Hava Durumu

#Çevre Kirliliği

TOURISMJOURNAL - Çevre Kirliliği haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Çevre Kirliliği haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Konyaaltı Sahilinde Deniz Tabanı Atıklardan Temizlendi Haber

Konyaaltı Sahilinde Deniz Tabanı Atıklardan Temizlendi

Akdeniz Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu ve Sualtı Sporları Topluluğu üyeleri, Konyaaltı sahilinde gerçekleştirdikleri dalışta deniz tabanını çöplerden arındırdı. Prof. Dr. Gökoğlu, "Denizi adeta çöplük gibi kullanıyoruz" sözleriyle kirliliğin boyutuna dikkat çekti. Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu ve Sualtı Sporları Topluluğu üyeleri, Konyaaltı sahilinde gerçekleştirdikleri dalışla deniz tabanında biriken atıkları topladı. Pet şişeden ıslak mendile, çocuk bezinden çikolata ambalajına kadar çok sayıda atığın bulunduğu temizlik çalışmasında su altındaki kirliliğin boyutu gözler önüne serildi. "Pet şişeler, ıslak mendiller kıyıda bırakılıyor" Dalışın ardından açıklama yapan Prof. Dr. Gökoğlu, temizlik çalışmaları sırasında yaptığı değerlendirmede denizlerin sistematik biçimde kirletildiğine dikkat çekerek, "Bu doğayı çocuklarımızdan, gelecek nesillerden emanet aldık. Ancak biz denizi adeta çöplük gibi kullanıyoruz. Özellikle yaz aylarında Konyaaltı gibi alanlarda yoğun insan hareketliliği yaşanıyor. Yanlarında getirdikleri pet şişeler, ıslak mendiller, ambalajlar genellikle kıyıda bırakılıyor. Rüzgârla denize karışan bu atıklar, su altında ciddi bir kirlilik oluşturuyor" dedi. "Deve kuşu gibi kafasını kuma gömüyor ama vücudu dışarıda" Islak mendillerin denizde çözünmediğini vurgulayan Gökoğlu, bu tür atıkların denizel ekosistem üzerinde ciddi olumsuz etkileri olduğunu ifade ederek şunları söyledi: "Rüzgârla uçuşup denize karışıyorlar ve içeride çözünmedikleri için su altında uzun süre kalıyorlar. Bunun yanında poşetler, plastik atıklar, pet, çocuk bezi, çikolata ambalajı gibi çöpler de birikiyor. Pet şişenin içine çakıl doldurup denize atan bile var. Deve kuşu gibi, kafasını kuma gömüyor ama vücudu dışarıda. Bu da ona benziyor. Halbuki çöp kutuları sadece birkaç metre ileride." "Artık tuzda bile mikro plastik var" Denizlerdeki plastik kirliliğinin zamanla mikro plastiğe dönüştüğünü ve canlı yaşamı tehdit ettiğini dile getiren Prof. Dr. Gökoğlu, bu kirliliğin sadece görüntü kirliliğiyle sınırlı kalmadığını vurgulayarak, "Bu plastikler zamanla çözünüp mikro plastiğe dönüşüyor. Balıktan plaktona kadar tüm denizel canlıları etkiliyor. Sindirim sistemlerini tıkıyor, ölümlerine ve üreme bozukluklarına neden oluyor. Artık tuzda bile mikro plastik var. Doğada zaten böyle bir şey yok, doğanın kendisinde yok" ifadelerini kullandı. "Eğer bu körfez kapalı olsaydı, bugün denize girecek hal kalmayabilirdi" Antalya Körfezi'nin açık bir yapıya sahip olduğunu, bu nedenle kirliliğin kıyıdan akıntılarla ötelenebildiğini belirten Gökoğlu, "Şehrin altından çok sayıda tatlı su girişi var. Lara ile Büyük Liman arasında yer altından gelen çatlak sulardan söz ediyoruz. Bu sular kıyısal kirliliği aşağı doğru sürüklüyor. Eğer bu körfez kapalı olsaydı, bugün denize girecek hal kalmayabilirdi" dedi. Gökoğlu, Antalya'nın turizm gelirine de dikkat çekerek, "Şehrin ekonomisinin büyük kısmı turizmden. Kirli deniz sadece turisti değil, yerliyi de etkiliyor. Dışarıdan gelen insana da mahcup oluyoruz. Plastikler yalnızca görüntü kirliliği değil, aynı zamanda birçok mikroorganizmayı da taşıyor. Bu da hastalık riski demek" şeklinde konuştu.

