimli Kadın heykelleri gibi birçok eseri daha önce Türkiye’ye kazandırmıştı. Danimarka’dan iade edilen bu eser, Boubon Antik Kenti’nin kültürel bütünlüğünü sağlama yolunda bir başka önemli adım olarak öne çıkıyor. DİPLOMATİK İADE SÜRECİ Heykel başının iadesi, Kopenhag Türkiye Büyükelçiliği ve Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın sağladığı belgeler ve bilimsel kanıtlar doğrultusunda, Glyptotek Müzesi’nin etik değerlere dayalı kararıyla mümkün oldu. Müze Müdürü Gertrud Hvidberg-Hansen, "Kaçak kazılarla elde edilen bu eserin ait olduğu topraklara dönmesi, müzecilik ilkeleri ve etik değerler açısından önemli bir adımdır" ifadelerini kullandı. Bunun yanı sıra, Boubon kökenli eserlerle birlikte Pisidia Bölgesi’ne ait Düver pişmiş toprak levhalarının da Türkiye’ye iadesi gerçekleştirilecek. KÜLTÜREL MİRASIN KORUNMASINDA YENİ BAŞARI Septimius Severus heykel başının iadesi, 2024 yılı itibarıyla Türkiye’ye kazandırılan eser sayısını 94’e çıkardı. 2018-2024 yılları arasında toplamda 7 bin 898 eser, 2002-2024 yılları arasında ise 12 bin 213 eser Türkiye’ye geri getirildi. Boubon Antik Kenti kökenli heykel başı, kısa süre içinde Türkiye’de sergilenmeye başlanacak ve Anadolu’nun zengin kültürel mirasını ziyaretçilere sunacak.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
TOURISMJOURNAL En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.