Afyon Haberleri - Son Dakika Afyon Haber Güncel Gelişmeler

THY’nin “Connect to Türkiye” Etkinliği İzmir’de Gerçekleşti

Türk Hava Yolları (THY), Türkiye'nin kültürel ve turistik zenginliklerini dünyaya tanıtmak amacıyla sürdürdüğü "Connect to Türkiye" etkinlik serisinin yeni durağında, Ege'nin kalbi İzmir'de turizm profesyonellerini ağırladı. Efes Antik Kenti'nde gerçekleştirilen etkinliğe, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan, İzmir Valisi Süleyman Elban ve Türk Hava Yolları (THY) Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bolat'ın yanı sıra dünyanın dört bir yanındaki 90 şehirden gelen yaklaşık 200 büyük tur operatörünün üst düzey yöneticisi katıldı. Etkinlik öncesinde ise katılımcılar, Türkiye'nin termal ve kültürel değerlerini tanımaları için Afyon ve Denizli'de ağırlandı. Türk Hava Yolları (THY) Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bolat, organizasyona dair yaptığı açıklamada, "Dünyanın dört bir yanından gelen değerli misafirlerimize ülkemizin eşsiz güzelliklerini tanıtmak bizim için büyük bir onur. Türkiye'nin marka değerini yükseltmek ve bölgesel turizme katkı sağlamak adına hep birlikte çalışmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı. "Turizm cazibe merkezi olması için" Etkinlikte konuşma yapan Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan, Türkiye'nin turizm açısından dünyanın önde gelen ülkelerinden birisi konumuna geldiğini ifade etti. Alparslan, "Ülkemizin olağanüstü turizm ürünleri var. Türkiye'de çok sayıda mekanlarımız, turizm ürünlerimiz bulunmakta. Dünyadaki en önemli arkeolojik mekanlar ülkemizde. Göbeklitepe'den Kapadokya'ya, Efes'ten İstanbul'a kadar dünyanın arkeolojik anlamdaki en önemli eserleri ülkemizde. İnsanoğlunun yeryüzündeki macerası bu topraklarda başladığı için tarihi mekanlarımız ve kültürel varlıklarımızla da olağanüstü bir zenginliğe sahibiz. İnanç merkezleri açısından da çok güçlü zenginliğe sahibiz. İslamiyet'in, Hristiyanlığın, Museviliğin en önemli inanç merkezleri ülkemizde bulunmakta. Çok çeşitli, zengin, olağanüstü bir mutfağımız, gastronomimiz var. Akdeniz'de ve Karadeniz'de çok güzel sahillerimiz var. Çok güçlü sağlık merkezlerimiz, kültür merkezlerimiz sayesinde kongre turizmi açısından da çok güçlü potansiyele sahibiz. Ülkemizde aynı anda 4 mevsim yaşanabildiği için bir yerde denize girerken bir yerde kayak yapma imkanınız var. Kış turizmi açısından da güzel tesislerimiz, ürünlerimiz var. Turizm adına aklınıza her ne geliyorsa en güzel örnekleri, ürünleri ülkemizde bulunmakta. Bunun farkında olarak yaptığımız yatırımlarla bunları dünyanın dört bir köşesinde güçlü bir tanıtımla ülkemizin turizm cazibe merkezi olması için çalışmalarımıza devam ettirmekteyiz" diye konuştu. Alparslan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Dünyanın her bir köşesinden çok kısa zamanda İstanbul'a, Antalya'ya ulaşabilmeyi sağlamak konusunda THY gibi bir markamızın olması, turizmde bulunduğumuz noktalarda gelmemizin en önemli sebeplerinden, avantajlarından bir tanesi. Dünyada geçtiğimiz yıl en fazla turist ağlayan 4'üncü ülke konumuna geldik. Geçen yıl 62 milyon yabancı ziyaretçiyi ülkemizde ağırladık, 61 milyar dolar turizm geliri elde ettik. Buralarla yetinmeyip daha üst sıralara çıkmaya, ülkemizde daha fazla yabancı ziyaretçinin gelmesi için çalışmalarımızı sürdürmekteyiz." "İzmir'e gelmek için çok sebep var" İzmir'in tarihi, doğal güzellikleri, kıyıları, gastronomisi ve doğal rotaları açısından çok özel zenginliklere sahip bir şehir olduğunu vurgulayan İzmir Valisi Süleyman Elban, "Efes, Teos, Smyrna, Bergama başta olmak üzere birçok tarihi şehri içinde barındırıyor. Dikili'den başlayıp Kuşadası'na kadar çok özel sahilleri olan bir şehir. Yine iç kesimlerde çok özel iklimi ve doğal güzellikleriyle, doğa severleri ağırlayacak birbirinden özel dağlık, yaylalık ve ormanlık alanları mevcut. Ülkemizin her köşesinde bulacağınız mutfağın bir özeti İzmir'de. Ciddi göç aldığı için de ülkemizin yakın coğrafyasında bulunan tüm mutfakların örneklerini de burada bulabilirsiniz. Zeytininden incirine birçok doğal ürünü burada bulabildiğiniz için mutfağımıza çok özel tat ve lezzet katan birçok ürün burada bulunabilmekte. Sağlık turizmi, kaplıca turizmi açısından ciddi bir potansiyel mevcut. İzmir'e gelmek için çok bahane var" ifadelerinde bulundu. 2022 yılında New York'ta başlayan ve bugüne kadar birçok uluslararası noktada gerçekleştirilen "Connect to Türkiye" etkinlikleri, Türkiye'nin tanıtımında önemli bir rol üstleniyor. 2024 yılı içerisinde İstanbul'da da düzenlenen etkinlikte, yüzlerce yabancı turizm acentesine Türkiye'nin farklı bölgeleri tanıtılmıştı. İzmir'deki buluşma, katılımcıların büyük beğenisini toplarken, Ege Bölgesi'nin turizm potansiyeline dikkat çekilmesi açısından da önemli bir adım olarak değerlendirildi.