Van Gölü’nde Mikrobiyalit Tehlikesi Video Galeri

Van Gölü’nde Mikrobiyalit Tehlikesi

Van Gölü'nde her geçen yıl etkisini artıran su çekilmesi, Bitlis'in Tatvan ilçesinin kıyı şeridini adeta mikrobiyalit tarlasına çevirdi. Dünyanın en büyük sodalı gölü olan Van Gölü, küresel iklim değişikliğine bağlı olarak kuraklık nedeniyle alan kaybetmeye devam ediyor. Geçen yıl bölge, önceki yıllara oranla daha fazla yağış almasına rağmen Van Gölü'nde suyun yükselmesi istenen seviyede olmadı. Göl suyunun çekilmesiyle, göl tabanındaki mikrobiyalitler de gün yüzüne çıkıyor. Bilimsel olarak "biyojenik karbonat yapılar" olarak tanımlanan mikrobiyalitler, suyun dibinde oluşan ve sadece çok az sayıda gölde görülebilen doğal yapılar olarak biliniyor. Van Gölü, bu açıdan dünyada eşine az rastlanır zenginliğe sahip. Ancak göl suyunun gerilemesiyle birlikte daha önce su altında kalan bu yapılar, artık kıyılarda açık şekilde gözlemlenebiliyor. Bitlis'in Tatvan, Ahlat ve Adilcevaz ilçelerinin kıyılarında farklı boyut ve şekillerde ortaya çıkan yüzlerce mikrobiyalit, hem görsel bir şölen sunuyor hem de göldeki değişimin somut bir göstergesi oluyor. Özellikle Tatvan ilçesine bağlı İncekaya köyü kıyılarında, farklı boyut ve şekillerde yüzlerce mikrobiyalit gün yüzüne çıktı. Mikrobiyalitlerin bazıları ise 1 metreyi aşan boylarıyla dikkat çekiyor. İncekaya köyünü ziyaret eden vatandaşlardan Mihriban Sancak, geçen yıl daha az olan mikrobiyalitlerin bu yıl ciddi şekilde çoğaldığını belirterek, "Manzara çok güzel ama gölün bu şekilde çekilmeye devam etmesi bizleri endişelendiriyor" dedi. Mikrobiyalitlerin manzarayı da değiştirdiğini aktaran Mehmet Okay isimli vatandaş da, "Her geçen yıl göl daha da geri çekiliyor. Mikrobiyalitler ortaya çıktıkça manzara değişiyor ama bu değişim, Van Gölü için iyiye işaret değil" ifadelerini kullandı. Bilim insanları tarafından gölün ekolojik dengesinin bozulduğuna işaret edilen bu durum, dalış turizmi açısından yeni alanlar sunarken, bölge halkı için ise kaygı verici bir gelişme olarak değerlendiriliyor.