2025'te Her 5 Kişiden 3'ü Sağlıklı Yaşam İçin Seyahat Edecek

Günümüzde tatil anlayışında önemli bir değişim gözlemleniyor. Tatil artık sadece deniz, kum ve güneşle sınırlı değil. İnsanlar, doğayla iç içe, sakin ve huzurlu alanlarda dinlenmeyi, sağlıklarını korumayı ve ruhsal arınmayı hedefliyor. 2024 yaz seyahat raporları, dijital detoks ve wellness uygulamalarına yönelik artan ilginin altını çiziyor. Tatil planı yapanların yüzde 67’si zihinsel rahatlama ve yenilenme, yüzde 49’u ise sağlık kazanma amacıyla tatile çıkmayı planladıklarını belirtiyor. İyi yaşam tatili, sağlıklı ve kaliteli bir yaşam sürme amacını güden bir tatil türü. Türkiye, zengin doğal şifa kaynaklarıyla bu tatil konseptinin önemli merkezlerinden biri haline geliyor. Son yıllarda, wellness tesislerine yapılan yatırımlar hızla artarken; bu tesisler sadece bedeni değil, ruhu ve zihni de iyileştiren hizmetler sunuyor. Spiritüel terapiler, yüz ve vücut bakımları, yoga, detoks, medikal terapiler ve kişiselleştirilmiş tedaviler gibi çeşitli seçenekler, tatilcilerin wellness deneyimlerini zenginleştiriyor. 2025 yılı itibarıyla wellness (iyi yaşam) tatilinin, talebin önemli bir kısmını karşılamasının beklendiği belirtiliyor. Wellness seyahatlerinde öne çıkan destinasyonlar arasında Türkiye'nin doğal zenginlikleri yer alıyor. Özellikle Pamukkale, Afyon ve Bursa gibi bölgeler, termal su kaynaklarıyla dikkat çekiyor. Pamukkale, UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan travertenleri ve şifalı su kaynakları ile hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. Afyon, kaplıca turizminin kalbi olarak biliniyor. Özellikle Sandıklı bölgesindeki yüksek kükürt oranına sahip termal sular, birçok sağlık sorununa çözüm sunuyor. Modern tesislerde, uzman fizyoterapistlerin ve masörlerin hizmet verdiği 4 ve 5 yıldızlı oteller bulunuyor. İstanbul’a en yakın wellness adresleri ise Yalova, Bolu ve Gönen gibi şehirler. Bu bölgelerdeki termal işletmeler, tarihi kökleriyle birlikte modern yatırımlarla hizmet vermeye devam ediyor. Ayrıca, Bursa Çekirge bölgesi de wellness tatili için önemli bir destinasyon olarak öne çıkıyor. Sonbaharın ilk uzun hafta sonu olan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı, doğanın renk değiştirmesiyle birlikte hem termal sularda ruhsal dinlence hem de doğanın sunduğu eşsiz manzaraların keyfini çıkarma fırsatı sunuyor. Bu nedenle, doğa ile iç içe, sağlık odaklı bir tatil planlamak isteyenler için Türkiye, yerli ve yabancı turistler için ideal bir seçim olarak görünüyor.

Termal turizmde hedef 10 milyar dolar

Bolu'dan Hatay'a, Afyon'dan İstanbul'a kadar ülkemizin çok çeşitli yerlerinde termal turizm yatırımları bulunuyor. Afyon, Pamukkale, Bursa ve Yalova, Afyon, Güre öne çıkarken önümüzdeki yıllarda termal turizmden yaklaşık 10 milyar dolar gelir hedefleniyor. 18 Şubat- 2 Mart 2024 tarihli sayıdan Türkiye'de termal yeraltı kaynaklarının zenginliği sayesinde, termal turizme yönelik tesis sayısı her geçen yıl artıyor. Bolu'dan Hatay'a, Afyon'dan Bursa'ya, Güre'den İstanbul'a kadar ülkemizin çok çeşitli yerlerinde termal turizm yatırımları bulunurken, yoğun talep gören termal bölgelerin başında Afyon, Pamukkale, Bursa ve Yalova geliyor. Termal turizme yeni eklenen tesislerle birlikte artan hizmet kalitesinin etkisiyle her gruptan tatilcinin tatil alışkanlıklarına termal tesislerde konaklamalar da eklenmiş durumda. Türkiye'nin doğal kaynaklarının tanıtımıyla önümüzdeki yıllarda, termal turizmde daha güçlü bir ivme yakalanıp 8-10 milyar dolarlık gelir elde edilmesi hedefleniyor. ZENGİN KAYNAKLAR Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği (TTYD) Başkanı Oya Narin, Türkiye'nin bugün dünyada ilk dört destinasyon arasına girdiğini, bunun devamı için rekabet gücünün yüksek tutulup yatırımların çeşitlendirilmesi gerektiğini vurguluyor. Turizm sektörünün Antalya ve Ege ağırlıklı olarak geliştiğine dikkat çeken Narin, "Karadeniz Bölgesi, termal turizm gibi yeni bölgelerin gelişmesini çok önemli buluyoruz. Anadolu'yu sağlık wellness turizmi üzerinden geliştirmeli yatırımları artırmalıyız" diyor. Son yıllarda özellikle wellness (iyi yaşam) farkındalığının artmasıyla termal turizm gelişiyor. Tamamlayıcı sağlık kürleri ve tedavileri, rahatlatıcı, arındırıcı ve güçlendirici etkileriyle termal turizmin iyileştirici, yaşam kalitesini artırıcı gücü keşfedilmeye başlandı. Türkiye'nin tarihi, kültürü, doğası, jeotermal yapısıyla turizmde cennet bir ülke olduğunu belirten Tatilsepeti Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Karayal, bölgeye, tesis kalitesine ve sunulan hizmetlere göre termal tatil fiyatlarının gecelik kişi başı 350 TL ile 3 bin 750 TL arasında değiştiğini söylüyor. Karayal, "Zengin sıcak su kaynaklarıyla dünyadaki en önemli termal turizm merkezlerinden biri Türkiye. Termal bölgeler ülkemizde geniş bir coğrafyaya yayılırken, Bursa, Güre, Yalova, Bolu, Denizli, Afyonkarahisar, Gönen öne çıkıyor" diyor. EN ESKİ TURİZM ÇEŞİDİ 2024'te tüm dünyada hareketin ve seyahatin artmasının beklendiğini belirten Karayal, termal turizmin de bu ivmeden hak ettiği payı alacağını, ülkemizde de daha çok önem kazanıp talep göreceğini vurguluyor. Hititler, antik Yunan ve Roma döneminde şifasından yararlanılan kaplıcalar, Anadolu'nun en eski turizm çeşidi olarak dikkat çekiyor. Türkiye dünyanın termal turizmde en zengin potansiyele sahip ve tercih edilen noktalarından biri. Zengin potansiyele rağmen hala yeterli kalitede tesis kapasitesi ve hizmet olmadığından Çin, ABD, Almanya gibi ülkelerden çok geride olunduğuna dikkat çeken Karayal, kültürel tarihimizden ilhamla termal turizme bütüncül sağlık konseptiyle yaklaşıp, daha çok teşvikle, bu alanda yetişmiş uzman gücüyle tüm dünyaya meydan