Side’de Balık Ölümleri: Kimyasal Atık Şüphesi Haber

Side’de Balık Ölümleri: Kimyasal Atık Şüphesi

Antalya'nın Manavgat ilçesindeki Side Turizm Bölgesi Acısu mevkisinde yer alan su kanalında yüzlerce balık ölü halde bulundu. Kimyasal atık şüphesiyle inceleme başlatan yetkililer, bölgeden alınan numunelerle ölüm nedeninin araştırıldığını bildirdi. Antalya’nın Manavgat ilçesi Side Turizm Bölgesi’nde bulunan Acısu mevkisinde su kanalında meydana gelen balık ölümleri, kimyasal atık şüphesini gündeme getirdi. 5 yıldızlı 2 otelin arasından geçeren tenize dökülen kanalda yüzlerce balık ölü halde kıyıya vurdu. Durumun fark edilmesinin ardından vatandaşlar, Manavgat İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine bölgeye gelen ekipler, balık ölümlerine ilişkin inceleme başlattı. İlk değerlendirmelere göre, ölümlerin su kanalına karıştığı değerlendirilen kimyasal atık kaynaklı olabileceği bildirildi. Aynı bölgede geçmiş yıllarda da benzer olayların yaşandığına dikkat çeken yetkililer, olayın nedeninin tespiti için kapsamlı analiz yapılacağını ifade etti. Yetkililer, kimyasal atıkların kanal yoluyla denize ulaşma ihtimaline karşı numune alınarak laboratuvar incelemelerinin başlatıldığını belirtti. Çevresel risk faktörlerinin uzun süredir takip edildiğini aktaran ekipler, elde edilecek verilerle balık ölümlerinin kesin nedeninin belirleneceğini kaydetti. Bölgedeki işletmelerin, kamu görevlilerinin ve vatandaşların çevreye karşı daha duyarlı olması gerektiğine vurgu yapan yetkililer, su kaynaklarına doğrudan veya dolaylı şekilde bırakılan atıkların ciddi ekolojik tahribata yol açabileceği uyarısında bulundu.

Cankurtaran Tüneli'nden Ekonomiye 2,5 Milyar TL Katkı Haber

Cankurtaran Tüneli'nden Ekonomiye 2,5 Milyar TL Katkı

ARTVİN (İHA) - Artvin’in Hopa ve Borçka ilçeleri arasında yer alan ve 1 Mart 2018’de dönemin Başbakanı Binali Yıldırım tarafından hizmete açılan 5 bin 228 metre uzunluğundaki Cankurtaran Tüneli, 6 yıl içinde ülke ekonomisine 2,5 milyar TL kazandırdı. Karadeniz’i Doğu Anadolu’ya bağlayan bu stratejik tünel sayesinde her yıl 315 milyon TL zaman tasarrufu ve 103 milyon TL yakıt tasarrufu sağlanıyor. Çevreye katkısı da dikkat çeken tünel, yılda yaklaşık 8 bin ton karbon emisyonunun önüne geçiyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, tünelin sunduğu faydaları, "Tünel sayesinde yıllık 315 milyon TL zaman, 103 milyon TL ise yakıt tasarrufu sağlanıyor. Karbon emisyonunu 8 bin ton azaltıyoruz. Milletimize olan sevdamız ile gece gündüz çalışarak yolları kısaltıyor, gönülleri birleştiriyoruz" sözleriyle dile getirdi. VATANDAŞ MEMNUNİYETİ YÜKSEK Bölge halkı ve şoför esnafı, tünelin yaşamlarını büyük ölçüde kolaylaştırdığını belirtiyor. Yöre halkından Emin Üçüncü ve Bülent Çelik, özellikle kış aylarında yaşanan zorlukların sona erdiğini ve eski yolun artık sadece gezinti amacıyla kullanıldığını ifade etti. Erhan Sarı isimli vatandaş, "Hopa-Borçka arasındaki tünel büyük bir yatırım oldu. Kışın Cankurtaran Dağı'nda yaşanan kazalar önemli ölçüde azaldı. Artık ulaşım daha kolay ve güvenli. Halk çok memnun" dedi. Borçka Şoförler Odası Başkanı Nusret Kambur, "Cankurtaran Tüneli, yıllarca karda mücadele ettiğimiz zorlukları ortadan kaldırdı. Ancak bağlantı yollarımızın tamamlanmasını bekliyoruz" diyerek eksikliklere dikkat çekti. Tünelin dolmuşçu esnafı için de büyük kolaylık sağladığını belirten İsrafil Sarıoğlu, "Tünel en çok dolmuşçu esnafının işini kolaylaştırdı. Eskiden kar yağınca Hopa'ya inmek saatler sürüyordu. Şimdi kısa sürede ilçeye varıyoruz" diyerek emeği geçenlere teşekkür etti.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.