okuyan kürler yaratıp daha çok turist çekilebileceğini söylüyor. Kayak tatillerine alternatif olan termal tatillerle konaklama sürelerinde ve sayılarında artış yaşanıyor. Termal suların sağlığa faydaları, kapsamlı spa merkezleri, kapalı havuzlar termal otellere ilgiyi artırıyor. Tatil.com Genel Müdürü Birol Eren, erken rezervasyon döneminde geçtiğimiz yıllara oranla termal otellerin satışlarında artış olduğunu, kış tatiline denk gelen özel dönem tatillerinde de ailelerin termal otellere yöneldiğini söylüyor. Türkiye'de termal yeraltı kaynaklarının zenginliği ile pek çok alternatif seçenek bulunurken, yoğun talep gören termal bölgelerin başında Afyon, Pamukkale, Bursa ve Yalova geliyor. Eren, "Türkiye'nin doğal kaynaklarının tanıtımıyla önümüzdeki yıllarda, termal turizmde daha güçlü bir ivme yakalanacaktır. Termal tesislerin hizmet kalitesinin artmasıyla her gruptan tatilcinin tatil alışkanlıklarına termal tesislerde konaklamalar da eklendi" diyor. KİMLER TERCİH EDİYOR? Termal turizm, bedenen ve ruhen dinlenmek için tercih ediliyor. Genellikle yetişkinler termal tatil yapıp soğuk kış günlerinde ülkemizin termal güzelliklerinden faydalanıyor.Neredekal.com verilerine göre, termal otel araması en çok 45-54 yaş aralığında yapılıyor, ikinci sırayı alan 35-44 yaş grubunun ardından ise 55-64 yaş aralığındaki kişiler termal otel araması yapıyor. Bu veriler doğrultusunda termal turizmi ağırlıklı olarak orta yaş gruplarından yetişkinlerin yaptığını söylemek mümkün. Kasım ayının başından bugüne kadar olan süreçte en çok termal tatil araması İstanbullular tarafından yapılırken onları Ankaralılar ve İzmirliler takip ediyor. Termal turizmde hareketliliğin, geçtiğimiz yılın kasım ayının ilk haftasında başlayıp aralık ayının ikinci haftasında en yüksek seviyelere ulaştığını belirten Neredekal.com CEO'su Gökhan Sivrikaya, "Yılbaşı ve sömestr tatilinin gelmesiyle termal otel aramalarında yüzde 15'lik bir düşüş gözlemlesek de hala yüksek seviyelerde aranma var. Sömestr tatili sonrasında okulların açılmasının ardından ülke genelinde sıcaklıkların daha da düşmesiyle termal otel aramalarının yeniden yükseleceğini ve mart sonunda hava sıcaklıkları yükselmeye başlayana kadar popülerliğini koruyacağını öngörüyoruz" diyor. Ayrıca Sivrikaya'nın verdiği bilgiye göre, termal otel araması yüzde 57,05 oranıyla ağırlıklı olarak kadınlar tarafından yapılıyor. Kasım ayında havaların soğumaya başlamasıyla termal otel aramalarında artış yaşanmaya başlamıştı. Kasım ayından bugüne kadar Neredekal.com üzerinden yapılan termal tatil aramalarında Afyonkarahisar en önde gelirken, onu Bolu takip ediyor. Bolu'nun arkasından ise Denizli ve Yalova en çok aranan termal turizm merkezleri oluyor. FİRUZ BAĞLIKAYA / TÜRSAB BAŞKANI “Turizmi 12 aya yayacak enstrüman” “Turizmi 12 aya yaymada en önemli enstrümanlar olan, kış dönemini hareketlendiren kayak ve termal turizmden 8-10 milyar dolarlık gelir hedeflenebilir. Piyasanın durgunluğuna, faizlerin çok yüksek olmasına, krediye ulaşımın mümkün olmamasına rağmen her bölgede turizm yatırımları devam ediyor. Artan yatak kapasitesi de bir biçimde doluyor. Bu da ulaşılması gereken kapasiteye hala ulaşılmadığını gösteriyor.”

Afyon'da termal oteller sömestir tatiline dolu girecek

Türkiye'nin önemli termal turizm merkezlerinden Afyonkarahisar'daki oteller, yarıyıl tatili rezervasyonlarında yüzde 90 doluluğa ulaştı. Termal turizm ve sağlık turizminde öne çıkan Afyonkarahisar, sömestir tatilinin de tercih edilen lokasyonlarının başında geliyor. Yaklaşık 27 bin yatak kapasitesi bulunan kentte, aralarında beş yıldızlı otellerin de olduğu birçok tesiste yerli turistler, hem tatil yapacak hem de şifalı sulardan faydalanacak. Zafer Turistik Otelciler ve İşletmecileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Gümüşhan, AA muhabirine, termalin başkenti Afyonkarahisar'da sömestir tatili yoğunluğunun başladığını söyledi. Kentteki 5 yıldızlı termal otellerin yarıyıl tatiline bereketli girdiğini belirten Gümüşhan, "Bugün itibarıyla otellerimizde yüzde 85-90'ı yakaladık. Tatilin ikinci hafta satışları da devam ediyor. Cuma günü başlayacak tatil döneminde Afyonkarahisar'ı tercih edecek misafirler, rezervasyon için çok gecikmesinler. Çünkü, otellerimiz dolmak üzere. Acele etmekte fayda var. Herkesi Afyonkarahisar'a bekliyoruz." dedi. "Termal suların keyfi, müzikli eğlencelerle zirve yapacak" Gümüşhan, termal otellerin hazırlıklarını yaptığını, misafirlerini en güzel şekilde ağırlayacaklarını vurguladı. Termal otellerde yarıyıl özel konseptleri oluşturulduğunu belirten Gümüşhan, "Otellerde müzik eğlenceleri ile çocuklar için animasyon gösterileri yapılacak. Termal suların keyfi, müzikli eğlencelerle zirve yapacak. Şifalı suların yanı sıra gezilecek tarihi Frig Vadisi, doğa harikası Akdağ Tabiat Parkı ve Mevlevihane gibi mekanlar bulunuyor. Afyonkarahisar'da yarıyıl tatili yapacak misafirler, dopdolu ve güzel vakit geçirecek." diye konuştu.

Interest in balloon tourism is increasing in Afyon Phrygian Valley

5 thousand local and foreign tourists discovered Afyonkarahisar's historical Phrygian Valley from the air with a hot air balloon. Phrygia covers an area of approximately 20 kilometers between the extensions of Ihsaniye district, the towns of Döğer, Kayıhan and the villages of Bayramaliler, Demirli and Ayazini. With the investments of the Ministry of Culture and Tourism, the Ministry of Environment, Urbanization and Climate Change, the Ministry of Youth and Sports and the private sector, 3,000-year-old Phrygia attracts the attention of local and foreign tourists every year. Guests who come to the hotels and accommodation facilities with a capacity of 12 thousand beds in Gazlıgöl-Yaylabağı towns in the city, which is a thermal tourism center, visit historical rock settlements, carved rock tombs and monumental monuments in Phrygia during their vacation and have a hot air balloon experience over Emre Lake. İhsaniye District Governor Doğukan Koyuncu said that Phrygia has preserved its current 2 million tourism potential in recent years. Stating that they host guests throughout the year on the route between Emre Lake and Ayazini village in Döğer town, Koyuncu said, "Public-private investments are constantly increasing in the region. Historical places are being brought to light with restoration works in the region. With many cafes and souvenir shops opened, guests have a pleasant time." he said.

ATİP üyeleri çalıştayda biraraya geldi

Kendi alanında uzman kişilerden oluşan ve yıl boyu çeşitli etkinliklerle, ticari köprüler kuran ATİP, Afyon'da yeni bir çalıştay gerçekleştirdi. Çalıştayda, eğitimde protokol kurallarından nezaket eğitimine kadar bir çok başlık ele alınırken üyeler ATAÖV ile soru cevap seansında doğru bilinen yanlışları da öğrendiler ATİP Başkanı Muhteşem KABASAKAL: " Bir adım daha önde olacağız" Eğitim sonrası ATAÖV'e plaket veren ATİP Başkanı Muhteşem KABASAKAL "Aldığımız bu eğitimle üyelerimizin gerek günlük, gerek iş, gerek protokol yaşamlarına katkı sağlamayı amaçladık. ATİP üyesi her bir iş insanı nezaketi ve görgüsüyle zaten ön plana çıkıyordu. Artık dernek olarak da bir adım ötede olacağımıza hiç şüphem yok" dedi. Ticari lobi platformu Kısa adı "ATİP" olan, ANTALYA TİCARET PLATFORMU, alanında uzman iş insanlarının oluşturmuş olduğu bir ticari lobi etkinliği. Ticareti geliştirme amaçlı grup toplantıları, projeler, ticari amaçlı konukları ağırlayarak ilgili konuları, ilgili mercilere iletme ve çözüm önerileri sunma konusunda köprü görevi üstlenen bir platform.

Türkiye'nin UNESCO'lu yemekleri yarıştı

Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Uygulama Mutfağında bölüm öğrencilerinden oluşan takımlarının hazırladığı ve Türkiye’nin 7 coğrafi bölgesi ile UNESCO Geliştirici Şehirler Ağı’na Gastronomi alanında dahil olmuş 3 şehrin (Afyonkarahisar, Hatay, Gaziantep) yemeklerinden oluşan menüler yarıştı. Turizm Fakültesi uygulama mutfağında gerçekleştirilen yarışmada, AKÜ Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsa Sağbaş, Gastronomi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mustafa Sandıkçı, Afyonkarahisar Profesyonel Aşçılar Derneği Başkanı Hamza Kalkan, Şef Nevzat Kalkan ve Şef İbrahim Malkoç’tan oluşan jüri Gastronomi bölümü öğrencilerinden oluşan toplam 10 ekibin başlangıç, ara sıcak, ana yemek ve tatlıdan oluşan dörder adet ürünlerini puanladı. Öğrencilerin Türk mutfağı ve yöresel mutfak hakkında bilinirliğini artırmak ve onları araştırmaya sevk etmeyi amaçlayan yarışmada, Gaziantep yemeklerini hazırlayan takım birinci, İç Anadolu Bölgesi yemeklerini hazırlayan takım ikinci ve Karadeniz yemeklerini hazırlayan takım ise üçüncü oldu. Gastronomi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mustafa Sandıkçı, Türkiye’nin dünyanın en zengin mutfaklarından birine ev sahipliği yaptığını belirterek, “Jüri olarak 10 takımın sunduklarını seçerken gerçekten çok zorlandık. Hatta puanlamada da takımlar birbirine çok yakın sonuçlar elde etti” dedi.

#Afyon